Kiralık Aşk - günaydın, yay kadını sana katılıyorum, zevkle izledim

Kiralık Aşk

günaydın,

yay kadını sana katılıyorum, zevkle izledim bu bölümü.
..çalışma odası; eski kasvetli, düzenli kalıplardan çıkmış, cıvıl cıvıl, renkli, hem geleneksel hem modern, daha aydınlık, dağınık... tıpkı ömerin ruh hali gibi geldi bana. defne ve ömer odaya girince dışarıdaki zorlama davranışlar doğallığa dönüştü, yarım kalanlar tamamlandı (imza da atıldı dö).. güzeldi.
...sedanın annesi; müdahaleci, kuralcı, baskıcı kızına saygısı olmayan acımasız ve sevgi yoksunu bir tip. sevmedim...
...seda; annesinin ve kocasının pskolojik baskısıyla kendini suçlayan, güvenini yitiren ama tüm bunlara rağmen iyi bir anne ve patron.. sedanın bu özelliklerinin farkına varmasını, kendine güvenmesini tetikleyecek kişi sinan olacak... bu ilişkiyi sevdim. her ikisi de ikinci şansı hak ediyor.
...defne; seni bu içtenliğinle, güzel yüreğinle sevdim, suçlu gibi gizli gizli pazı dolması yapma telaşın, yapıp yapmama ikilemini yaşaman ne güzeldi...

neriman; samimiyetsiz, çıkarcı,entrikacı v.s. tüm kötü vasıfları sana gönderiyorum. bir taraftan ömeri kazanmayı düşünürken, diğer taraftan pamire defnenin resmini göndermesi pes yani. necmi biz bu nerimanın ne olduğunu bir yılda anladık, sen otuz yılda anlayamamışsın, sende kişilik bozukluğu mu var, yoksa seme misin. onu çözmeye çalışıyorum.tavrını belirle, nerimana haddini bildir...
ahhh.. mine sen de derya gibi umutsuz aşıklardansın, yapabileceğim hiç bir şey yok, pamir ve sen için..
...gelelim pamire; gallonun erkek versiyonu, çevreci gallo oğlak, ördek (o güzelim yavru oğlağı nasıl acımasızca yiyor bu çevrecimiz onu da anlamadım ya) seviyor, pamir de pusulalarını özenle temizliyor! kendinden çok emin, şimarık, ukala, kadın tavlama sanatını icra eden, korayın kaba bir şekilde yaptığı aşağılamaları, defnede nüktedar bir edayla yapması.. kendini tilki sanıyor garibim..tilki de güzel hayvandır, kendini kurnaz sanır ama zoru görünce kuyruğunu toplar ve kaçar..
defne-gallo oyununun, ömer-pamir oyununa yansımasını gördüm, ömerin galloya "defne benim içim" diye başlayan konuşmasını defne duymuştu, ömer defnenin pamirle böyle bir konuşmasını duyacak mı, yoksa defne bu oyundan hiç haberdar olmadan ömere mi gidecek, acemiden göreceğiz sonucu artık, sabırla bekliyorum...
...defo-iso pazı sarması muhabbeti konuşmasını sevdim, alkol bağımlısı gibi ömer bağımlısı defo...iso çok yaşa alkole özendirdin beni :)) bu "benim kararım, üzülürsem de gelip senin omuzunda ağlamam" diyen defneyle, "salak salak konuşma defo tabii ki de gelip benim omuzumda ağlayacaksın" diyen iso candır. yalnız "bu gidişle de ağlaman yakındır" diyen iso, yakında sen gidip defnenin omuzunda ağlayacakmışsın gibi geliyor bana, hadi hayırlısı..

ah şaşkın defnem, bir pazı sarmasını pamirden saklayamadın ya, ne diyeyim sana. ama ben pamire boşuna tilki demedim, adamda ne burun var, soğuk pazı dolmasının kokusunu hemen aldı ve kendine ikram ettirdi resmen...

şükrü; gönlü güzel yüzü güzel adamım, anahtarı sen verdin biliyoruz, ömerinde onayını aldın, gerekirse yine ver, hep ver. ömerde kızmaz biz de...tanıyoruz defneyi ve ikna yeteneğini biliyoruz...yine seni insanlık namına! yaptığı ve ömerin aşk ile yediği pazı sarması konusunda ikna ettiği şekil a'da görülmüştür.

buenos dias passionisss...

"eski bir sevdadan kurtulmuşum;
artık bütün kadınlar güzel;
gömleğim yeni,
yıkanmışım,
traş olmuşum;
sulh olmuş.
bahar gelmiş.
güneş açmış.
sokağa çıkmışım, insanlar rahat;
ben de rahatım.
teşekkürler sinan ne güzel seslendirdin orhan veli dizeleri
..koriş sana inanmalar, pamire kandırmalar pek yakıştı, koşarak gittin passionise ama kısa sürdü sevincin, üzüldüm, tez zamanda defne sayesinde dönmeni dilerim passionise...
..acemi burada yeni iki kadın tanıtıyor bize, ikisi de evli, biri oldukça varlıklı, diğeri oldukça yoksul, ikisi de kocalarından muzdarip, seda aldatılmanın ezikliğini yaşıyor, sevilmemenin suçunu kendinde arıyor..ayşegül nasıl evlendi, sevdimi, zorunlu mu evlendi bilmiyoruz, ama sevilmemiş, veya sevilse de bu ona gösterilmemiş bunu görüyoruz.
işte bu kadınlara sevgisini çoşkuyla gösterecek iki erkek, sinan ve iso..
sinanın işi kolay, boşanmış bir kadın olduğu için karışan görüşen olmayacak, kendileriyle başbaşa, bu sevgiyi halledersiniz siz...
ama iso... işin zor be oğlum, ayşegül evli hem de bela bir adamla...
bakalım ne olacak, ya adamı bilgeliğinle adam yapacaksın, ya da ayşegülün bu beladan kurtulmasını sağlayacaksın. kolay gelsin, bildiğin doğrulardan vazgeçmezsin...işte bu yüzden işin zor be iso...

ömer sen ne güzel insansın, albertin kayıp-marcel proust ilk baskı aradın ve buldun da. elde etmek için de ömer gibi ikna ettin, çok sevdim bu muhabbeti, alabilmek için paranın dışında bir yeteneğinin olması ve emek vermen de çok güzel düşünülmüş, acemiye alkış benden...
ah defne albertin kayıp kitabını görünce ilk aklına gelen ömer biliyoruz, gördük ama hadi pamire gittin önce bir sor "sen mi aldın" diye, hemen teşekkür etmek niye a benim yüreği temiz defnem, tilki pamir de "rica ederim" der ve soluğu ömerin odasında alır zaferini kutlamak için...
ömerde sinirden yanaklarını yer içerden içerden ...

ikinci şans ayakkabı defne için tasarlandı, tabiiki de defnede şahane duracak...
derya kırk yılda bir işe yaradın "defne hala sizi çok seviyor"

laracığım şeytan tüyü var sinanda, balığın bile rengini değiştirir, annen de öğreniyor bunu..

parti; defne yapma nerimanın yanına gitme, sen iyi bir insansın, insanları seviyorsun biliyoruz ama neriman insan olmakdan çıkıyor, kendisini kendi bile kontrol edemiyor, yapma ömer gibi uzak dur ondan...
ah ömer sende defne söz konusu olunca davranışların, konuşmaların sertleşiyor, biraz sakin dans etsen, sakin konuşsan da şu kızı korkutmasan, ne denir sana işte kız yine kaydı ellerinden..sonra da eve gidip ne yaşadığını bilemezsin işte..

defne ömerin dışında tüm dostlarının, arkadaşlarının yanında doğal defne oluyor, luna park ve baklavacı da olduğu gibi, (bu arada bu ülkede baklavacının şikayetinden vazgeçmediği için, bir porsiyon baklava çaldı diye mahkum olan çocuk vardı, ince bir sosyal göndermeyle anımsattı acemi)
bu sahneleri ön yargısız izledim, rahatsız olmadım.
ama pamirin ömeri çağırıp, zaferine tanık olmasını beklerken, ömerin onu orada bırakmasına ve ömerin kırgınlığını, kızgınlığını, özlemini öperek dile getirmesini de sevdim.

ilk kez yorum yazdım, sesli düşünmek istedim :))

sevgiyle kalın

ada