şeyma nın yoğun ilgisine karşılık,
fikret in genleşip başımıza bela oluşunun korku dolu hikayesi :

chucy fikret

yer: saint benoit lisesi / cihangir tepesi
yıl: 2006
karakterler: ayşe, fikret, hüzünlü çocuk (ömer) ve kedi

ayşe: siyah gözlü ve mavi saçlıydı ayşe. iyi eğitimli bir ailenin tek kızıydı. sanata ve modaya olan merakı sebebiyle armalar dokuyup, arkadaşları arasında popüler olmayı başarmıştı.
ayşe aynı zamanda iyiliksever,güzel kalpli ve vicdanlı bir kızdı...

fikret: aslında kel olarak dünyaya gelen fikret hep peruk takardı. tiksindirici açıklıkta kocaman mavi gözlere sahipti. içine kapanık, insanlarla pek konuşmayan, tebeşirle duvarlara almanca yazılar yazan, bahçede bulduğu pireli kedilerle dertleşen, cansız mankenlere isimler takıp onlara iğne batıran sonra da pardon deyip gülen, şizofreni belirtileri gözteren tam bir iblisti.

aslında ayşe'yi çok kıskanırdı. onun gibi saçları olsun isterdi hep. kendisine fikret mualla'dan esinlenip adını koyan babasından nefret ederdi, hep adı yüzünden alay konusu olmuştu. dolayısıyla tüm erkeklerden tiksiniyordu. tek amacı ayşe'nin sahip olduklarını elinden almaktı.

ayşe okuldan çıktığı zamanlarda cihangir tepesine gelirdi biskletiyle. yine o günlerden biriydi... ancak tek bir fark vardı. o gün fikret de oradaydı. ayşe'yi takip etmişti ve hastalıklı zihninde çok kötü planları vardı.

ayşe merdivenlerden çıktı. bir çocuk vardı orada ağlamaklı, üzgün.. ayşe'ye göre kimse ağlamamalıydı hayatta... belki yardım edebilirim düşüncesiyle yaklaştı çocuğa ve konuşmaya başladılar masumca.

onları uzaktan izleyen fikret kendi duygularına inanamıyordu. erkeklerden tiksinirdi oysa.. ama bu çocuk ! bu çocukta birşey vardı. silkelendi birden ayşe'ye kaydı gözleri. gülerek çocuğa birşeyler anlatıyordu, omzuna dokunuyordu.. hatta dokuduğu simurgu veriyordu ona.. hayır olamazdı... zihni karardı birden, kulakları çınlamaya başladı, kendini kaybediyordu fikret ... o çocuk onun olacaktı. onun olmalıydı. kafasının içindeki ses onun arması varsa senin de kedin var diyordu.
yankılanıyordu adeta beyninde o çocuk senin, o çocuk senin, o çocuk senin .. ( ay burda kendime gülüyorum izninizle :)) )

ayşe ayrıldı çocuğun yanından bu bir fırsattı, ayşe'yi yok edecekti. bu son virajıydı hayatının, artık gölgelerin arkasında yaşamayacaktı fikret... kararını verdi, hüzünlü çocuğa baktı nasılsa onu bulurdu sonra, önce ayşe'nin işini bitirecekti.

akşamın karanlığı çökmüştü güne.. ayşe önde fikret arkada takipteydi. kıstırdı onu ağzını kapatarak tenha bir köşede ayşe'yi bir bahçe duvarına yasladı.
ayşe ne olduğunu anlamıyordu ama tehlikedeydi. fikret, kel fikret, konuşmayan fikret'e ne olmuştu da bu hale gelmişti, bunu ona neden yapıyordu...

ayşe bişey yapmazsa fikret onu öldürecekti. ayşe eliyle yoklayarak bir taş buldu. öleceksin diyordu fikret öleceksin hayatın, sahip olduğun herşey benim olacak diye haykırıyordu hastalıklı... ayşe daha fazla dayanamadı ve elindeki taşla fikret in beynine beynine vurmaya başladı. ölmüyordu, 9 canlıydı adeta kedilerden mi bulaşmıştı. vurdu, vurdu sesi kesilene kadar vurdu ayşe...

işte tam o sırada şimşekler çaktı, gökler gürledi, yıldırımlar düştü yakınlara... fikret
beynine aldığı darbelerle ölmüş ama içindeki kötü ruh ayşe ye geçmişti.

artık fikret ayşenin bedeninde hayat bulmuştu. gözleri ayşeninkilerle birleştiğinde ölü balığı andıran soğuk bir maviye bürünmüştü. ama herşeyden önemlisi fikretin saçları vardı artık. herkes korkmalıydı ondan. hedefi kurbanlarını ele geçirmek ve hüzünlü çocukla aşk yaşamaktı bundan sonra. evet onu bulacaktı...

şimdi anladınız mı kızlar gallo neden mavi gözlü oldu ...

Oy Ver

reklam ver • iletişim • © 2025 YazarOkur Dizi.