Kiralık Aşk - günaydın, merhabalar, bu kadar gergin ortamda izleyip

Kiralık Aşk

günaydın, merhabalar,
bu kadar gergin ortamda izleyip izlememe ikilemi yaşadıktan sonra oturup izleme kararı aldım ve kafamı biraz olsun dağıttım...ama sizleri okuyunca yine gerim gerim gerildim..:))
çiğdem, yay kadın, blk sizler biraz olsun beni rahatlatıyorsunuz pozitif ve esprili yorumlarınızla, teşekkürler...
buradan bir arkadaşın eşi "ömere sahip çıkalım" demiş, ne güzel söylemiş. (defneye zaten sahip çıkıyoruz, ama ömere de sahip çıkalım)
ben bir anneyim ve ömer yaşında bir oğlum ve ondan iki yaş büyük de bir kızım var. her ikisi de ömerin birçok özelliğini (spor, beslenme gibi) taşımasa bir insanda olması gereken özellikleri taşıyorlar. her ikiside çabuk öfkeleniyor, iç hesaplaşmalarını yaptıktan sonra sakinleşip daha objektif olabiliyorlar. sevgilerinde ve dostluklarında samimi ve fedakarlar..aslında yalan söylememe, dürüstlük, insanlara, insan haklarına, kendilerine, doğaya saygı duyma, sevme gibi her insanda olması gereken ama günümüzde buna sahip olanları görünce sevinip umutlandığımız dönemlerdeyiz..
bu açıklamayı yapma gereği duydum çünkü dizide bile olsa biz yetişkinler, gençlerimize hoşgörüyle yaklaşmalıyız, hata yapabilirler, önemli olan hatalarını telafi edebilmeleri, yine önemli olan yapacakları hataların kendilerine ve insanlara çok büyük, kalıcı hasar bırakmamaları, telafisi olabilmeli..bize düşen şey işte bu telafisi mümkün olmayan hatalara düşmesin diye çabalamak diye düşünüyorum...
diziye gelirsek;
aslında ben keyifle izledim, ömer ve defne farklı ortamlarda, farklı kültürlerle yetişmiş ama birbirlerini deli gibi seven iki aşık...
resepsiyondaki halleri çok samimi ve güzeldi.
ömer-iso karşılaşması ve ömerin isoya defne ile aramıza hiç kimse giremez çıkışı haklıydı, söyleyiş şekli sertti, ama iso da aynı sertlikde konuştuğu için (hoşlanmıyorum senden gibi) birbirlerini dinleyemediler. 60.bölümde ikiside iç sesini dinledikten sonra oturup konuşacaklar, anlaşacaklar, birbirlerini sevecekler..çünkü "iki doğrudan bir eğri çıkmaz" dedi sadri usta...
benim bu bölümde en sevdiğim kısımlardan biri sadri ustaydı, onun gibi olabilmek çabası içerisindeyim...
ömer ve isoyu başbaşa bırakması, defne ve nihana neden müdahale etmemesi gerektiğini söylemesi çok güzeldi.
defnenin güvendiği sevdiği iki insan arasında tercih yapma ikileminde kalması da çok gerçekçiydi, bizlerde bu ikilemi zaman zaman yaşamadık mı? ama bu iki insan (ömer-iso) defnenin ne kadar zor bir durumda olduğunu, üzüldüğünü anlayacak ve onu mutlu edecek birlikteliğe, dostluğa yol alacaklar..
ömerin defneyi yemekli toplantıya çağıması, defneye güvenmesi, pratik ve şahane çözümler üreteceğini bilmesi ve bununla gururlanması da güzeldi.
ayşegülün çaresizliği; toplumun kanayan yarası, maalesef kadına sahip çıkma türkan teyze, nihan ve defneyle yeterli olmuyor, ayşegülün sırtında o kadar çok yük var ki! ailesel ve toplumsal baskı, işsizlik, çocuk.. bu sayfada bile acemi evli kadına aşık olan isoyu niye yazmış, bizim ahlakımıza uygun değil diye eleştiren arkadaşlar vardı. yani bu baskılarla ayşegül çıkmazda, en çok dizi de de olsa onun kurtuluşuna sevineceğim, eğer olursa..
ömerin işi zor, defnenin ailesini özellikle de iso ve türkan teyzeyi inandırmalı demişti bir arkadaşımız yine bu sayfada, haklı ömerin işi zor, isoyu kazanacak bunun ilk adımını attı, kavga ettiler ama iso da ömer de tek başıma kaldıklarında daha iyi değerlendirip birbirlerine adımlar atacaklar, ancak türkan teyzeyi (eğer ka olayını bilmiyorsa) nasıl ikna edecek, inandıracak onu da merak etmekteyim, iso ömere sorduğu gibi "türkan teyzeye nasıl anlatacaksın" diye ömerde isoya sorarmı "türkan teyzeye tüm çıplaklığıyla her şeyi anlattınız mı?"
ömer ikide bir terk ediyor diyoruz ya, bence ömer çaresizliğinin çözümünü yalnız kalarak arıyor, aslında giderken defneyi de aklında ve yüreğinde hep yanında götürüyor...
pamir zekasını ve kurnazlığını egolarını tatmin etmek için kullanan bir kişi, kendince kurnaz bence basit hesaplar yapan bir şahıs, sinirlensem de çok ciddiye almıyorum şimdilik.
acemi farklı insan karekterlerini tanıtıyor bizlere, ben bu farklı insanları tanımayı seviyorum, tıpkı bu sayfada duygularını ve düşüncelerini farklı farklı dile getiren arkadaşları sevdiğim gibi :)))
sizleri okumak ve okudukça beyin cimnastiği yapmak keyifli,

sevgiyle kalın
ada