Kiralık Aşk
7.sanat
sinema ..
mahallem sokak sokak bildiğim bir alan ..
bir yorum yazdım beklediğim yerden tepki geldi..
beklemediğim yerden gelmesini diledim..çok istedim..yine hüsran ..
ilk hüsran değil alıştım artık..ama yanılmayı umuyor insan ..
beklemediğim yer yorumun ana fikriydi ..bir arkadaş ,evet ama gerçekte çekiyoruz burda bari kazanalım dedi..açık yürekli kutluyorum ..
isterdim evet yanlı bakıyoruz ama bakmamalıyız ,gerçekte bize ayrımcı gözle bakandan ne farkımız kalır ,elimize fırsat geçerse böyle düşündüğümüz sürece aynı hale geliriz denmesini..öteleyenle ,ötelenen arasında fark olmalı
ve eline fırsat geçince ötelenen ,öteleyen olmamalı ..işte o zaman kanat takar ötelenen ..ben senin gibi olamam der ..ben kanat takandan yanayım ..
ve bu yüzden aranızdayım ...benim hala umudum var ...
beklediğime gelince ömeri oynayan oyuncunun hayat arkadaşını tanımlamam ..sayılı..komedyen...sanatçı..rahatsızlık bunlara ...
bir yıda bin kere yazıldı nefret ediliyor biliyorum ...bile ,bile yazdım...
sayılı çünkü çorak bir arazi gibi ülkem sanatçı hele kadın sanatçı az ...
komedyen ..biz beğenmesekte tanımlama böyle ..aksini yazamam ..
sanatçı ..bunu sadece oyunculuğu ile sınırlıyanlar var senarist kısmıda var ..
karaçalı gibi görmüyoruz demiş arkadaşlar ..tamam siz haklısınız ben yanıldım diyeceğim ama bir yıldır okuduklarımı burda yazamam ..
siz yazın ben yanıldım mı ..sadece sanatı beğenilmiyorsa ..bizim sayfanın niye gediklisi o zaman ..beğenmiyebiliriz..bunu belirtiriz ..
bende dizisini beğendim iş yapan filmini beğenmedim ..ayrıca kanserli hastalara sarfettiği sözler tam bir felaket ..hastalığı çeken bilir duyarlı olmalı insan üzmemeli acı çekenleri ...
sinemada kitsch (kiç okunur) bayağılık anlamına gelir oldukça yaygındır ..
sinemanın hızla gelişimine paralel bu sektöre atılan kişiler sadece sanat değil para kazanma derdinde olunca sanatsal kaygı göz ardı edildi ...
ilk zamanlar oyuncu açığı eğitimsiz kişilerle dolduruldu ve bu günümüze kadar devam etti ..amerikada oyuncu büyük yapım şirketlerinin adamları aracılığıyla keşfedilirken ülkemizde dergi yarışmaları aracılığıyla oldu ...
ünlü oyuncu rock hudson kamyon şöförüyken aynı yol üstü lokantasında yemek yiyen şöhret avcısının dikkatiyle baş rol oyuncusu olarak sinemaya girdi ..bizde ise geçtiğimiz günlerde yitirdiğimiz tarık akan yarışmayla sinemaya adım attı ..jüri başkanı ise ediz hun'du..devasa boyuta erişen sektör ürettiğini tüketen topluma her isteğe göre ürün sunar hale geldi ...
seçkide zorlanan halk inandığı oyuncunun filmini tercih edince aranan oyuncu profili doğdu bu star sistemini getirdi ..seçkin örnek azlığı seyircinin giderek bilinçlenmesiyle yerini yönetmen sinemasına bıraktı ..iki türe doğru gitti sinema ..tecimsel(ticari)ve sanatsal sinema ...tecimsel sinema. box office(sinemada gişe satış yeri ,aynı zamanda gişe başarısını simgeler ) sıralamasını belirlerken ,sanat sineması çeşitli festivallerden aldığı ödüllerle varlığını sürdürdü ..gişe başarısı kalite anlamına gelmez çok izlendiğini belirler ..ama içlerinde zamanla hakkı teslim edilen filmlerde vardır ..
zamanında spagetti(çubuk) western diye alay edilen filmler zamanla ..italyan makarna western'i isminden arınıp iyi film sınıfına girmiştir türün en iyi örneği sergio leone'nin iyi ,kötü, çirkin filmidir ..aşağılanan yönetmen leone ölmeden önce yaptığı son filmi ...bir zamanlar amerika 'da ...ile tüm zamanların en iyi film listesine girmiştir ..
kısaca özeti bu.. sabah no name hanım algıda seçici olmalıyız kötü örnekleri çocuklara izletmeyelim demiş ...ben filmin gişe başarısından söz ettim içeriğinden değil ,ayrıca sanatta murebbiyelik sökmez ,o çocuk yaş sınırı yoksa ve film çok kişi tarafından izlendiyse ona ulaşır ..önemli olan sizin vereceğiniz temel eğitimdir çocuk ona göre şekillenir ..ve yüzeysel yapımlardan keyif almaz bir süre sonra anne bunu mu izliyorsun der ...
yada küçük çocuğunu amerikalılar yaptı iyidir diye süpermen filmine götürür ,sonrada pencereyi çiviyle çakar ,özenen çocuk bende uçarım dedi diye ...
efa senin sorularına gelince ..sinema dizilerle bir tutulmaz ..
hiç sinema filmi olmayana bazı ülkelerde tv oyuncusu denir ..
gişe başarısı ayrı değerlendirilir. festivallerden ödül alanlar ayrı değerlendirilir
arşivde bulunması gerekenler ödüllü filmlerdir genellikle ama seri filmlerde tercih edilir türünün meraklısına göre ...kaliteyi her zaman olmasada ödül belirler .gişe başarısı totale göre olsada seyirci çeksin diye ilk hafta rakamlarıda yayınlanır ..toplam hasılat verileri daha sonra ortaya çıkar yurt dışı ve dvd satış rakamları eklenerek hesaplanır ...dvd lerde özel seçenekler vardır özellikle kolleksiyoner versiyonlarında.. burda kesilen ve çekimde hata olan sahneler,ve oyuncu ve yönetmenle söyleşiler mevcuttur ...
ülkemiz 2.bölgeye dahil dil seçeneğinde tercih edilmeme sebebi az dvd satışı .bunu en yetkili ağızdan duyarak yazıyorum ...
tamer