Kiralık Aşk - aşkın saf hali "benim taktiğim seninle konuşmak ve

Kiralık Aşk

aşkın saf hali

"benim taktiğim seninle konuşmak
ve seni dinlemek
kelimelerden
yıkılmaz bir köprü kurmak."

mario benedetti ..

böyle demiş şair bizde buna inanıyoruz ama konuşamayanlar yıkılmaz köprü kurabilir mi...kurulamayacağını bölümler boyu görüyoruz ..
aşkın saf hali çocukluk aşkı olmalı ..karşıdan seversin. daha kendi bedenini bile tanımadığın, karşıdakinin gözlerine bakıp konuşamadığın halin en safı olmalı ..sonrasında gençliğe adım attığın zaman karşına çıkan gözlerini alamadığın kişide olabilir ..saman alevi gibi gökteki yıldızlar gibi gelir geçer ..
gerçekten olan karşına çıkınca bunları tebessümle hatırlarsın ..
içinde milyon tane kelebek dansetmeye başlayınca anlarsın neyle yüzyüze olduğunu ..aşk konuşma özürlü olabilir ..tutulma dedikleri kolay değil ..
ama kesinlikle bakma özürlü değildir ..bakar kalırsın öylece ..
uzak diyarlara giden gemi gibidir aşk ikinizde geminin peşindeki bir çift martı ..
ömür üzerinde yol alan geminin peşinden ayrılmaz iki martı ..
gemi olduğu sürece martılar vardır ve çoğalırlar ..
herkesin tarifi farklı olabilir ..başka şekildede tarif edebilirim aynı kapıya çıkar .
her bölüm sonrası serzeniş varsa ,yinede izleniyorsa sıkıntı nerede ..
bakışlarda ,arkadaşlar zeki ..bakışlarda eksk bir şeyler var diyorlar ..
aynı şarkıyı sürekli söyleyen şarkıcılar gibi bıkınlık haline geldiler ...
ilerlemeyen dizi mehter marşı gibi iki ileri bir geri yapınca ..onlarda bitti...
sürekli yazıp duruyoruz ,kendimi ayrı tutarak söylüyorum arkadaşlar ikisini bir arada göremediklerinden şikayetçi ,konuşmayı geçtik bakışmalarına bile hasretler ..hep korunan bu bölüm korunmadı ..son kalede düştü denilebilir ..
erkek olandan şüphe hep vardı aşkına inanılıyordu, ama yeterince aşık değil deniyordu, buna kadında eklendi..ben yanıldım sayılır ..kadın diye kollandı dedim bir kaç kişi evet dedi yanıldım ..oysa arkadaşların çoğu defne aşka sahip çıkıyor diye yanındaymış ..buda onların yanılgısı sanırım ..
senaristin peşinde yanılgılara doymayız biz ..itiraf edelim aşkın peşinde kaybolduk ..sanki bilmediğimiz bir şehirde bir gurubuz aşk adında caddeyi ararken yan sokaklarda kaybolmuş gibiyiz ..rehberimiz seda sokağı ,sinan aralığı ,pamir çıkmazı dolaştırıp duruyor ama cadde ortada yok ...
modern zamana kurban birey durumundayım sanki ,ömer, sinana bağıra çağıra isyan ederek içini döktü doğru dürüst biri yok mu diye ..
onun açısından haklı yaşadığı ortada ,peki biz ne yapalım ..
dram adı altında yozlaşmış insan ilişkileri gösteren diziler ,emlak ofisini andıran evlilik programları ,orda durduk yere kalkıp göbek atan ümre vakti gelmiş adamlar ve kadınlar ..kayıpları insaniyet namına buluyoruz ayakları yaparak yoğun duygu sömürüsü ..kırk küsür yıl önce söyledi andy warhol.
herkes bir gün onbeş dakikalığına meşhur olacak diye ..cümbür cemaat koşulan yarışma programları onu haklı çıkarıyor yıllar sonra ..
işte bir gurup temiz duygular arayan bizlerde burayı bulduk ..
kiralığı biliyoruz o kısmı sabit defne gitti pamir geldi işkillendik bir kere kim gelirse kiralık sanmaya başladık ...ama aşk nerede ?kiralık kısmı tamam ,sorun aşk'ta son kırıntılarıda senarist süpürdüğüne göre geriye ne kaldı..
başlıkta ne yazmıştım ,aşkın saf hali .. aşk gittiğine göre ,kala kala ,
bizim saf halimiz kaldı geriye ...


tamer