Kiralık Aşk - bölüm 9 ömer defne'den gelen rahatlatıcı bu cümle

Kiralık Aşk

---

Hülya ben

bölüm 9

ömer defne'den gelen rahatlatıcı bu cümle ile biraz kendine geldi.

d: sana blr şey sorabilir miyim?

ö:neden olmasın ki bütün bu pisliğe seni bulaştırdım .

d: fikret gerçekten suçlu mu? yani aldığı ceza, ne bileyim .fikret bu , hani hiç böyle şeyler yapabilir gibi gelmiyor

ö: doğru, malesef . çalıntı tasarımlar . hep öyleymiş . burda da öyleymiş . burdan giderken zaten bir arkadaşı ile gitmiş . ilk önce onun tasarımlarını kendi tasarımı gibi gşrmiş işe

d: bunları o mu söyledi ?

ö: kaybedecek birşeyi kalmamıştı defne . beni bu işe bulaştırmadan önce herşeyi anlattı .

d: ya o zaman burdaki yaptığınız iş ? hani çocuk köyü için . sen de suçlu olursun .

ö: defne . en don düşündüğüm şey o . şuanda bir suçluyu saklıyorum !!

ö: defne , ben artık farklıyım . eskisi gibi değilim . sen değiştirdin beni .sensiz yapamadım , dönüyordum ben. ama şu sa bir gerçek bu olay ,fikret'in olayı artık ertelememeyi öğretti bana .

d: ne kadar vakti var ?

ç: bir yada 2 ay.belki de 3 . şu sıralar sadece yorgun. kendi kendine idare ediyor . ağrı kesiciler ile duruyor . genelde yatakta ya okuyor , ya tv seyrediyor yada uyuyor

d: ağrı kesiciyi nerden buluyorsun ?

ö: fikret getirdi , buraya gelmeden önce . nerden buldu sormadım ama çalıntı belli .

d: peki sen neler yapıyorsun? o uyurken yada ne bileyim.

ö: dikkat çekmeden acil ihtiyaçları alıyorum . çizim biraz . son zaman'larda ise sana geliyorum

d: beni görmeye 2 defa geldin . sanki sürekli geliyor gibi söyledin

ö: sanırım bana daha fazla geldi

sonra beraber gökyüzünü seyrettiler birlikte

ö: yukarda özel olan ne defne? senin için yani

d: sen de biliyorsun işte . güneş milyarlarca yıldızdan sadece biri . yani biz ufağız ömer . neredeyse yokuz.

ö: yok olmak . sanki güzel birşey gibi söyledin

d: hayır yani . demek istediğim biz o kadar küçüksek sorunlarımız be kadar büyük olabilir ki?

ö: bana şuanda çok büyük geliyorlar

d: yukarıya bak ve oray'ı düşün . o zaman inan bu his azalacak .

ömer denedi, biraz. çok değil . sonra fikret , ilaçlar ve ilaçların yetmeyeceği zamanları düşündü . bunu daha önce de yaşamıştı . işi çok zordu . yıldızları düşünmek biraz gerçeklerden uzaklaştırdı . tıpkı defne ile olduğu zaman'lar gibi .

sonra defne'nin herşeyi öğrenmesi aklına geldi onu nasıl böyle bir şeye bulaştırdığını düşündü .

ö: defne senden böyle birşey istediğim bunun içine bulaştırırdığım için çok üzgünüm ama kimseye bshsedemezsin . söz ver bana .

defne'nin gözlerinden yaşlar dökülmeye başladı . ömer'in bu hali onu hem üzmüş hem de çok korkutmuştu .

ö: seni korkuttum mu? lütfen ağlama defne . ben gerçekten korkuyorum defne . seni üzmekten korkuyorum .

d: kimseye söylemeyeceğim ömer. söz veriyorum . ben de seni üzmek istemiyorum


sonra ayağa kalktılar . defne arabaya doğru yürüyordu .

d: hoşçakal

ö: hoşçakal

sonra ömer defne'nin elinden yakaladı " bekle " dedi

d: ne ?

ö: buraya gel

ve defneyi kendine doğru çekti . ona sıkıca sarıldı .

ö: sadece sarılmak istedim. sanki herşeyi daha iyi yapıyor

sonra her ikisinin dudakları hiç farkında olmadan yeniden birleşti . defne'nin elleri ömer'in saçlarında ömer'in elleri ise defne'nin kalçalarında idi .

farkında olmadan birbirlerine hayır demeden o akşam orda , yıldızların altında tekrar birlikte oldular .

---/---

d: teleskobumu tekrar kaybettim .

n: ne ? nerde ?

d: ömer'in dağ evinin orda .

n: neyin orda?

d: beni duydun !!

n: sanırım bu artık ömer'in ne sakladığını bildiğin anlamına geliyor .

d: evet

b: yanı ?

d: bu gerçekten ciddi bşr mesele nihan . bu yüzden ağzından kimseye tek laf çıkmamalı .

n: yemin ediyorum kimseye söylemem

sonra defne tüm herşeyi nihan'a anlattı . tartıştılar , konuştular uzun uzun .

n: ben sadece senin kötü olmadan korkuyorum

d: kimseye bshsedemezsin

n: tamam can'ım . ben ne yaparsan yap yanındayım . umarım ömer tüm bunlara değer !!

---/---

defne arka bahçeye masaya iki bardak çay getirdi . sinan ile sohbet ediyorlardı

s: vanni türkiye'de artık . çok büyük bir projesi varmış .

d: öyle mi ? bilmiyordum( acaba fikret'i mi arıyor ? vazgeçmemiş demek ki )

s: vanni nin türkiye'de olması birçok şeyi değiştirir .

d: peki ne işi? ayakkabı , kıyafet yada dekorasyon ?

s: kim bilir ? ama çok büyük projeler deniyor

d: herşey değişir. büyür . biz de büyürüz belki sinan . güzel şeyler olur belki .

sonra defne herşeyi ömeri sinan'dan sakladığı için suçluluk duydu . ömer'in hiç aramaması sinan'ı çok üzmüştü . hiç affetmiyordu ömeri . bütün köprüleri yakmıştı . ömer'in yaşadıklarını öğrense belki affederdi .

s: iyi misin defne?

d: ( yakalandım ) iyiyim

s: ömeri mi düşüyorsun hala?

d: hımm

s: yanı halen düşünmen normal . sana tavsiyem kendini meşgul tut ve geleceğini düşün . mesela neler yaptın bugün ?

d: nihan ile buluştuk . ( tabi akşam ömer olayını saymazsak )

s: bu iyi . nihan sana hep iyi gelmiştir . ( sonra bahçeye baktı ) bahçe işlerinde gerçekten çok iyisin . burası da değişiyor artık . yani eğer istersen senin için bişeyler alırım

d: gerek yok . ben kendim ilgilenmeyi seviyorum

s: mehmet ile karşılaştın mı?

d: istanbul'da işte . evli ve çok mutlu diye duymuştum

s: boşanmış ...

d: çok yazık .

s: belki onu arasan . iyi gelirsiniz birbirinize

d: sinan ... her ikimiz için de doğru olmaz biliyorsun

s: ne bileyim .. her ikşnizi de sevşyorum . yani ömer'den sonra ( iç çekti ) birtek ona kanım ısındı . ömeri hatırlatıyor bana . onun çok daha doğru hali . çok daha guven veriyor . mesela iki de bir çekip gitmiyor , terketmiyor .

kısa bir sessizlik oldu

s: bu arada vanni seni araştırıyormuş

d: neden?

s: seninle çalışmak istiyor diye duydum

d: bunu düşünelim sinan . çok çabuk karar vermeyelim .

s: iyi düşün defne . vanni çok büyük biliyorsun

defne ömeri, fikret'i ve vanni yi düşündü . daldı yine

s: sorun ne?

d: bilmem . biraz fazla sıcak sanki

s: emin misin ? bundan daha önemli birşey olsa bana söylersin dimi ?

defne olanlara hala inanamıyordu .

d: iyiyim sinan . belki yorgunluk

s: tamam defne . ben yanındayım ve artık kimsenin seni üzmesine izin vermeyeceğim ..