Kiralık Aşk - günaydın ka ailesi öncelikle söyleyim hal ve gidişatı

Kiralık Aşk Kiralık Aşk
alara
Bayan
istanbul
23/5/1978 (47)
günaydın ka ailesi
öncelikle söyleyim hal ve gidişatı galloya bağlamayacam ismimi görüp hemen güzel yüzleriniz asılmasın sevgi dolu kalpleriniz bunalmasın :)

23. bölüm sonunda defne bizlere hayatında yeni bir dönem başladığını ve bu defa mucizesini kendisinin yaratacağını söyleyerek hikayenin 2. bölümüne giriş yapmıştı
ne yalan söyleyim inandım hiç eksilmeyen bir umutla haftalar boyunca defnenin my fair lady versiyonu bir değişimle bizleri ve elbette ömeri büyülemesini bekledim.
bu bekleyiş esnasında 25 ve 26. bölümlerdeki itici ve antipatik defneyi bile sineye çektim, ama 29. bölümle birlikte ne defnenin olgunlaşacağına inancım kaldı ne de duygusal anlamda güçleneceğine. üstelik ömer her şeye rağmen gurur ve önyargısını bir kenara bırakabilmiş ve defneye güvenmek için çaba gösterdiğini ilan ederken benim hissettiğim sadece bıkkınlıktı. araya b.arduçun hastalığı nedeniyle 2 boş bölüm daha eklenince izleyicide artık sabır kalmadığını düşünüyorum.

lafı uzatmadan toparlayım, diziyi izleme oranındaki düşüş istikrarlı bir şekilde haftalardır sürüyor ve bunun gallonun gelişiyle bir alakası yok en fazla tabiri caizse tüy dikmiştir olan bitene. bizler mesleki başarısıyla takdir edilmiş, sosyal hayatı zenginleşmiş, kendisine yatırım yapan ve okuyan konsere giden, ömeri tiyatroya davet eden, kitapçıdan italyan yemekleri kitabı alan defne görmek istiyoruz mesela.
feminist ruhum kendisini ezdirmeye bu kadar meraklı bir defne görmeye dayanamıyor, senarist defneyi susturdukça, çaresiz bıraktıkça, kötüleri iyice arsız uğursuz tiplere dönüştürdükçe diziden uzaklaşıyorum yoksa bir gallo gelmiş 2 gallo gitmiş pek umursamazdım.

defne bu kadar pasifleştirilince haliyle akla başka sorular geldi, gallonun diziye gösterişli girişi üstüne ömerin iş kazası bakışları falan kafaları karıştırdı.

şunu da paylaşmak isterim gallo gibi mükemmel insanlardan hiç hoşlanmıyorum bende rahatsızlık yaratırlar, mesela koltukta dimdik oturmaları kontrollü ses tonları ve gülücükleri, yaptıkları işte kusursuz oldukları algısını yaratmaları, sevecen hoşgörülü ılımlı hal ve tavırları ne bileyim say say bitmiyor tüm bunlar kurgusal gelir acaba tenhada sıkıştırsak biraz üzerine gitsek mesela kontrollü kişiliği fabrika ayarlarına döner mi diye düşünürüm :) yani ben her durumda gallodan hoşlanmıyorum, iyi biriymiş, sahtekarmış ömere güdümlü gelmiş falan ilgilendirmiyor. ben insanları defolarıyla seviyorum kontrolsüz zamanlarındaki sevecenliği öfkesi tutkusu daha zengin geliyor, benimseyebiliyorum. işte bu nedenle defneyi çok sevdim sahiplendim ama onda eksk bırakılan yönler tam da bu nedenle beni daha fazla üzdü soğuttu karekterden uzaklaştırdı.

dizinin reytingleri bir karekterin ayrılmasıyla yükselmez, zaten ilk bölümlerdeki oranları da bir daha görmez sanırım ama defne tasarladığı bir kolleksiyonla ödül alsa, sucunun oğlu yerine iş yerine bir partner gelse, neriman en azından necmiyi kaybetse acı çekse biraz, sude tranbaya körkütük aşık olsa ve deniz ona çöp muamelesi yapsa ne güzel olur di mi:) yapım ekibi 2. sezon kararını verdiğinde tüm soruların cevapları ortaya çıkacak bence şimdilik gülerken üzen ağlatırken umutlandıran dizimizi izlemeye devam edecez, her şeye rağmen defne&ömer o kadar iyi geliyor ki bizlere...
kalbimizden aşk eksk olmasın sevgiler...

Oy Ver

7
Berbat Sıkıcı Ehh işte Güzel Harika
Ehh işte

Yorum Yaz

Yorumlar

Yorum Yaz

:: Test ::
:: Yarışma ::
:: Anket ::
:: Günlük Diziler ::
:: Dizi Rehberi ::

reklam veriletişim • © 2025 YazarOkur Dizi.