Kiralık Aşk
aşk çabuk gelir önemli olan sonrasıdır. aldığı darbelere, olumsuzluklara rağmen iki tarafında dimdik ve birbirine sahip çıkarak destek olmasıdır. güvenmesi, sevmesi ve saygı duyması gerekir.bizim hikayemize baktığımızda defne tarafında bunların hepsi mevcut her ne kadar en çok sevdikleri anne ve babası bile isteye kendisini terk etmiş olsalar bile o çok kısa bocalama süresinden sonra kendisini toplamış arkasına bakmadan önüne bakmış ve yoluna devam etmiş sorumluluklarının bilincinde olmuş hatta anne rolünü genç yaşında üstlenmiş neredeyse yine de herkesi sevmeyi, gözyaşlarını gülümselemelerinin arkasında saklamış hayatına hiç ummadığı bir anda giren ömer'e önce aşık olup sonra da güvendi defne hatta gözünde çok farklı neredeyse ilah durumunda ömer..
ömer açısından baktığımızda hayatta kimseye tam anlamıyla güvenmeyen birisi var herkese karşı mesafeli olmuş sevdikleri istemeden de olsa kendisini terk etmiş bu yüzden aradığı her şeyin yanıtını ve sıcaklığını kitaplarında aramış hem arkadaşı hem de ailesi olmuş kitaplar..şimdi bu aşkın bu birlikteliğin olması için bu üç şartın olması gerekmez mi?esra'nın sorduğu sorular işte bana göre en önemli sorular neydi onlar:
aşk mı sence bu peki yoksa gelip geçici bir heves mi?
ömür boyu sürer mi mesela?
işte ömer'in defne'ye güvenmesi için geçen bir süreç bu zor sancılı bir süreç ama geçecek tabii ki her zaman her şey çok güzel olmuyor ne yazık ki güzel şeylerin yaşanması bazen kötü olaylardan geçiyor hayat bir sınavsa eğer defne'nin ve ömer'in yaşayacağı daha çok sınav olacaktır...ben bu ince ince işlenen aşk hikayesini seviyorum sadece biraz daha detaylı gösterilse daha anlamlı olur diye düşünüyorum..örneğin defne'nin evden ayrılma sahnesinde ömer'in arabaya kadar geçirdiğini görseydik daha güzel olmazmıydı hatta ekran karşısında izlerken bir kelime ağzımdan kaçırdım eşim bana şaşkınlıkla baktı ömer'e nasıl böyle hitap ettim diye doğrusu ömer'in defne'yi eve bırakması diye düşünmüştüm o anda sonra kendimce ömer böyle vedaları sevmez diye bir sav ürettim...allah'ım sen bana akıl ver ne hale getirdi beni bu dizi...meriç hanım yazmasına yazıyorda yönetmen bey maalesef yönetemiyor bu bir aşk dizisi sonuç olarak bakışlar, eller, mimikler hepsi çok ama çok önemli istediğimiz sadece biraz daha özen çektiklerini izleyip baksalar görecekler aslında bu işlerden zerre anlamam, ahkam da kesmek istemem ama bir izleyici olarak beni rahatsız ediyorsa kendilerini hayli hayli rahatsız etmesi lazım..meriç hanımın bazı olumsuzluklara rağmen kalemini seviyorum ve umarım artık yavaş yavaş gelmişizdir bu güzel aşk hikayesinin gerçek aşk kısmına ve yaşanması gereken güzel günlere
sevgiyle kalın