Kiralık Aşk - sadaqat abla, sağlığını ihmal etme ne olur.. bende

Kiralık Aşk

---

çiğdem

sadaqat abla, sağlığını ihmal etme ne olur.. bende öpüyorum seni
21.40, betül ; defne ve ömerin bebeğini sezon içinde onlar heyecanla beklerken izlersek çok daha eğlenceli sahneler olacaktır.. en azından bebek sevincini boğazlarına dizilmeden yaşamayı hak ediyorlar.. bizlerde bunu izlemeyi hak ediyoruz :))

aysu, çok üzgünüm kaydetmemişim
bekleyenler için yalansiz başlasaydi her şey
bölüm 10

ömer ve defne çalışmalarını nihayet tamamlayıp sinana göndermişler ve sinan da bütçeyi belirleyip analizleri hazırladığında dosyayı ömere teslim etmiştir.

sabah. passiondesign. ömerin odası

ö: günaydın! hazır mısın defne. sinan dün gönderdi dosyayı.
d: ya hala içime sinmiyor ömer… yapmasak mı..
ö: lütfen güven bana
d: ama nasıl olacak böyle. onlar ihaleyi kazanırlarsa. tüm çabaların, hayallerin yarım kalmış olacak…
ö: bir karar verdik defne uygulayacağız onu…
projenin bütçe ile ilgili kısmından bazı bölümleri gönderirler.
d: tamam senin dediğin gibi olsun canım.
ö: (mest olmuştur) bir daha söylesene
d: (nazlanır) neyi
ö: o dediğini
d: canım..
ö: (defnenin saçıyla oynar) e bu beni bütün gün idare eder artık..
sonra yavaşça defneye yaklaşır. öpmek üzeredir ki birden bire kapı açılır ve koray girer..

k: günaydın! ben geldim.. en çok beni özlemişsindir her halde ömer.. o yüzden döne döne geldim.(sonra defnenin de odada olduğunu fark eder)
k: aaa kuru kız senin ne işin var ömerin öyle yakınında.. yoksa siz.. (ellerini çırpar) yaşasın bana güzel haberler mi vereceksin ömer…
ö: koray sana da günaydın. ne bu enerji sabah sabah.. (defneye döner) sen çık istersen defne.. işlerini tamamla
d: (yanakları kızarmıştır) tamam ömer. iyi günler koray bey
k: (gözlerini açarak güler) ömer mi dedi o sana.. anlat hemen neler oluyor aranızda.. sevgili oldunuz mu. sende kaldımı.. evlenecekmisiniz. öpüştünüz mü? ayy ölümü gör söyle hemen
ö: off koray! bak sen işine.. hem sen hayırdır.. erkenden gelmişsin ne oldu.
k: hımm..ben niye mi geldim.. kafa bırakmadın ki hayatım. şöyle güzel bir magazin haberinin içine düştüm ama ser verip sır vermiyorsun
ö: koray!
k: tamam be öf.. hani şu perde markası vardı ya..
ö: faerietulle firmasını diyorsun.
k: tamam işte o marka. yasemin ayarlamış her şeyi önce gidip mağazalarından birinde fotoğraflar çekicem ben. sonra siz de ön çalışmayı hazırlayacaksınız
ö: tamam koray.. ama bunu bana sinan yada yasemin neden anlatmadı
k: anlatırlar hayatım.. ben onlarda önce davranıp konuşmak istedim.. çünkü çekime bir ekiple gidicem.. bana bir araba falan tahsis edin diye sana geldim.
ö: bu muydu yani koray.. olur isteğini olmuş bil ama bunu sinana söylemen yerliydi. ben ne alaka.
k: bağırma bana.. bağıramazsın.. ay dur. sen bağırmıyorsun çok sakinsin.. şey işte her şeyden haberin olsun istiyorsun ya.. ben de haber verdim..
ö: anladım koray çok iyi anladım..
k: iyi o zaman ben kaçtım sana iyi çalışmalar..(tam çıkarken sinan gelir).. günaydın kepçe. ben aldım alacağımı. çekil ayağımın altından çok meşgul bir insanım ben
s: sana da günaydın koray
ö: hah gel sinan gel..
s: günaydın.. faerietulle firması aradı. ön çalışma için fotoğraf çekimi yapmamız gerekiyor.
ö: haberim var
s: nasıl haberin var
ö: koray söyledi. araba tahsisi istedi tamam dedim. sen ilgilenirsin artık.. hiç uğraştırma beni kardeşim
s: iyi o zaman ben hallederim onu.. şeyi ne yaptın peki
ö: neyi sinan
s: (kısık sesle) işte proje, ihale, bakanlık
ö: anladım kardeşim de sen niye kısık sesle konuşuyorsun
s: ne bileyim bizi dinliyorlardır falan
ö: yok artık.. dosyadan bazı bölümler gönderdik.. bak sinan bunu kimse bilmeyecek.. şu anda defne senin bildiğini bilmiyor..
s: kimseye bir şey söylemedim. yasemin bile bilmiyor..
ö: eyvallah.. ihale yakında bakalım neler olacak..

defne odasında çalışmaktadır. mesaj gelir
mesaj: doğru tarafı seçtin aferin sana..
canı sıkılır defnenin.. keşke hiç hayatıma girmemiş olsaydınız. ama kendi çamurunuza çekemeyeceksiniz beni.. sonra kafasını kaldırıp ömerin odasına bakar. sinanla konuşan ömeri inceler..
d: ne konuşuyorlar acaba hararetli hararetli.. nasılda mağrur duruyor.. hiç bulaştırmasaydım bu işe seni aşkım. sana zarar verirlerse nefes alamam ben.. (derin bir iç çeker). “çünkü sen, sen benim sevmemin başlangıcısın olsa olsa*”

sinan ömerin odasından çıkmıştır. ömer defnenin odasına dönüp bakar.. göz göze gelirler. ömer yanına geliyorum işareti yapar.
ö: nasılmış bakalım benim güzel defnem
d: (edalı) iyi… sen nasılsın.. sinan beyle ne konuşuyordunuz.
ö: defne! ben sinana her şeyi anlattım
d: ne! ben şimdi nasıl bakarım onun yüzüne. (başını öne eğer)
ö: lütfen defne.. böyle yapma.. sen yanlış bir şey yapmadın ki ne şirkete ne de bana.. kaldır o başını ve bir daha sakın böyle düşünme
d: (gözleri yaşarmıştır) ben kesin bilmeden bir iyilik yaptım ve sonra sen çıktın karşıma. yanında öyle güvende ve mutluyum ki.. ama bir şey olacak ve ben seni kaybedeceğim diye korkuyorum
ö: bak bakayım bana.. (defnenin çenesini okşar).. kaybetmeyeceğiz birbirimizi. bunun bir daha olmasına izin vermem
d: (şaşırmıştır) bir daha mı? nasıl yani.
ö: sen şimdi bunlarla meşgul etme o güzel aklını.. dışarı çıkmak ister misin. nereye götüreyim sevgilimi?
d: (çok mutlu olmuştur) sevgilimi!.. beni yani..
ömer defneye yaklaşır, belinden sarılır ve yavaşça kendine doğru çeker. dudakları birleştiğinde artık zaman donmuş ve sadece onlar kalmıştır. nefesleri kesilinceye kadar kopamazlar birbirlerinden.
d: (yanakları kızarmıştır, yanaklarına dokunur) sen beni öldürmek istiyorsun herhalde.
ö: (çapkınca gülümser) aksine hiç ayrılmak istemiyorum senden. istersen bugün eve git dinlen. yarın hafta sonu kaçırayım mı seni bir yerlere
d: oluurrr.. (birden toparlanır).. ay yok artık.. kız kaçırmak büyük suç ömer bey!
ö: ya kızın da gönlü varsa defne hanım!
d: bak şimdi ya!..
ö: sende bu kadar güzel olmasaydın..

*edip cansever