Kiralık Aşk
p.t.t.
sen karanfile eğilimlisin, alıp sana veriyorum işte
sen de bir başkasına veriyorsun daha güzel
o başkası yok mu bir yanındakine veriyor
derken karanfil elden ele.
görüyorsun ya bir sevdayı büyütüyoruz seninle
sana değiniyorum, sana ısınıyorum, bu o değil
bak nasıl, beyaza keser gibisine yedi renk
birleşiyoruz sessizce.
edip cansever
eskiden yılbaşını evde geçirenler söylerdi ..çoğuda evde geçirirdi ..şimşek hızıyla yayıldı ihtiyarlar en geç duyanlarıydı herkes unuttu onlar unutmadı ..
pazardan aldığı portakal ve elmalarla (masumdu henüz) eve dönen mahallenin amcalarından birine sormuştum nasılsın diye cevap iyi yerine p.t.t. oldu ..acılımı kendi verdi ..pjama terlik televizyon diye ..mahallede gazinoya (popülerdi) giden kimse yoktuki herkes evdeydi ..ancak gençler müsaitse bir odaya toplanıp çaktırmadan içerdi oda hepsi değil arzu edeni ..
güzeldi yinede herşey olurdu ..genelde hindi yerine tavuk olurdu kalabalıksa hindide olurdu ..ikram bol arka arkaya gelirdi baş menü çay çerez olurdu bir arkadaş bu ptt yi değiştirmiş üç ç yapmıştı ..o ne ya diyene çay ..çerez..çene
derdi muhabbet yerine ..şimdilerde basit kalan amiral battı'yı heyecanla oynardık birde tombala ..gerçi soğuk kış gecelerinde toplanınca kızlı erkekli tekrar oynadığımız olurdu ..mısırlı kestaneli zengin yılbaşı gecelerinin en renklileri kar yağdığında olurdu yeni yıla kartopu oynayarak girildiğide olurdu ..
bir yılbaşında kartopu savaşı sırasında aklımıza bir fikir geldi ..
mahallenin ayık gezmeyen ama çok temiz abisine şaka yapalım dedik ..
her yılbaşı gittiği abisinden yeni yılın ilk saatleri evine döndüğü güzergahtayız
insan boyunda bir kardan adam yaptık bekçi abinin evinden bekçi kıyafetinin yedeği ödünç alındı , kardan adama giydirildi ..kömürden gözler, kaşlar yapıldi baya inandırıcı hale geldi ..düdük birimizin elinde bekliyoruz bu ufukta göründü ..dut gibi olmuş ..zor yürüyor ,yaklaşınca düdüğü çaldı arkadaş durdu ..kalabalığın ortasında kardan bekçiyi gördü iyi geceler bekçi efendi dedi .. taklit yeteneği olan arkadaş bekçinin sesini taklit ederek başladı korkutmaya ..bu ürktü derdini anlatacak anlatamıyorda ..dili ağza eziyet olmuş durumda ..kem küm ediyor ..kızlarda katıldı takılmaya ..
bekçiye hak veriyorlar ağladı ağlayacak hale geldi kalabalıktan beni tanıdı ..
beni şahit gösterek ben iyi biriyim demek istiyor ..uzatmayın işareti yaptım evine kadar götürdük ..o geceden bir tek bekçiyi hatırlamış ne kadar etkilendiyse ..eşi söylediği için bekçi biliyor durumu yolda görünce teşekkür etmiş anlayışı için ..bilirdi herkes birbirini kimse yolunu çevirmezdi ondan zararı kendineydi ..merdivenlerle kaymaya çıkan teyzelerin içinde ağırlığıyla tanınanlarda vardı ..bir günlüğünede olsa ağırlığı bir kenara bırakıp çocuk olurlardı bizimle beraber ..biz mutlu olalım diye ..
sadece yılbaşında özgür olan şarkıları beklerdik izleyelim diye şimdilerde tuhaf geliyor kelepçeli şarkımı olur ..oluyordu ..
sanat güneşi çıkacakta seyredilecek ..şehirliydi ve çok sevilirdi ..
lades tutuşulurdu tavuğun kemiğinden .. kim aldanacak diye.. yeni evliyken tutuştuk ..istediği beğendiği bir elbise çok istediğini anladım benim ödülümse bir tatlı ..bilerek kaybettim hediyeyi aldım tatlıda yapılmıştı .. kaybettim ne gerek vardı dediğimde sadece gülümsedi ..anlayıp anlamadığını hala bilmiyorum ..masum yıllarda istekler makul gönülden yapılanlar eşsizdi ..
yılbaşılardan akılda çok kalanlar vardır..benim en çok hatırladığım gülümseyen yüzler ..hafızamda sergi açabilirim o yüzlerden ...
birde yakın tarihli bir yılbaşı yürüyüşümüz vardı eşimle çocuklar uyuduktan sonra çıkmıştık yağan karda ne güzeldi ...geçmişe dair ve geleceğe umut
söyleşiydi yürüdüğümüz yollar ..birde siyah beyaz fotoğrafımız olsaydı fena olmazdı ..resmin arkasına edip cansever'den karanfil kokulu bir şiir yazıp verirdim gönül bahçemden yılbaşı hatırası olarak ..
tamer