Kiralık Aşk
sevgili nakkaş,
düğümler çiçek açtı konunu okuyunca benim aklıma naçizane gelenler.
insanoğlunu diğer canlılardan ayıran en büyük özellik olan düşünme yeteneği ve çözüm üretme süreci aklıma geliyor. bunun için üretken düşünce sistemini çözüme odaklamak gerekliliği ön plana çıkıyor. ben burada öncelikle yaptığımız iş her ne olursa olsun önceliğin o işi yapabileceğimize inanmamızdan geçtiğini düşünüyorum. inandığımız işi yapmaya karar aşaması da önemlidir. ancak takip edecek evreler daha henüz bana göre bitmez. istekli olmalıyız. çünkü işi yaparken karşılaşılacak birçok problem istek ile çözülebilir. son olarak da işleme başlamamız gerekir. yani eyleme dönüşüm.
birinci olarak inanç; özgüven ve enerjinin ortaya çıkmasını sağlar. işin yapılabilmesi için zihnin kontrol altında tutulması gerekir. aksi durumda zihin korku ve endişe salgılar. yapıla bilenecek bir iş bile başarısızlıkla sonuçlanabilir. beyin kendi içinde mükemmel çalışan bir makinadır. ilk verdiğiniz komutun yerine gelmesi için çözümler üretecektir. eğer ilk komut inanç yerine endişe barındırırsa beyin haklı çıkmak isteyecek ve olumsuz sonuca gidecektir.
ikinci olarak istek; düşüncenin pozitif yönde hayata geçişidir. her problem siz olacağını düşündüğünüz müddetçe çözümünü bulacaktır.
üçüncü olarak harekete geçmek; istenen sonuç fikir iyi olduğu müddetçe hayata geçecektir. örneklemek gerekirse birinci ve ikinci şartları oluşturdunuz diyelim. yani inanç ve istek var. fakat eyleme geçiş sürekli bir erteleme gösteriyor bu durumda çözüm yine imkânsızdır.
şimdi buyurun hikâyeye;
dağlarda yaşayan bir tilki günün birinde dağların yaşama şartlarının zorluğundan olsa gerek ormanda yaşamaya karar verir. çünkü orman hakkında aldığı bilgiler yaşam şartlarının onun için daha rahat ve konforlu olacağına inanmasını sağlamıştır.
tilki uzun bir yolculuktan sonra ormana varır. ormana girer girmez bir çok hayvana rastlar ama tüm hayvanlarda bir mutsuzluk ifadesi vardır. şaşkınlıkla ilerler ve ormanın kralı olan aslanın yanına gelir. aslana ormanda hayatın nasıl olduğunu…. diğer hayvanlarda ki gördüğü mutsuzluğun nedenini sorar. kral aslan dertli dertli konuşmaya başlar. hoş geldin ama burası sandığın gibi hiç değil der. ormandaki sivrisineklerden bıktık usandık. hepimizin kanını emiyorlar. üstelik yavruları sokuyorlar ve bazı yavru hayvanları sokuyorlar ve yavruların ölümüne neden oluyorlar. hele sesleri zaten dayanılmaz. uyku bile uyuyamaz olduk diye dertlenmiş. tilki sormuş. peki, kurtulmak için ne yaptınız? kral aslan; her yolu denedik ama hiç birinden sonuç alamadık demiş. bunun üzerine tilki peki ben o zaman bilge baykuş’a gidip sorayım. eminim onun bir bildiği vardır demiş. kral aslan yoktur ormandaki bu kadar hayvan bu soruna çözüm aradık bulamadık. o da bulamaz demiş. tilki eğer diğer hayvanlarda senin gibi bu olaya yaklaştılarsa zaten çözüm bulamamış olmaları çok doğal diye cevap vermiş. kral aslan şaşırmış neden böyle düşündüğünü sormuş. tilki sen başından sorunun halledilebileceğine inanmıyorsun ki der. kral bunun üzerine kabul eder ve tilki baykuşu davete gider kralda orman meclisini toplar. meclis de bilge baykuş sorar. arkadaşlar bir ay içinde bu sivrisine sorunundan kurtulmak ister misiniz diye. değişik hayvanlardan cevaplar yükselir. gelen cevaplar imkânsız,
çok denedik, her yöntem denendi, olamaz vs dir. bilge baykuş sorusunu tekrarlar ve der ki arkadaşlar olur mu yapabilir miyiz demedim. isteyip istemediğinizi sordum. bunun üzerine tüm orman hayvanları evet diye cevap verir.
bilge ormanın içinden geçen bataklığın kurutulması gereğini söyler. herkes kabul eder. su kunduzları bu konu ile görevlendirilir. ancak kunduzlar yeterli gelmez. bataklık sivrisinek üretmeye devam eder. kral işte söyledim olmadı demeye başlar. ancak bilge bataklığın büyük olduğunu daha fazla zaman alacağını ve fillerden hortumları ile suyu boşaltmaya yardım etmelerini ister. fillerde kabul eder. daha sonrası kalan çamurun kurumasını bekleme başlarlar. güneşinde yardımı ile çamurda 1 aylık süre bitmeden kurur.
şimdi, doğru soru insanoğlunu çözüm odaklı olduğu müddetçe sonuca yani başarıya taşıyacaktır.
umarım yardımcı olabilmişimdir.
sevgiler saygılar