Kaçak Gelinler
SÖZ "gözün arkada kalmasın " (eylül
Bayan
Aydın/Türkiye
26/9/1996 (29)
"damarlarımda sen" 65. bölüm
--orman evi--
(can eve gelir)
ışıl:can nerdeydin? çok merak ettim
can:avdaydım
almila:bi av bu kadar uzunmu sürer?
can:kafa dinlemek istedim biraz. beyzayla ali nerde? rüyada yok
özgür:üçü gezmeye gitti
ışıl:sen yokken kuzey geldi. kainatı sordu
can:gitsin arasın kendisi. buraya neden geliyo?
işıl:beraber kaçtığınızı düşünmüş
can:yav he he
ışıl:can bu doğrumu? kainatlamı buluştun?
can:bu seni neden ilgilendiriyo?
işıl:can ne olursa olsun biz arkadaşız ve senin üzülmeni istemiyorum
can:ben gayet mutluyum ışıl, dert etme sen
ışıl: peki, öyle olsun
(ışıl diğer odaya gider)
özgür:can sen iyimisin?
can:ben çok karmaşığım şu anda
(can mutfağa gider)
özgür:çarpılmış bu
almila:ışılla arasını yapalım dedik, o da olmuyo
özgür:bu sırık herşeyi mahvediyo ki!
almila:bi çözüm bulmamız lazım
özgür:dur bi düşüneyim...
almila:...
özgür:ahanda buldum. kezban atik, ünlü vampir pskoloğu
almila: olcakmı sence?
özgür: olacak olacak :)
--kaikuz--
(kuzey eve gelir. kainat evde tv seyrediyodur)
kainat:hoşgeldin
kuzey:nerdesin sen? heryerde bütün gün seni aradım
kainat:ses tonunu alçaltırsan bi açıklama yapıcam
kuzey:dinliyorum
kainat:vampir olmadan önce, yani insan bi arkadaşım var. ameliyat olmuş. öğrenir öğrenmez yanına gitmek istedim. sana haber vercektim ama ulaşamadım. telefonum parçalandı
kuzey:bu parçaladığın kaçıncı telefon
kainat:yanlışlıkla oldu. zaten yeni telefon alınca aradım seni, ama telefonun evdeymiş
kuzey:bi daha benden habersiz biyere gittiğini öğrenirsem sonuçlarına katlanırsın :-@
kainat:...
--şebsel,hüleg--
(engebeli bi tünelden geçiyolardır)
şebnem:ay!
selim:noldu?
şebnem:çok engebeli burası, düşcek gibiyim
selim:elimden tut
(şebnem sıkıca selimin elinden tutar)
şebnem: :)
selim: :)
şebnem:ay! ayağım taşa takıldı
hülya:bozuldu romantizm
selim:çıkart
şebnem:tamam çıkarttım. bu ne biçim yol? :/
selim:benim minik nurellam
ege:yerin 7 kat altına asfalt dökcek halleri yok herhalde, tabi böyle olcak
şebnem:çok karanlık ya
selim:benim fenerimide tak istersen
şebnem:ayy aşkım :) oğlum sen manyakmısın?
selim:...
şebnem:sen nasıl görcen önünü?
selim:e iyi madem
hülya:bu ses nerden geliyo?
(herkes susar. bi ses duyarlar, ayak sesi gibi bişeydir)
şebnem:ne bu şimdi?
ege:sakın ses çıkarmayın (parmağıyla sus işareti yapar ve sesi duymaya çalışır)
selim:ege nerden geliyo bu ses?
hülya:susun. kurt adamların duyma duyusu çok kuvvetlidir
ege: (kısık sesle) herkes birbirine göz kulak olsun
şebnem: 0_o
selim:korkma bitanem
hülya:ege ses yakınlaşıyo sanki
ege:yaklaşık 3 duvar ötede
şebnem:ne o?
ege:...
şebnem:0_o
hülya:napıcaz?
ege:...
selim:ege bişey söyle
ege:sanırım durum ciddi. burnuma hiç iyi kokular gelmiyo
şebsel: 0_o
--can--
(alöz canı doktora getirmiştir. doktor ve can odada yanlızdır)
can: (kısık sesle) almila, özgür öldürcem sizi
kezban atik (merve boluğur) :merhaba can bey (umarım hatırlamışsınızdır:))
can:merhaba kezban atik hanım
kezban:yaşınızı öğrenebilirmiyim?
can:350
kezban:bende o civarlarda geziyorum :)
can:ya :)
kezban:evlimisin? veyatta sevdiceğiniz, yavuklunuz, selvi boylu al yazmalınız varmı?
can:özgürle çok iyi arkadaş olmalısınız
kezban:özgür ve almila benim hayatımın dönüm noktası
can:???
kezban: onlar herzaman kalbimdeki minik kuşlar
can:sizdemi nurella fanısınız?
kezban: o ne biçim soru?
can:anlaşıldı
kezban:evet varmı?
can:ne varmı?
kezban:sevdiceğiniz, ya...
can:haa tamam o soru
kezban:bana söyleyebilirsiniz. hasta ve doktor arasındaki diyologlar mutlaka aramızda kalır
can:y-yok
kezban:eminmisin? sesin titredi
can:titremedi
kezban:titredi titredi
can:titremedi
kezban:duydum yahu titredi
can:vallahi yok hocam ben yapmadım
kezban:anca anca öğrenicez. şimdi sana birkaç şarkı dinleticem. sen ise ona göre yüz ifadesiyle tepki vereceksin
can:ama
kezban:sus! öğretmenin konuşuyo burda! bu senin en mühim vazifen, bu senin yengane temelin. ben osmanlı kadınıyım, nurbanu sultanın bizzat kalfalığını yaptım! sen beni yıldıramazsın
can: peki hocam
kezban:hazırmısın sözlüye?
can:hazırım hocam
kezban:de hayde!
--şebsel ve hüleg--
selim:ege noluyo?
ege:herkes fenerleri kapatsın
selim:ama
ege:dediğimi yapın!
hülya:egenin dediğini yapmamız gerekiyo
şebnem:se-selim ne o?
selim:korkma. ege ne kadar uzakta?
ege:çok yakınlaştı. şu duvarın arkasında
hülya:şimdi napıyoruz?
ege:şimdi herkes bi yere toplansın ve yüzünü kapatıp hareketsiz halde dursun. nefes bile almicaksınız
şebnem:tamam
selim:şebnem bana sarıl, yüzünü kapat
hülya:sakın hareket etmeyin
ege:hadi toplanın, çok yakınımızda
(herkes bi köşeye toplanmış ve hareketsiz halde duruyolardır. bakalım ne olacak?)
bölüm sonu. yorumlarınızı bekliyorum :))