Kiralık Aşk
kondum artık omzuna.buldum sıcacık yuvamı.asla kanatlanmak istemiyorum.ama dersen ki kanat çırpalım sonsuzluğa bana eşlik et.beraber uçalım. yorulursak beraber dinlenelim taze bahar dalında.defnenin omzunda yaşamak isteyen bir ömer ,ömerin omzunda uçmamaya razı bir defne vardı bir zamanlar.hayaller aynı idi fakat bu aşkın daha çok eğilip bükülmesi lazımdı..şimdi erdiler mi muratlarına .evet erdiler.eğildiler büküldüler ağladılar hızlı giden bir aracın içinde nefessiz kaldılar.çoğu kez uçurumun eşiğinden döndüler.onlar uçurumun eşiğinden her döndüklerinre biz de derin bir oh çektik.
hadi ilk bölüme gidelim.ilk karşılaşmaya hani şu ömerin defneyi nefessiz bırakana kadar öptüğü sahneye ve aşıklarımızın ne kadar değiştiğini görelim.ne mikrop ne pis iğrenç bir herifmişsinden benim patronum aşktır.üstelik dünyanın en etkileyici adamıdır kıvamına geldi mi ömer geldi geldi.şimdi hop atlıyoruz ömer ve defnenin sürekli didiştiği bölüme.çocuksun,kabuğunu kıramıyorsun.ne bileyim sanki korkak gibisinlerden sen bugün ne kadar şahaneydin ,büyüleyiciydin büyülendim diyen ömeri kendine hayran bırakan defneyi de gördük mü gördük gördük.ah aşk ne güzelmiş,nelere kadirmiş.iki inatçı keçiyi süt dökmüş kedilere çevirebiliyormuş.
başlarda pamuk ipliğine bağlıymış hissi veren ömer defne birlikteliğinin çelik halatlarla ,okyanusun baskısına dayanan kalplerine nasıl demir attığını gördük.bu kalp ne hikmetse galonun evinde çıktı karşımıza.ömerin ve defnenin evinde simurg nasıl asılıysa galonun evinde de ömer ve defnenin kalbi asılı.üstelik ucunda da halat var.zavallı galo belki bir umut deyip bekliyor.belki sır ortaya çıktığında ömerin yanında olmayı hayal edip bir zamanlar sinanın masasına bıraktığı geminin kaptanını kendisinin kurtaracığını zannediyor ama nafile.galocuğum senin zannettiğin gibi bu geminin kaptanı ömer değil defne.defne ki gemi batmaya başladığında gemiyi en son kaptanlar terkeder ifadesinin hakkını verecek kadar da yürekli.ama sen de haklısın.defneyi tanımıyorsun ki.o bu gemiyi kaç kez kurtardı.üstelik bütün mürettebatıyla birlikte.sen bu geminin can simidi olamayacak kadar zavallısın.olsan olsan ancak gemiyi en küçük bir tehlikede terk eden fare olabilirsin.tıpkı iz gibi.diyeceğim o ki galocuğum bu geminin kaptanı defnedir.istersen o seni geçmek istemediğin okyanuslardan bir çırpıda geçirip newyorka atabilir.hadi atla gemiye.