merhabalar,
benim de söyleyeceklerim var!
fırsat buldukça sizleri okumak çok keyifliydi birkaç gün öncesine kadar. bugüne kadar keyifle izlediğim ve sonlanana kadar da izleyeceğim dizi sayesinde sizleri tanıdım. yorumlarınızı, izlerken göremediğim detayları, alıntıları, mitolojik, astrolojik bilgileri, fıkraları, senaryoları, eleştirileri v.d sohbetleri yüzümde tebessümle takip etmeye çalıştım zaman zaman. birkaç kez de aranıza katıldım. ama son günlerde yazdığınız yorumlar ve eleştiriler çok sert ve acımasız geldi.
dizinin bitme kararı beni de hüzünlendirdi, içimde bir boşluk oluşturdu, mahallemden, çok sevdiğim dostlarımdan, çok sevdiğim arkadaşlarımdan, çok sevdiğim çocuklarımdan ayrılıyorum hissi yüreğimi burktu, hüzünlendim..
ama yaşamımızda da böyle değil midir? bu tip ayrılıklar hep hüzünlü olur, hüzünlü olur ama anımsadığımız zaman da yüzümüzde mutlu bir tebessüm olur kendiliğinden. bu dizi de gülümseyerek hatırlayacağım anılarımın arasında yer alacak..
çoğumuz çalışma hayatının ne olduğunu biliyoruz, benim yabancı olduğum bir sektör dizi ve magazin sektörü. arka mutfağını hiç bilmem, bilmem de gerekmiyor, ben günlük koşuşturmalarım bittiği anda kendime ayırdığım özel zamanımı değerlendirmek için yaptığım tercihlerden biri bu diziyi izlemek. hoşuma giderse izlemeye devam ettiğim bir seçenek sadece.
ka'da yaptığım bu tercihlerin en keyiflisi. istisnasız bütün oyuncuları benim dostum, arkadaşım oldu, bu duyguyu yaşattıkları için tüm ekibi tebrik ediyorum.
izledikten sonra 'böyle olması gerekiyor!' diye düşünmedim, 'bundan sonra ne olacak?' diye merakla bekledim, tabii bu arada da izlerken neyi kaçırmışım diye dönüp dizi hakkındaki yorumları okudum, anlatılan tabloları,imgeleri, alıntıları vd. anlayabilmek için tekrar izlediğim oldu.
dizinin biteceği kararı resmi bir açıklama ile yapılmadı, gazetelerde ve magazin yayınlarında aldı, söylentiler, dedikodular, ayyuka çıktı. (demek ki bu sektörde rekabet çokta temiz yapılmıyor) bunun üzerine suçlamalar bu söylentileri çıkarandan çok bu güne kadar emek vererek bize özlediğimiz güzel duyguları yaşatan senariste, oyunculara, yapımcıya yapılmaya başlandı. sanki bize silah zoruyla izlettiler de biz bu fırsattan yararlanıp intikamını alıyoruz! birkaç gündür yapılan eleştiriler (özellikle b için) çok acımasız geldi, üzüldüm. insanların yaşamını etkileyecek gelecekle ilgili planları vardır, eş seçimi gibi, meslek seçimi gibi, seçtiği mesleğinde daha da ilerlemesi gibi...genç oyuncu arkadaşımız geleceği ile ilgili kendisini daha da iyiye götürecek kararlar almışsa sevinirim, güzel çalışmalarla ileride karşıma çıkarsa da izlerim.
senariste yüklenildi 'reytingleri yükseltmesi için çabalamadı, biz uyardık, kendisi inatla bildiğini okudu' diye.
ben kendi adıma söylüyorum reytingi yüksek olan ve yıllarca devam eden dizilerin hiçbirini izlemedim, çünkü sevmedim. senaristin çok işlenen bir konuyu pamuk prenses kıvamından çıkarıp gerçek yaşam içinde kurgulayarak veriş şeklini sevdim, teşekkürler m.acemi bu tip senaryoların olursa takipçin olacağım.
tarihte ve günümüzde farklı dallarda bir çok ünlüler vardır, onları yaptıkları işlerle tanırız, özel yaşamlarındaki tutarlılık veya tutarsızlık bizi çok etkilememiştir, veya kim ne derse desin doğru veya yanlış yaşamları ve gelecekle ilgili kararları kendileri vermiştir, belki de toplumsal baskıdan dolayı yanlış karar da vermiş olabilirler, bilemeyiz...
bildiğim; dışarıdan tanıdığın insanın ne yaşadığını bilmeden ona müdahale etmemek, ne yapacağını söyleyerek onun hakkındaki doğruyu daha iyi bildiğinizi iddia etmemektir.
bırakalım gençlerimiz de kendi kararlarını alabilsin, geçmişe yönelik iki kelime çok kullanılır; "iyi ki!" ve "keşke!" dileğim bu genç arkadaşların kullandığı kelime "iyi ki" olur...

sonuç olarak biz izleyicilere bir proje hazırlanarak sunuldu, talep olunca da devam eden bir proje oldu, ben bu projeyi sevdim ve takibe devam edeceğim bitene kadar!

"hayatı yaşamaktansa düşlemek yeğdir; kaldı ki yaşamak da bir bakıma hayatı düşlemektir…" marcel proust

sevgiyle kalın
ada

Oy Ver

reklam ver • iletişim • © 2025 YazarOkur Dizi.