Kiralık Aşk - merhaba can periler... merhaba tamer bey tamer bey yazınız

Kiralık Aşk

merhaba can periler... merhaba tamer bey

tamer bey yazınız benim düşüncelerimin kaleme dökmediğim hali. süper yazmışsınız. işte kızdığım nokta saf yerine konmak ve bile bile bırakamamak.

cuma günün arçıları hala devam ediyor bende. kendime çok kızıyorum. eşim ve kızım her pazartesi başlıyorlar saymaya " kiralık aşka 4 gün kaldı, üç gün kaldı" bu böyle her akşam tekrarlanarak devam ediyor. yani anlayacağınız dalga geçiyorlar benimle. onlarda aslında alışık değil benim bu durumuma. hiç bir dizi beni bu güne kadar kendine bağlamadı. abartmadan söylüyorum hiç ama hiç bir dizi izlemedim. benim tercihim sinema oldu. yabancı diziler oldu oda 2 tane. eşim ve kızım bu halimle dalga geçiyorlar ama bana saygıda gösteriyorlar. mesela cuma akşamı çıt çıkarmazlar. kızım odasında müzik dinler. eşim çalışma odasında kendi işleri ile ilgilenir beni yanlız bırakırlar rahat rahat izleyeyim diye. mesela arkadaşlarım cuma proğramlarına beni dahil etmezler çünkü ben teklif bile etmeyin kafamı karıştırmayın derim. şimdi itiraf ediyorum evet ben safım. hatta safoz. üç saat bile olsa neden zaman'ımı onlardan esirgiyorum. üstelik hayatımın saniyesi bile bu kadar önemliyken.
ben bu aşk'a inandım. ben acemi'nin zekasına inandım. ama yok öyle değilmiş. yanılmışım. dizi'nn bir arpa boyu yol gidememesi, döndür dolaş yansıma adı altında aynı konuları işlemesi, başrol oyuncularının inatla ama inatla bir araya getirilmemesi beni bıktırdı. hiç bir dizinin her yaştan bu kadar fanı, sağlam kemikleşmiş seyircisi olmamıştır bu güne kadar. tüm ka izleyicileri olarak gerek bu sayfada gerek diğer sosyal medyada göremediklerimizi, görmek istediklerimizi paylaşıyoruz hep. üstelik uyarıyoruzda "bakın böyle olmazsa izleyici gider reyting düşer" diye ve dediğimiz gibide oluyor. demekki umurlarında değil. iki saatlik diziden diğer karakterlerin hikayelerini çık geriye kalan on dakika aşka dairse, o dizide aşk yok demektir.
burada ve diğer sosyal medya hesaplarında kendimizi yırttık " elçin'in kıyafetler berbat" kim dikkate aldı. hemde 40 bölümdür söylüyoruz neredeyse. fragmanda yine elçin'e giydirilmiş onu bir beden büyük gösteren beyaz boğazlı kazak facia. diğer kadınlar askılı, yırtmaçlı kıyafetlerle dolaşırken elçin çenesine kadar kapalı giydiriliyor. neden? elçin kıskanılıyormu? kim tarafından? evet ben artık art niyet olduğunu düşünüyorum. barış ve elçin yakın olursa gerçek hayattaysa birşeyler olur korkusu var birilerinde.
tüm sosyal medya ve bizim sayfamızda yazdığımız olmasını istediğimiz şeyler bir bakıyorum başka bir dizide kelimesi kelimesine yerine getirilmiş. üstelik bir duayen diziye alınmış. (cumartesi yayınlanan dizimizin kopyasından bahsediyorum)
mesla anlamadığım neden inatla defne'nin anne ve babası ile ilgili hiç bir şey göremiyoruz. bu kız ağaç kavuğundanmı çıktı. asıl hikaye bu değilmi ? neden yazmıyor acemi.
elçin ve barış konusunda haklıyız. yanyana uzun sahneler yazılmaması mazallah birbirlerine gerçektede aşık olurlarsa korkusu. çünkü bu piyasada dizi oyuncuları birlikte oldukları kişiler olsa bile bir müddet sonra dizideki partnerleriyle birlikte oluyorlar. neden bumu?

kızıyorum kendime özet başka bölüm başka. bekle bekle birşeyler ilerliyecek güzel şeyler olacak diye ve hiç bir şey göreme.
çok uzun oldu kusura bakmayın.
tamer bey'in yazısı hariç cuma akşamından beri hiç bir yorumu okuyamadım hala. yorum yapanların yüreğine, kalemine sağlık.
hepinize selamlar.

cansın