Kiralık Aşk - vurgun ... bir kadının dudaklarında değildir

Kiralık Aşk Kiralık Aşk
vurgun ...

bir kadının dudaklarında değildir aşk.
bedeninde hiç değildir.
aşk, kadının göz kapaklarındadır.
kadın, göz kapaklarında saklar o adamı.
ne kadar yanarsa yansın canı, ağlayamaz bazen.
sımsıkı yumar gözlerini.
adam hep orda kalır.
kadın, asla bırakmaz adamı.
kadın, asla vazgeçmez ondan.

özdemir asaf ...



ne zaman mahalleye taşındılar hatırlamıyorum varlıklarıyla haberdar olmam bile bölük pörçük oldu ...
ilk önce adamı gördüm ustanın dükkanı önünde çay içerken yavaş adımlarla geldi bana baktığında yüzüne oturmuş hüznü gördüm ,selam verdi aldım içeri girdi bir süre sonra alacağını almış dışarı çıktı yavaş adımlarla uzaklaştı bir eli hiç oynamıyordu ...
usta dışarı çıkınca ilk defa gördüğüm kişi hakkında kısa açıklama yaptı vurgun yemiş tedavi oluyor dedi ..
ara sıra kahve önünde çay içtiğini gördüm ikramdı çoğu ve adını maruz kaldığıyla değiştirmişlerdi ...vurgun ...
karısını ilk annemden duydum benim derdimin bana ağır geldiği günlerdi yara içte olunca kedi olsan fayda sağlamıyor iyileşme süreci kendiliğinden olur ve zaman tek ilaç ..annem anlattı ama üstün körü dinledim aklımda endamlı kadın ve kaya gibi karakterli kaldı ...anneme her zamanki gibi takılmıştım sen herkesi beğenirsin hepsi gösterişli diye gülüştük ne yapayım kimseye kıyamıyorum ama bu farklı dedi ...endam'ın sadece güzellik olmadığını duruş ve zerafet olduğunu uzun uzun anlattı ...
ustanın dükanına gelip gittiğini karşımızda oturan kitap değiştiğimiz abladan öğrendim ben dükkanda iken kitaplarla geldi biri benimdi abla bunu birine verebilir miyim okusun dedi kim deyince adını söyledi eşi rahatsız kitap için para ayıramaz deyince anladım endamlı olduğunu ..
peki dedim gündüz erken gelme sebebi belli ayda bir ödeyebiliyor bir de geceye kalmak istemiyordu ...
yıllık izinden kalan günlerimi kullandığımda karşılaştık ..usta dükkanda değildi ..sessizce geldi sordu olmadığını söyledim yardımcı olmak istesem de sonra uğrarım dedi çıktı annem bu sefer yerinde söylemişti farklı bir duruşu vardı ..ikinci gelişinde yine gitmek istedi usta yakınlardaydı şimdi gelir diye beklettim ..beklerken kitap için teşekkür etti bende okursa buraya getirebileceğimi söyledim kısa konuşmanın ardından usta geldi ben rahat davransın diye çıktım ...
güzellik başa bela derler onun da başına bela oldu eşinin rahatsızlığı bedenen yarım adam sayılması fırsatçıların gözünden kaçmamış ..
kadının etrafında dönmeye başlayan iki kişi dedikoduyu da beraberinde getirdi ...ben çalışmaktan en son duydum ..artık bardak taşma durumuna gelince bir akşam alacasında dükkana girdiğimde elinde mendil ağlayarak ustaya dert yanıyordu ben içeri girince sustu usta ben ilgilenirim dedi gitti ben eşinin hastalığından ağladığını düşündüm ustaya var mı yapabileceğimiz bir şey dedim usta mesele başka dedi ama kim diye sorma dedi anlattı ..
kadın ege kasabasının yerlilerinden vurgun ise bir başına çalışmaya gelmiş kimsesiz biri ...sevmişler birbirlerini evlenmişler kaza olunca vurgun denizi görmek bile istememiş bir süre beraber çalıştıkları mahallelinin gemici abisi anneannesinden kalan evi söylemiş oturun büyük şehir kaplıca var hastane var diye ... öylelikle gelmişler muhtar evi tamir etmiş kadın terzi aynı zamanda ek iş imkanı bol tekstil gelişmiş yer ..
ustaya gemici bilgi vermiş sana emanetler diye kendi iki senede bir ya gelir ya gelmezdi uluslar arası çalışan gemilerdeydi ...
şimdi emanete göz koyulması ustayı öfkelendirmişti ...lafı bitti yüzüne baktım eliyle ağzının mühürlü olduğu işareti yaptı bir de sen üzme dedi...
onurlu bir kadına bu yapılanlar beni derinden etkiledi ..eşi rahatsız sırf şifa bulsun diye yerini yurdunu bırakıp çırpınan bir insana saygı duyulması gerekirken faydalanmayı düşünmek akla sığmıyordu ... aslında rıza olmadan baskı yaparak zorlamak kimsenin maruz kalmaması gereken davranış biçimi ...usta haber gönderdi gelmediler ..
araştırmaya başladım kimler diye o zaman anladım kadını beğenen çok ama saygı duyan da bir hayli fazla.. rahatsız eden isimler netleşmeye başladı ...mahallenin ayaklı gazetesi teyzenin oğlu da ondan aşağı değildi onu yakaladım çektim kenara anlat bakalım diye rengi kül gibi oldu aman benden duymadın diyerek anlattı isimler artık kesindi ...
git ikisini birden çağır dedim yapma etme dese de dinlemedim bu gitti
bekliyorum koşarak geri geldi ben bunu sorgularken ikisi onlara hiç yüz vermeyen kadın için bir birlerine zarar vermişler hastaneye kaldırmışlar ...rezil oldular herkese ...uzun süre ortalıkta görünmediler ..mahalleli de sırt çevirdi .. bense usta dan sitem işittim ben isim vermedim sen niye başını belaya sokuyorsun diye ..benim devreye girmemi oğlu annesine anlatınca konu anneme ulaştı tabi annemden önce mağdur olan da duymuş terzihanede komşu teyzemizin yanında abartılarak anlatılınca tepkisini bizde öğrendik benim için sakin birine benziyor üzüldüm annesinin yüzüne nasıl bakarım demiş
annem büyük tepki vermedi anladığım kadının durumuna çok üzülmüş ... zülme karşı dururken dikkat et zarar görme dedi.. tüm yaşananlardan mı etkilendi vurgun bilinmez giderek kötüleşti ...
çok sürmedi veda etti fani dünyaya ...
kadın yıkıldı ..esas vurgun bu demiş anneme ..mahalleli ve kadının az sayıda yakını kaldırdı cenazeyi komşu kadınlar sardı etrafını yalnız bırakmadılar ...
herkes dua bitince gider derken annem gitmez dedi annem haklı çıktı kaya gibi karakterli kadın durup savaşmayı seçti ...
yan mahalleye taşındı evin üzüntülü anısı orada kalmasını zorlaştırmıştı ..
giderken tüm yardım edenlerle vedalaştı ..ustanın dükkanına geldi ustaya amca derdi sarıldı amca yerim belli gel dedi... bana kitaplar için teşekkür etti bir an durakladı her şey için dedi ..annen evi öğrenir beraber çaya beklerim dedi...annem mahalleli kadınlarla gitti davet ona da yenilenmiş gidelim dedi bir türlü olmadı gidemedim ...
ara sıra haberi gelirdi giderek işini geliştirmiş ...taşınmadan kısa süre sonra karşılaştık çok çalıştığını hiç fırsatı olmadığını ama bize uğrayacağını söyledi ...
bir kahve içimi uğramış hem teşekkür hem iade-i ziyaret yapmış annem çok memnun olmuştu ...
sonraki karşılaşmada artık ben evliydim ve annemi yeni kaybetmiştim ...
hüzünlü bir konuşmaydı bu sefer ayak üstü değil bir yere oturduk ..evlenmemi annemin çok istediğini söyledi ..eşin koruyanı buldu demek dedi geçmişteki korumayı kastederek.. aslında annemi kaybedince ruhum parçalandı eşim ve tanıdığım tüm kadınlar parçaları buldu ben yoksa dağılmıştım dedim..biz kadınlar öyleyiz dayanamayız dedi ..sende durum nasıl dedim.. ah kardeşim çalışmaktan ilginemiyorum talip çok ama bende iş yok dedi...
sonra durdu aslında biri var çok iyi biri ne bileyim biliyorsun sanki maziyi bırakamıyorum dedi ...
bende bırak huzur içinde uyusun sen her türlü çabanı verdin hala veriyorsun mutluluk senin de hakkın dedim ...
durdu bir süre öylemi diyorsun dedi ..evet dedim ...
son karşılaşmaya karşılaşma da denemez ben eşim ve oğlum bir araçtaydık o kaldırımda yürüyordu ..yanında eşi ve küçük bir kız çocuğu
mutluluğun tablosu gibiydi ..
çok dikkatli bakıp el salladım görmediler araç duracak gibi yerde değildi sol seritte ilerliyorduk eşim kim o deyince eski mahalleden komşumuzdu evlenmiş çocuğu olmuş dedim ..ne mutlu dedi ...
sevdiği için meçhule gelen onun gidişini uzun süre kalbinden çıkarmayan . kaybetmeyi hiç kabullenmeyen annemin deyişiyle kaya gibi karakterli endamlı kadın onur timsali olarak hep hafızamda kaldı ...




tamer...

Oy Ver

6.3
Berbat Sıkıcı Ehh işte Güzel Harika
Ehh işte

Yorum Yaz

Yorumlar

Yorum Yaz

:: Test ::
:: Yarışma ::
:: Anket ::
:: Günlük Diziler ::
:: Dizi Rehberi ::

reklam veriletişim • © 2024 YazarOkur Dizi.