Kiralık Aşk
arkadaşlar bende analitik zeka yok malesef.matematik derslerini de hiç sevmezdim. mesleğimin bana vermiş olduğu tecrübeyle sadece duygusal olarak analiz yapmak istiyorum.
arkadaşlık kavramı:
geçen bölüm de sinan ve korayğn kavgasından sonra sinanın koray için nasğl endişelendiğini gördük.
defnenin çevresindeki insanların arkadaşlık kavramına nasıl bağlı olduklarını menfaatsiz arkadaşlğın nasıl bir şey olduğunu bize gösterdi acemi.
ömer ve sinan cephesinde durum aynı değil.menfaat olmasa bile sinan ve ömer arkadaşlığı en ufak bir rüzgarda sarsılabiliyor.bunu ikinci defa görüyoruz.sinan ve ömer her ne kadar kardeşiz deselerde bence tam yoğrulmamış bir arkadaşlık var.acemi bu.arkadaşlığı da yavaş yavaş kıvama getiriyor.üçlemelerden yola çıkarsak ve sırrın ortaya çıkmasğ durumunda bu.arkadaşlık tamamen sağlam temellere oturacak.ömer sırrı öğrendiğinde artık sinanla dostlukları tem kıvamına gelmiş olacak ve yara almayacak.
galo ve defnenin başlarda iyi anlaşması sonra durumun bu noktaya gelmesi ise tamamen bana şu sözleri anımsatıyor.bir insana hele hele yeni tanıdığın bir insena fazla güvenme.o insandan sana zarar gelebileceğini bilerek kapıyğ biraz aralık bırak.kapılarını tamamen açma ve sakın olaki söyleme sırrını dostuna o da söyler dostuna.
aceminin vermek istediği mesaj çok açık aslında.habil ve kabil bile kardeşken birbirine zarar verebilmişse arkadaş sandığın insan çıkarları doğrultusunda seni harcayabilir.galo defneye geldi sofrasına oturdu uzun zamandır yaşamadığı aile sıcaklığını yaşadı ama çıkarlar söz konusu olunca akrep gibi zehirli iğnesini gösterdi.ama bence galo zehirini enjekte edemeden harakiri misali kendi kendini öldürecek.kendi zehiriyle ölecek.acemi dostluğa verilen önemi o kadar güzel vurguluyor ki gerçek dostluğun nasıl olabileceğini bize defnenin arkadaşlarıyla örnekliyor.içinde çıkar bulunmayan gerçek saf şeffaf arkadaşlığın aslında her şeyden önemli olruğunu vurguluyor.
koray zaten son noktayı koydu.arkadaş uğruna ölmek kolaydır ama uğruna önülecek arkadeş bulmak zordur.bunun gibi bir şey söylemişti.
ben defnenin yerinde olsam fikfike aynen şunları söylerdim.
d:şu parmağımdaki yüzüğü görüyor musun
f:evet görüyorum.
d:bu ne biliyor musun
f:yüzak işte
d:hayır bu sadece bir yüzük değil.bu ömerin annesine yani hayatta en değer verdiği insana ait bir emanet.ve şimdi benim parmağımda.bunun ne anlama geldiğini biliyor musun fikret
f:tam anlamadım
d:anlamaman normal.çünkü ömeri tanımıyorsun.ömer bu yüzüğü bana sadece bir nişan sembolü olarak takmadı.annesine ait olan bu yadigarı bana takarken gerçekten hakettiğimi bildiği için taktı.ve takarken ne dedi biliyor musun sonsuz aşkımızın ilk yıldızı.sonsuzluk fikret.bizim aşkımız senin sandığın gibi çürük temeller üzerine kurulu değil bilakis gayet sağlam ve sonsuza kadar sürebilecek kadar güçlü.şimdi anladın mı beni.bence sana tavsiyem daha fazla gözümde küçülme ve o sahte iyilik meleği maskeni de yanına alarak bir an önce hayatımızdan çık.
fikret şok fikret iptal.newyork yolcusu kalmasın.