Kiralık Aşk - küçük bir sahil kasabası bölüm 10 halime, anneanne,

Kiralık Aşk Kiralık Aşk
çiğdem
Bayan
edirne
8/10/1975 (50)
küçük bir sahil kasabası bölüm 10

halime, anneanne, fazilet salonda çaylarını içiyorlardır... hala uyuyan defne rüyasında sezgini görmektedir.
d: sen misin?
sezgin: evet benim havuç kafa
d: bana böyle seslenme diye kaç defa uyardım seni
sezgin: ama çok tatlı oluyorsun
d: nasıl buldun beni? ama sen gitmiştin bir daha dönmemek üzere? (birden sezginin göğsünü yumruklar gözyaşları içinde) neden, neden gittin?
sezgin: artık bırak bunları defne. biz çocukluk aşkı olarak kalacağız anılarımızda. ve sen hayatına devam edeceksin
d: sen yokken bu hiç doğru gelmiyor bana
sezgin: neyin doğru neyin yanlış olduğunu bilemezsin defne.. olması gereken buydu kim bilir? artık bana veda etme vakti geldi..
d: (ağlar) istemiyorum..
sezgin: (elini tutar defnenin) çok sevdiğin resim.. ne oldu ona ihmal etme sakın. şarkılarını söylemelisin sen.. alabildiğine içten, alabildiğine özgür. ben duyarım o güzel sesini.. ama artık vaktidir defne.. beni orada, lise yıllarında bırak..
d: gitme!
sezgin: senin için doğru zaman.. kızma bana! bu kasaba sana iyi gelecek inan bana havuç kafa….

defne odasına vuran güneşin duvarlarda dans eden görüntüsüne açar gözlerini. gözyaşları içinde kaldığını fark eder… etrafına bakar. evet hala bu kasabadadır. yatağında doğrulur. gözyaşlarını siler. sezgini rüyalarında görmeyeli uzun zaman olmuştur. aslında rüya görmeyeli de çok uzun zaman olmuştur. eskiye ve eski sevgiliye veda vaktidir. anılarının olması gereken yerinde her zaman duracaktır lise aşkı… bu gördüklerini bir işaret olarak kabul eder kendince. ve sessizce dudaklarından dökülür sözcükler..
d: hoşça kal… 5 yıl oldu ve ben hala çırpınıyorum. galiba artık toparlanmalıyım. kimse için değilse bile kendim için çabalamalıyım. (derin bir nefes alır) tamam defne şimdi kalkıyorsun, daha iyi, daha mutlu olmak için çabalıyorsun. bunu borçlusun sevdiklerine. gün ve hayat bana neler vaat ediyor görelim madem.

defne kalkar giyinir. elini yüzünü yıkar.. salondan gelen sesleri duyar ve onlara doğru gider
d: oo hanımlar toplanmışsınız
halime: uyandın demek
t: gel kızım kahvaltını yap.. akşam bir şey yemedin zaten. kuş kadar kalacaksın
d: (anneannesini öper) beni de düşünürmüş, kıyamazmış bana..
fazilet: bu defne mi şimdi… ne kadar da büyümüş
d: (şaşkınca halasına bakar, fısıldar) hala bu teyze kim
halime: (gülümser) fazilet teyzeni hatırlamadın mı defne! ama tabi sadece yazları gelip de yaz boyunca arkadaşlarınla deli gibi oyunlar oynayınca kimseyi hatırlamazsın
d: (faziletin elini öper) kusura bakmayın hatırlayamıyorum, halamın dediği nedenlerden dolayı (güler)
fazilet: sen ne güzel olmuşsun böyle kızım. maşallah. ne iş yapıyorsun bakayım..
d: üniversitede okuyorum
fazilet. oku kızım oku tabi.. biz okuyamadık be yavrum.. takıldık bir mendeburun peşine.. takılmaz olaydık
t: aa ama şimdi fazilet hanım olmuyor böyle.. (defneye) haydi sende laf dinleyeceğine hem kendine çay al hem de bizimkileri tazele
d: tamamdır hemen getiririm çaylarınızı.. ama bak sohbete bensiz devam etmeyin.. kim miş o sıfatı hak eden bey amca merak ettim.
defne hızlıca mutfağa gider, çayları doldurur. sonra kahvaltılıkları da tepsiye koyarak çaylarla beraber salona döner..
d: bir şey kaçırmadım değil mi?
fazilet: aman kızım sen sen ol sevdana sahip çık… ama değecek biri ise sahip çık. yoksa benim gibi için un ufak olur kalbin, kurur.
d: anlamadım ben
fazilet: yani diyorum ki, sevdiğin adam senin için, sevdanız için gerektiğinde fedakarlık yapmıyorsa, savaşmıyorsa hiç düşme ardına ne onun ne de onunla yaşayacağını düşündüğün aşkın
halime: kızın kafası karıştı sabah sabah
d: yani hala dünden beri çok anlamlı, mesaj yüklü bir gündemim var. payıma düşen bunları kabullenmek herhalde..

ömer sabah erkenden kalkmış, yetişmesi gereken siparişler için aralıksız çalışmaktadır. ancak bir yandan aklı defnededir.
ö: sinan biraz mola vericem sen devam etsen şu benim işe
s: tamamdır da sen öyle kolay kolay mola vermezsin. hayırdır kardeşim.
ö: yok bir şey.. yoruldum biraz
s: sen ve yoruldum demek.. kesin bir şey var. anlat, hemen, dinliyorum!
ö: defne!
s: hımmm
ö: düşündüğün gibi bir şey değil
s. ne o zaman
ö: dün yine kitabımı almış tepeye çıkmıştım. bir baktım bu da orada.. denize bakıp şarkı söylüyor güzel sesiyle
s: (güler) güzel sesiyle diyorsun
ö: evet sinan sesi güzel.. ne ima ediyorsun şimdi
s: (ellerini kaldırır) yoo ima falan etmedim. dümdüz içimden geçeni söylüyorum
ö: anlatıyorum kardeşim dinleyecek misin?
s: devam et sen
ö: kitap okumaya geldiğimi görünce bana da okur musun dedi
.s: ee
ö:ee si okumaya başladım. bir süre sonra ayağa kalktı hızla koşarak yanımdan uzaklaştı
s: nasıl yani?
ö: bilemiyorum bende işte.. farkında olmadan bir şey yaptım desem, sadece kitap okudum.. anlayamadım yani
s: garip bir hareket. deli olabilir mi dersin? yani aklı başında birine benziyor ama. bak aklıma ne geldi ben nihana mı sorsam acaba..
ö: iyi de onlar nihanla uzun zamandır görüşmüyorlar, defne buraya gelmeyeli yıllar oluyor belli, yoksa görürdük kendisini
s: bak bu konuda çok haklısın.. halime teyzeye sorsak
ö: bilemedim ki.. belki de yapması gereken bir işi vardı birden hatırladı ve koşamaya başladı
s: seninle vedalaşmayacak kadar önemli bir işi çıktı diyorsun
ö: sen şimdi öyle söyleyince evet olmadı değil mi?
s: cık! olmadı
ö: kendisine mi sorayım ne yapayım
yüzü kapıya dönük bir şekilde duran sinan
s: (kafasıyla kapı yönünü işaret eder) istersen öyle yap!
ö: ne yapayım anlamadım.
s: (fısıltıyla) defne buraya geldi.. ona sor diyorum..
ömer birden döner. defnenin ürkek tavırlarla kendisine doğru geldiğini görür.

d: şey.. merhaba.. vaktiniz var mı?. biraz konuşabilir miyiz?. (sinana) merhaba, nasılsınız.. işinizi bölüyorum ama.
s: aa yok … iyiyim ben sağol.. (ömere) ben eve kadar gidiyorum. annem bugün bizim için öğlen yemeği hazırlayacaktı onu alıp geleyim yorulmasın kadın buraya kadar. haydi çıktım ben
d: (sinana) nihana selam söyleyin. biraz sonra uğrayacağımı söyleyin lütfen..
s. tabi baş üstüne iletirim..
ömerin bir şey söylemesine fırsat vermeden kapıya yönelir sinan. defnenin arkasından ömere doğru bakar, gülümser imalı imalı..
d: (ömere) ne garip değil mi? o kadar gelmişim kasabaya ama hiç karşılaşmamışız
ö: karşılaştık aslında
d: öyle mi ben hatırlamıyorum demek ki
ö: evet küçüktük tabi.. farklı arkadaş gruplarımız olunca.. ben babama yardım ederdim burada yazları. pek oyun oynamaya vaktim kalmazdı aslında
d: yani ondandır tabi.. ( başını öne eğmiştir) şimdi bu kız niye kaçtı niye geldi delidir diye düşünüyorsunuz.
ö: öyle kaçıp gidince şaşırmadım dersem yalan olur. ben mi bir şey yaptım farkında olmadan eğer öyleyse özür dilerim.
d: (başını kaldırıp ömerin gözlerinin içe bakar) özür mü?
sonra ikisi de söyleyeceklerini unutmuş bir halde öylece kilitli kalırlar bir diğerinin gözlerinde..
d: (toparlanır) yok asıl ben özür dilerim. yani şimdi anlatamam… belki.. belki bir gün anlatırım.. neyse.. özel bir durum. bir anımı hatırladım diyelim. sizden kaynaklı değildi.
ö: ömer diyebilirsin?
d: anlamadım?
ö: bana adımla hitap edebilirsin. fazla resmi oluyor diğeri. tabi istersen
d: olur, olur.. haklısınız.. haklısın.. ne diyordum.. hah.. senden dolayı bir kaçış değildi yani. senden korkmuyorum.. korkmuyorum derken seni korkunç bulduğumdan değil yani… korkunç biri olduğunuzu ima ediyor muşun gibi ama aslında öyle değilsiniz de… off ne diyorum ben.. konuştukça saçmalıyorum değil mi?
ö: (gülümser) cevap vermesem mi? bu arada yanakların mı kızardı?
d: kim.. benim mi? (yanaklarına dokunur, gözlerini kaçırır)
ö: benden kaçmadığına sevindim. yanlış bir şey yaptım diye uyuyamadım gece.
d: (şaşırır) ben gideyim o halde.. siz işlerinize bakın. zaten nihana gidecektim
defne marangozhaneden çıkmak üzere kapıya yönelir. ömer arkasından bakarken göğsünün sol tarafında her gün düzenli bir şekilde atan organının sanki kuş gibi çırpındığını fark eder. oradan çıkıp gitmek üzere olan defnenin gidişine üzüldüğünü hisseder. yanında kalmasını ister birden bire.
ö: defne!
d: (geri döner) efendim
ö: akşam.. sana yine kitap okumamı ister misin?
d: (kalbinin bastıramadığı mutluluğu yüzüne yansır)… isterim.. (fısıldar) hem de çok

Oy Ver

5.8
Berbat Sıkıcı Ehh işte Güzel Harika
Ehh işte

Yorum Yaz

Yorumlar

Kiralık Aşk Yorum bu senaryonun sonunda benim de kalbim mutluluktan huzurla atiyor. ellerine saglik cigdem

Suzal • 03-12-2016 02:48 !!

Yorum Yaz

:: Test ::
:: Yarışma ::
:: Anket ::
:: Günlük Diziler ::
:: Dizi Rehberi ::

reklam veriletişim • © 2025 YazarOkur Dizi.