Kiralık Aşk
Leyla
Bayan
İstanbul
10/10/1971 (54)
defneyle ve serdarla ortağız biz babasız anasız ...
bir farkla babamın öldüğü yaştayım ben...
bu yıl vetesi geriye taktım yani...
artık ne kaldı elimde görmek için...
köyde büyüdüm ...
köy küçük ama asvalt yolun üzeri ...
asvalt yolu görebilmek için tek sıra halindeki elma ağaçlarıyla ve üstündeki elmalarla uzun bir muhabbet kurmak kazımdı. payız elması derler sonbaharda olgunlaşır ama biz onları çiçeklerini dökmeye başlayınca yiyerek tabiatın döngüsüne katkıda bulunurduk malum çok meyve ağacın dallarını eğip kırar...
saatlerce elma ağaçlarının gölgesinde oturup gelip geçen arabalarda bir oraya bir buraya seyahatler ve yaşantılar...
ekinler kalkınca tarla bize kalırdı...bomboş ve deniz gibi küçük ayaklar tabii. şimdi gitsem mesela bu kadar küçük müydü bu tarla derim herhalde...
nasıl deli gibi o tarlada bazen koşarak bazen toprağı ayağımla eşeleyip bazen arta kalan yer elmalarını eşsiz birşey bulmuşum gibi çıkardığımı hatırlarım...
o tarlalar amcamlarınkiyle birleşince bana bütün dünyanın üzerinde yürüyor koşuyor oynuyor hissi
veriyordu.
issız yerleri boş arazileri kimsesiz denizleri seviyorum...
amcamın bahçesinde kayışı ağaçları vardı çok yaşlı
hepsinin dalları yerde...
ellerim hep ağaç dallarında gözlerimle hayretler içerisinde tüm kıvrımlarını tek tek yokladığımı hatırlarım ilkbaharda o dallarda açan çiçekler bembeyaz gökyüzü nerdeyse kar beyazı uzandığınızda göremezsiniz bile yeryüzü gibi yani sonbahardaki yaprakların döşek gibi yer yatağı...üstüne uzanınca bir sen versın bir de şu koskoca evren evet ben evrenin hepsini görüyordum ve dokunuyordum eşsiz bir huzur.
sessizliği bozan yek şey bazen üzerime kadar gelip kulağımda vızırdayan arılar ama öyle rahatsız falan değilim ben zaten onların kanatlarını yakalama peşindeyim gözlerimle yani...
yaz akşamları eşsizdi süpürge bitkiler çok büyürler bilirsiniz di mi onların arkasına saklanarak gizdenpaç oynardık( saklanbaç) kayısı bağına girmeye kimsenin cesareti olmazdı çünkü çok karanlık...
sonları herkes mahallenim çocukları yani evlerine gidince benim için yıdız şöleni başkardı en çok sevdiğim şey balkonda minderlere başımı koyup korkunç derecede çok saymayı denemişimdir.
o yıdızlar , kaybolmak güzel hayatta sadece o yıdızlar ve sen başka hiç bir şey yok...
böyle bir dünya...gökyüzünde yaşıyorsun...gerçekten başka hiçbir şey yok...
uzun oldu dimi beyenirseniz devam ederim ...