Reklamları engellediğiniz için biz de mecburen bütçe kısıntısına gitmek zorundayız. Bu yüzden oluşacak sorunlar için şimdiden özür dileriz. (: Sitenin sorunsuz çalışması için lütfen reklam engelini kaldırın!
Kiralık Aşk - günler birbirini kovaladı.bir hafta geride kalmıştı.aynı
Kiralık Aşk
günler birbirini kovaladı.bir hafta geride kalmıştı.aynı evin içinde iki yabancı gibi yaşamak acıların en büyüğüydü.evin içinde kapılar açılıp kapanıyordu.ama bu birlikte yaptıkları bir eylem değildi.oysa ne güzel hayaller kurmuşlardı.sabah evden birlikte çıkıp.akşam birlikte döneceklerdi .günün yorgunluğunu huzur dolu evlerinde birbirlerine sarılarak gidereceklerdi.hiçbir şey istedikleri gibi olmadı
ömer rutin hayatına devam ediyordu.sabah sporu ev şirket toplantılar...akşem eve geldiğinde defne mutlaka ömere yemesi için birşeyler hazırlamış oluyordu.birlikte oturup yemeseler biledefnenin bu ince hareketi ömeri çok mutlu ediyordu.
defne işe gitmediği için bütün günü evde çizim yaparak geçiriyordu.ömer ona çalışması için odasını kullanabileceğini söylemişti.çizim yapmadığı zamanlarda ise bahçeyle uğnaşıyordu.toprağı çapalıyor,çiçeklerin kurumuş yapraklarını temizliyor mevsimine göre yeni çiçekler dikiyordu
yine o günlerden biriydi.ömer elinde bir çiçek kasasıyla geldi.önce çalışma odasına baktı.defne yoktu .sonra mutfağa baktı.burnuna tanıdık en sevdiği yemeğin kokusu geldi.gülümsedi.bahçeye çıktı.defne oradaydı.çiçeklerin kurumuş yapraklarını temizliyor bir yandan da konuşuyordu onlarla.
d:sizde benim gibisiniz.renginiz solmuş.sert ir rüzgar her şeyi maffetmeye yetiyor.dallaranız kırılıyor.tıpkı benim gibi.ama hala sizin için bir umut var.taze filizleriniz sökmeye başlamış bile.belki çiçek de açarsınız güz gülleri gibi.ben mi.benim için bir umut yok artık.toparlanmam çok zor.vaktim dolduğunda gideceğim.ama merak etmeyin sizi emin ellere bırakacağım.size benim kadar iyi bakacağından eminim.
ö:bakabilir miyim dersin.
d:sen burda mıydın.
ö:nasılsın.dün gece pek iyi değildin.
d:daha iyiym.yemeğin hazır.ben sofrayı hazırlayım.
ö:sen yemeyecek misin
d:hayır.canım istemiyor
defne ömerin sorularına sert ve üzgün cevap veriyordu.bu ömeri çok üzse de aslında doğru olanın bu olduğunu biliyordu.oysa defne ona tatlı tatlı baksa gülümsese sıcacık konuşsa bırakamayacağını biliyordu.en iyisi bu dedi kendi kendine.yoksa ondan vazgeçemem.
defne mutfağa girince çiçek kasasını gördü.
d:çok güzeller.
ö:evet.senin gi...neyse .beğendin mi.
d: evet.hava kararmadan ben onları dikeyim.
defne çiçeklerle uğraşırken.ömer odasında çizim yapmaktaydı.telefonuna bir mesaj geldi.
s:resepsiyonu unutmadın umarım.yarın.
ö:bir bu ekskti.nasıl unuttum.
defneyle gitmek zorunda olduğunu düşününce içine bir hüzün yerleşti.aynı mekan .evlenme teklif ettiği yer.ama başka çaresi de yoktu.
ö:defne biraz konuşabilir miyiz.
d:birşey mi oldu.
ö:yarın resepsiyon var.benim tamamen aklımdan çıktı.gitmem lazım.biliyorsun.ayrıca senin de bana eşlik etmen lazım.
d:sorun değil.anlıyorum.gelirim tabi.
ö:defne gelmek istemezsen anlarım
d:bunun aramızda olanlarla bir ilgisi yok.pasionis söz konusu.sonuçta passionise çok şey borçluyum.
ö:teşekkür ederim defne
ertesi gün defne ömer uyanmadan alışveriş için evden çıktı.davet için kendine özel tasarım bir elbise seçti.swarovski taşlarla süslü siyah sadece cüretkar bir sırt dekoltesi olan harika bir elbise.
ömer sabah kalktığında defneyi evde bulamadı.birden akılna en kötü ihtimal geldi.gitmiş olamaz diye düşündü.daha iki haftamız var.onu görebilmem için iki hafta.sonra gidecek.çıkacak hayatımdan ve onsuz kalacağım.açılan kapının sesiyle kendine geldi.
ö:günaydın.nerdeydin.
d:davet için alışverişe çıktım.
ö:kahvaltı yapalım.acıkmışsındır.
d:ben yedim birşeyler.sen yap kahvaltını.
ömer defnenin uzak davranmasını anlamaktadır ama yüzünde oluşacak ufak bir tebbessüme de muhtaçtır.
öğleden sonra defne davet için hazırlanmaya başlar
üzerinde sadece iç çamaşırları vardır .bir ayağını yatağın üzerine koymuş ipek çorabını usul usul zarif hareketlerle bacağına geçirmektedir.
kapı aralığından onu hayranlıkla izleyen ömeri farketmez
ömer gördüğü bu güzellik karşısında olduğu yere çivilenir.ihtiras bütün vücudunda deli gibi akmaya başlar.kendini güçlükle banyoya atar.ayakta durabilmek için lavabodan destek alır.yüzünü yıkar.aynadaki yansımasına bakar
.ö:sen istedin.gitmesini sen söyledin.şimdi niye bu pişmanlık.ha niye.söyle.
yumruğunu sert bir biçimde aynaya indirir.
defne gelen sesle irkilir.hemen banyoya koşar.
d:ömer.noldu.bu halın ne.
ö:yok bir şey .sen hazırlan.geç kalmayalım
d:saçmalama.elinin halinj bak.hemen saralım
ömer sert bir şekilde bağırır defneye
ö:sana birşey yok dedim defnee.rahat bırak beni.
defne öfke saçan gözlerle ömere bakar.odasına gidip kapıyı çarpar.
Paylaş
Oy Ver
Puan verdiğiniz için teşekkürler (:
Yorum Yaz
Yorumlar
Yorum Yaz