Kiralık Aşk
nur44
Bayan
Malatya
13/9/1991 (34)
( kader ) senaryosu devam
nurdan nedim ümit , nurdanı karşıladıktan sonra havaalanından çıkarlar , nurdan köfte ekmek seviyo diye sahil kıyısına köfte ekmek yemeye götürürler bi masaya otururlar, hava hafif serindir, sahil kıyısıda olunca nurdan biraz üşür gibi olur, içi geçer, nedim farkeder
ne: üşüdün mü
nu: evet biraz ama hava çok güzel , özlemişim buraları
ne: (üzerindeki ince hırkayı çıkarır nurdana verir) al bakalım bunu giy
nu: hiç değişmemişsin nedim
ne: sende öyle
nu: (alır üzerine geçirir hırkayı) tşk ederim
ne: rica ederim
ü: ee köfte ekmek yiyoruz o zaman
nu: cansınız siz ya nasılda bilirler neyi sevdiğimi
ü: biliriz tabi kızım bilmesek ayıp
ne: ben alıp geleyim o zaman
nedim siparişleri almaya gider, nurdan cin gibidir ve dikkatini çekmiştir nedimin halleri
nu: ümit bişey soracam
ü: sor bakalım zor olmasın (gülümser)
nu: cıvıtma ümit (gülümser)
ü: tmm tmm sor
nu: nedim iyi mi
ü: iyi ne oldu ki
nu: yok be ümit öyle değil, bana karşı yani
ü: sana olan duygularını mı söylüyosun
nu: aynen
ü: hala aynı , hatta gün geçtikçe içinde büyütmüş seni
nu: tahmin ediyodum, bu yüzden il dışındayken hiç konuşmadım geri çektim kendimi
ü: yanlış yaptın
nu: anlamadım
ü: adım atmasan bile geri çekmeseydin keşke, nedimi tanıyosun sende
nu: öyle de ne bilim, yıllardan beri arkadaşız, düğüm oldum bende
ü: neyden korkuyosun nurdan
nu: kendimi ona kaptırmaktan, duygularımı frenleyememekten
ü: neden
nu: ne bilim, nedim zor adam bilirsin, yıkılmayan tabuları var
ü: tmm da sevgi bunların üstesinden gelir emin ol
nu: öyle de ne bilim
ü: bak nurdan yetişkin insanlarız aldığımız krarlar yanlış olsa bile birimiz düzeltiriz o yanlışı, o yuzden içindeki kafandaki şüpheleri at bence
nu: öyle mi diyosun
ü: evet, ileride pişmanlık yaşayabilirsin, keşkede şans verseydim dememek için bence bi düşün
nu: tmm ben bunun üstüne bi yatayım bi düşüneyim o zaman
ü: aynen, ve korkma ben senin yanındayım, ille de nedimle ol demiyorum yanlış anlama fikrimi söylüyorum sadece
nu: biliyorum ümit yanlış anlamam seni, tmm bi düşüneyim ben
o sırada nedim köfteleri almıştır ve masaya gelir
ne: (nurdana uzatır) buyurun bayan afiyet olsun
nu: (gülümser) tşk ederim beyefendi
ne: rica ederim , (ümitinde köftesini verir)
ü: saol kardeşim
ne: afiyet olsun dostum
ne: ee nurdan anlat bakalım neler yaptın orada
nu: bişey yapmadım kendimi geliştirmeye gittim kalite kontrol için , geliştirdim sizleride özledim geldim
ne: iyi yaptın valla
nu: sizler neler yaptınız
ne: bildiğin gibi işte, bende bişey yok ama ümitte var bişeyler
nu: (ümite döner) ne diyo nedim ümit
ne: yeni yelkenler, ufuklar falan
ü: (nedimin koluna vurur)
nu: nasıl yani, yoksa ümit sen..
ü: evet nurdan
nu: ciddi misin nasıl oldu anlat çabuk kim bu kız neyin nesi adı ne
ne: olum ben boşuna demiyorum cin gibi bu kız diye (gülümser)
ü: adı zeynep, çok hanımefendi saygılı, saf sade bi güzelliği var
nu: vay be birileri gönlünü kaptırmış anlaşılan (gülümser)
ü: öyle oldu
nu: peki duygular karşılıklı mı
ü: evet, iki insan aynı anda aynı yöne aynı hislerle akıyo işte
nu: vay be, çok sevindim ümit tanıştıracaksın benide demi
ü: tabi ki, bi bayan gözüyle bi de sen bak bakalım
nu: benden onay almazsa olmaz bu iş ona göre (gülümser)
ü: (güler) delisin sen
nu: öyleyim valla, bitane can dostum var layık olmalı ona o kadar
ne: işte budur, aferin kız nurdan
nu: öyle nedim biz üçümüz iyiyiz böyle
ü: seviyorum sizi ya , tabi zeynebide
nu: kalkın hadi tanışmaya gidiyoruz hadi ümit
ü: kızım ne acelen var otur tanıştırırım sonra
nu: hadi ümit merak ettim
ü: iyi öyle olsun madem
kalkarlar yolda giderken
ü: o zaman pastaneye uğrayalım oradadır
nu: pastanedemi çalışıyo
ü: evet dayısıyla beraber, bende bazen yardıma gidiyorum
nu: anladım, gidelim bakalım şu pastaneye
üçü beraber pastaneye girerler, nurdanın gözü zeynebe takılır, raflara pastaları dizmekle meşguldür
nu: (içinden) ümitin dediği kadar varmış kız , bi de ben tanıyayım bakayım
zeynep üst rafa boyu yetişemediği için zorlanır, ümit koşar hemen
ü: yardım edebilir miyim güzel bayan
z: aa hoşgeldin ümit
ü: hoşbulduk aşkım dur ben koyayım (yardım eder zeynebe)
z: sağol aşkım
ü: bi öpücüğü hakettim bence
z: aman hemende öpücük iste
ü: isterim tabi
z: öyle olsun bakalım (der ve ümiti yanağından öper)
bu sırada kapıda duran nedimle nurdanı görür , az önceki öpücüğü görmüşleridir diye utanır, nurdanla nedim görmüşlerdir gülümsüyolardır, zeynep hemn kendine gelir yanlarına gider
z: (nedimi tanır, ümit önceden tanıştırmıştır) hoşgeldiniz, ne istemiştiniz
nu: (gülümser) masum bi öpücük..
z: (utanır kafasını önüne eğer) kusura bakmayın lütfen çok özür dilerim
nu: (hala gülümsüyodur) estağfurullah ne kusuru
z: ( nedime döner ve tekrar sorar) nasıl yardımcı olabilirim
ne: seni nurdanla tanıştırmaya geldik zeynep
z: (elini uzatır) tanışalım tabi, zeynep bende
nu: (elini uzatır) memnun oldum zeynep, ümitin anlattığı kadar varmışsın
z: siz ümitle nerden tanışıyosunuz acaba
ü: (araya girer) aşkım, nurdan nedim ben yıllardan beri yakın arkadaşız, hatta dost, kardeş, nurdan il dışındaydı bugun geldi, seni anlattım tanışmak istedi
z: aa öyle mi , yani kıskanmamı gerektirecek bişey yok
ü: (güler) yok aşkım yok
nu: (güler) emin ol yok zeynep, hatta içimden bi ses senle iyi anlaşacağımızı söylüyo
z: öyle olsun bakalım, o zaman buyurun şöyle masaya geçelim ben içecek bişeyler getireyim olur mu
nu: harika olur zeynep
masaya geçerler, zeynepte tezgahın arkasına geçer içecek bişeyler hazırlıyodur, ümit yanına gelir
ü: nurdanı çok severim zeynep, herşeyimi bilir herşeyimde yanımdaydı nedimle beraber, yanlış anlaşılma olmasın diye senle tanıştırmaya getirdim
z: iyi yaptın aşkım tşk ederim, sevdim nurdanı içim ısındı gibi
ü: sevindim ısınmana, çünkü ikinizde önemlisiniz benim için
z: ben şu bardakları doldurayım
ü: profiterol var demi
z: evet şurda bak (gösterir eliyle)
ü: benden sana ipucu, nurdan profiterolü çok sever
z: anlaşıldı tmm dır (güler)
ü: ben yanlarına geçeyim aşkım
z: tmm bende hazırlayayım getiriyorum
ümit masaya geçer, az sonra zeynep içecekleri ve profiterolü getirir
z: buyurun bakalım (der ve içecekleri dağıtır, nurdanın önüne özenerektatlıyı koyar
nu: (şaşırır) aa zeynep, sen nerden biliyosun
z: (gülümser, ümite bakar) istihbarat sağlam diyelim
nu: (ümite bakar) ah ümit ah
z: afiyet olsun
nu: tşk ederim gel otur sende işin yoksa
z: şimdilik yok, (ümitin yanına sandalye çeker)
ne: ee zeynep işler nasıl gidiyo
z: güzel gidiyo nedim , dayımla birlikte yürütüyoruz işte
ne: ohh iyi iyi
nu: (zeynebi süzüyodur, doğal güzelliği ve kibarlığı, samimiyeti hoşuna gitmiştir, çok sevmiştir zeynebi)
nu: ee zeynep anlat bakalım
z: ee si burada çalışıyorum dayımla, ümitte bazen yardıma geliyo sağolsun
nu: yardımseverdir bizimki bilirim, ümit doğru seçim yapmış bakıyorum da
z: nasıl anlamadım
nu (güler) seni seçmekle doğru yapmış diyorum
z: böyle düşünmenize sevindim
nu: sen de lütfen
z: peki (gülümser)
ü: ikinizin iyi anlaşacağından eminin
zeyneple nurdan birbirine bakar ve gülümserler..
ne: hadi biz kalkalım sende işinden olma zeynep
o sırada kader gelir dükkana , boya küpü olmuştur yine, nurdan iğreti bi gözle bakar kadere, kader içeri girer
ka: kolay gelsin ümit
direk ümitle muhatap olmasını nurdanın dikkatini çekmiştir, sinir olmuştur , ümitten önce cevap verir
nu: (iğneleyici ses tonuyla) saol
ka: ben ümite söylemiştim ama
nu: tmm ha o ha ben farketmez
ka: sizle muhatap olma hakkını verdiğimi hatırlamıyorum
nu: öyle mi, bende bu kadar kişi varken tek ümite yönlenmeni anlayamıyorum nedense
ümit, zeynep, nedim, ortamın gerildiğini farkederler, zeynep araya girer
z: tmm bayanlar sakin olalım, (kadere bakar) buyurun
ka: istemez saol, (nurdana bakar) iştahım kesildi de
nu: isabet olmuş
ümit müdahale eder, masanın altından kolunu tutar nurdanın
ü: sakin ol
nu: ne sakin olacam ümit kız bak ya
z: (farkeder durumu, kadere bakar) bi isteğiniz varsa yardımcı olayım, yoksada kusura bakmayın işim varda biraz
ka: kolay gelsin size (der ve çıkarken nurdana ters bakış atar)
nurdan ümite sorar
nu: kim bu densiz
ü: bu mahallede işte , belalı bi tip
nu: senin belalın anlaşılan
ü: aman boşver nurdan, hadi kalkalım
nu: siz önden gidin nedimle, ben zeyneple kalayım biraz daha
ne: o neden
nu: öyle gerekiyo diyelim
ü: peki öyle olsun
ümitle nedim çıkarlar, nurdan zeynebin yanına gelir
nu: o kız kimdi zeynep, tanıyo gibiydin
z: tanıyorum, üniversite okuyo burada, biraz rahat bi kız
nu: baya rahat
z: şey, ümitten hoşlanıyo
nu: bi ilgisi olduğu belli, bizimki pas vermez böylelerine rahat ol
z: vermiyo zaten tşk ederim rahatım
nu: bi ara buluşalım olur mu iyice tanıyalım birbirimizi ben sevdim seni, ümiti çekiştiririz biraz (gülümser)
z: (gülümsr) olur tabi bende sevdim tmm çekiştiririz
nu: tmm o zaman ben gideyim seni de meşgul etmeyeyim
z: estağfurullah , çok memnun oldum tekrar
nu: bende, kolay gelsin görüşürüz
z: tşk ederim görüşürüz
nedimle ümit önden gidiyolardır aralarında konuşurlar
ne: gördün demi nurdanı, nasıl öne atıldı hemen o kıza karşı
ü: o da kız olduğu için niyetini anladı tabi hemen kaderin
ne: aynen, bu arada iyi oldu zeyneple tanışmaları
ü: evet, iyi de anlaştılar, bu durum mutlu etti beni
ne: niye anlaşmasınlar olum, ikiside seviyo seni, ikiside özünde iyi kızlar
ü: aynen kardeşim
arkadan nurdan gelir yetişir bizmkilere
nu: gençler yetiştim
ne: seni konuşuyoduk
nu: beni mi
ne: evet, o kıza karşı davranışını
nu: o kıza bi irrite oldum, ne o öyle girince direk ümitle muhatap olma falan, yedirir miyim ben dostumu öyle paçozlara
ne: ne kızsın be nurdan
nu: aynısı senin içinde geçerli, ben varken o tipler sizin yanınıza yaklaşırken iki kere düşünmeli
ne: helal kız sana
ü: (güler) cansın sen
nu: artık ben eve geçeyim
ü: burdan gitmeden önceki evin mi, duruyo mu o hala
nu: duruyo tabi
ne: tozdan kirden ölüyodur ev
nu: beyler oldu mu şimdi, sizce ben bunu düşünmedim mi
ne: (güler) pardon
ü: hallettin yani evi
nu: tabi ki ümit
ü: ee iyi bakalım o zaman seni evine bırakalım bizde fabrikaya geçelim
nu: siz hiç yorulmayın beyler direk fabrikaya geçin ben eve giderim
ne: olur mu öyle şey hiç
nu: olur olur, bilmediğim yer değil burası, hadi bakalım ısrar yok beyler
ne: iyi öyle olsun bakalım
nurdan bizimkilerden ayrılır evin yolunu tutar, nedimle ümitte fabirkaya geçerler..
zeynep işlerine kaldığı yerden devam ediyodur, dayısı gelir
ha: kızım kolay gelsin
z: sağol dayı nerelrdeydin
ha: geçen gün hazırladığın listeyi tamamlamaya gittim
z: (dayısının eline uzanır) alayım poşetleri
ha: saol kızım ben götürürüm arka tarafa sen işine bak
z: peki
biraz sonra hakkı zeynebe seslenir
ha: zeynep
z: efendim dayı
ha: yolda gelirken bizimkileri görür gibi oldum nedimle ümiti
z: evet dayı burdalardı az önce
ha: yanlarındaki nurdandı galiba
z: sen tanıyon mu fayı
ha: evet kızım üçü iyi arkadaşlardır, sıkı dosttur
z: tanıştım nurdanla sevdim
ha: dobra kızdır nurdan çok cengaverdir
z: (kaderle nurdanın konuşması gelir aklına) evet öyle birine benziyo
ha: iyi anlaşacağınızı düşünüyorum
z: bende öyle düşünüyorum dayıcım, sen yerleştirdin mi malzemeleri
ha: az kaldı biter birazdan
z: tmm dayı
zeynep kapının önüne çıkar, temiz havayı ciğerlerine doldurur, gün boyu içeride durmaktan sıkılmıştır, biraz havaiyi gelecektir, o sırada ileride köşede bi kuş görür, yaralanmıştır ağacın dibine düşmüştür, hemen yanına gider
kuşun kanadı kırılmıştır, biraz çekinerekte olsa eline alır konuşur
z: kanadın mı kırıldı senin , gel bakalım pansuman yapalım iyileş, ne tatlısın sen böyle
dükkana gider dayısına seslenir
z: dayı bi bakabilir misin
hakkı içeriden gelir, zeynebin elindeki kuşu görür
ha: kızım o ne
z: kanadı kırılmış dayı, ağacın dibine düşmüştü bende aldım getirdim
ha: iyi yaptın kızım pansuman etmek gerekirde nasıl yapacağız, ters bişey yapmayalım
z: yakınlarda bi yerde veteriner var mı
ha: var kızım dur bende geleyim tek gitme
z: ben götürürüm dayı sen yeri tarif et
hakkı yeri tarif eder, zeynep kuşu veterinere götürür
adam: hoşgeldiniz
z: hoşbulduk, şey kuşun kanadı kırılmış, bende ne yapayım bilemedim size getirdim
adam: çok iyi yapmışsınız, alayım ben onu
z: (kuşu adamın eline verir)
adam kuşu pansuman eder, gerekli işlemleri yapar, zeynebe verir
z: ben ne yapayım şimdi bunu
adam: (gülümser) burda kalsın isterseniz
z: olur tabi, hatta siz daha iyi bilirsiniz ben pek anlamam
adam: tmm, bu arada tşk ederim
z: ne için
adam: bu devirde böyle merhametli kişiler çok az kaldı, sen iyi bi kıza benziyosun, orda bırakmadın aldın getirdin
z: saolun çok tşk ederim, kuş size emanet o zaman
adam: tamam
z: saolun iyi günler, kolay gelsin
adam: tşk ederim iyi günler
zeynep rahatlamıştır ve bi canlıyı sağlığına kavuşturduğu için mutludur, veterinerden çıkar ve pastaneye doğru yol alır..