sıdıka, yorumunu yeni görmüşüm. erol'un öyle insanda hazımsızlık yaratan bir tarafı var kabul ediyorum. ama ömer iplikçi'nin karşısına oturtacağımız karakter de (erol oturmaz, dik durur) biraz öyle olmalıydı bence.

mesela, defne ile sinan'ın bazı sahnelerini seyrederken çok keyif alıyorum, doğum günü sahnesi, evdeki parti sahnesi, defne'nin sinan'da film seyrettiği sahne, dışarda balık ekmek yedikleri sahne,vs, vs. defne sinan'la olsa ne mutlu olurdu diyorum, sinan hiç yormaz insanı, hep güldürür, hep eğlendirir, sevdiğini açık açık söyler. başkalarına göz atsa da asla yamuk yapmaz gibi. üstelik bunu sinan'a şıpsevdi diyen ben söylüyorum. ne bileyim adam 10 kişiyle flört etse, ömer'in bir bakışı kadar yaralamaz sanki beni. dudak tiryakisi gibi:) aslında dizinin başından beri sinan da rahip hayatı yaşıyor, hep uzaktan seviyor, adam sevmeyi seviyor. sevdiği için, o beni sevmese de olsun, aşık olacağım kadını tanıyacak kadar şanslıymışım, diyebiliyor.

velhasıl, ne güzel, ne rahat, hatta ne mutlu bir ikili olurlardı diyorum...ama olmuyor, ömer'in karşısına sinan gibi birisi üç-sıfır yenik başlıyor maça.

işte o yüzden erol tamay


gülce, çok teşekkürler, tabi ki kırılmadım, tam tersi hoşuma gitti. ben bunları karşılıklı şakalaşmalar olarak değerlendiriyorum, o şekilde cevap veriyorum

Oy Ver

reklam ver • iletişim • © 2025 YazarOkur Dizi.