Reklamları engellediğiniz için biz de mecburen bütçe kısıntısına gitmek zorundayız. Bu yüzden oluşacak sorunlar için şimdiden özür dileriz. (: Sitenin sorunsuz çalışması için lütfen reklam engelini kaldırın!
Kiralık Aşk - defne nin, attığı yüzüğü yerden alır ömercik,
Kiralık Aşk
defne nin, attığı yüzüğü yerden alır ömercik, gözünden bir damla yaş süzülür ken. .
sanmayın defne onu terketti diye ağlıyor onun derdi başka. .
ömer : piss defne. . kıymetli miss. .
diyerek annesinin yüzügunu iki avcunun arasında tutarak kamburu çıkmış bir halde ordan uzaklaşır. .
hiç birşey olmamış gibi gider evine
uyur bir güzel. .
sabah uyanır uyanmaz mutfağa koşar ..
aa!.. defne yok .. niye ki ?
ömer : "bu da nişanlandik diye iyice postu serdi..
artık gelip bir kahvaltı hazırlamaz oldu "
diye kendi kendine söylenir. .
defne nın onu terkettigi aklının ucuna bile gelmez çünkü bay iplikci ye göre bu imkansızdir. .
kendine aheste aheste kahvaltı hazırlar ..
kahvesini yudumlarken
omletini afiyetle yer.
dünya yansa o kahvaltı yapılır. .
yukarı çıkıp giyinir. .
on dakikada gömleğinin yakasını duzeltir. .
yirmi dakikada ceketini giyer. .
ve son olarak da dokuz dakikada mendilini düzeltir.
amaç giyinmek değil yanlış anlamayin adam aynada kendini seyretmeyi seviyor ..
narsis işte nolacak. .
evden çıkıp neşe içinde arabaya biner. .
şükrü : "günaydın ömer bey .."
ömer :" şükrü sen defne nin nerde olduğunu
biliyor musun ?"
şükrü : ?
ömer :" şükrü sana diyorum defne nerde ? "
adama niye kızıyorsa. .
şükrü : " ben nerden bilim senin nişanlıni
be adam ? "
diye homurdanir emekçi şükrü. .
ömer : " bişey mi dedin şükrü ?"
şükrü : " bilmiyorum efendim .."
ömer : " iyi gidelim o zaman "
telefon mu etsen acaba ?
şirkete girer girmez derya karşılar onu. .
derya : " günaydın ömer bey ..bugün finansla..
ömer : " derya defne nerde ? "
derya : " daha gelmedi ömer bey .."
biraz ömer'e yaklaşıp ..
"laf aramızda sizinle şey olduktan
sonra defne işleri sallamaya başladı
farkettiniz mi ? "
ömer : ?
cevap vermek yerine boş boş bakar. .
sevgilisini savunma gereği duymaz nedense !?
derya kendi kendine konuşmaya devam ederken odasına gider..
camlı bölmeden defnenin odasına boş
masasına bakar. .
ayy kıyamam defne'yi mi özledi acaba ??
hayır tabi ki de o sabah defne' ye fırça
cekemenenin ekskliği bence.
ömer : "nerdesin ya ?
yine ne işler çeviriyorsun arkamdan ? "
diye mirildanirken sinan içeri girer..
sinan : " günaydın kardeşim .."
ömer : "sinan defne nerde ? "
sinan :" olum net bilim ben..
defne senin nişanlın bana niye soruyorsun ?"
ömer : " artık nişanlı değiliz.."
sinan : " noldu ki ?"
ömer : " ya şimdi konuşup da yorulmak
istemiyorum ..defne' yi bulmam lazım .."
sinan : " telefon ettin mi ? "
hep demişimdir sinan daha akıllı diye
ömer : " a .. iyi akıl ettin.. du ben bi ariim .."
telefon iki kere çalar. .sonra dört..sonra dittt. .
sinan : "noldu ? "
ömer : " açmıyor" diyip telefonu kapatir
cebine koyar ve önündeki dosyalara bakmaya başlar. .
sinan : " ee. ?"
ömer : " ne ee ..si? "
sinan : " bişi yapmicak mısın ?"
ömer : " aradım açmadi daha napiim sinan ?"
sinan : " ah defne ah hep sen bunu bu hale getirdin .. adamdaki özgüvene bak .."
diye ağzının iciyle konuşur. .
ömer : " sinan ne miril miril konuşuyorsun
açık açık söylesene. "
sinan : " gidip bi bak istersen defneye ..
belki bu arada gönlünü alırsın. ."
ömer : " ha. .öyle. . şey. .
tamam ya bugün sadri ustanın dükkanına ugricaktim geçerken ona da bakarım. ."
iki saat sonra bay iplikci yi defne nin
evinin önünde görürüz. .
kapıyı birkaç kere çalar ama açan olmaz. .sabirsizlanir koskoca iplikci ye nasıl kapi açılmaz. .
tam arkasını dönüp giderken arkasından biri seslenir. .
esra : " ömer abi ?"
ömer : " abi mi ? eniste diceksin esra cim "
esra :" ne eniştesi ya ati alan üsküdar 'ı geçti "
ömer : ?
esra : "anlamadin di mi ?..ablam demişti de inanmamistim.."
ömer : " esra ne diyosun ?"
esra : " evde kimse yok ..selim abiyi istemeye gittiler. ."
ömer : " ne ?.kim ?.nasıl ? ..
error. ..."
esra : " eyvah adamın devreler yandı. .
sakin ol ömer abi. .gel birlikte gidelim belki henüz geç kalmamisizdir.."
ikisi koşarak selim'in ana ocağına varırlar..
ömer kapıyı yumruklar. .
kapıyı bir kadın açar. .
"noluyo ayol ?.."
ömer ok gibi fırlayip içeri girer. .
herkes elinde kahve nefes nefese kalmış ömer'e bakakalir. .
selim elinde kahve tepsisi köşede sandalyede oturmaktadir.yanındaki koltukta defne
elini uzatmis selim'in yanağını mincirmakla mesguldur ..
ömer'in geldiği görür ama sallamaz. .
ömer ofkeden deliye dönmüş gözlerinden alevler fışkırarak onlara doğru gider. .
ömer : "defne ee! .."
defne : " buyrun benim .."
ömer : " siz burda napiyosunuz? "
selim : " oo ömer bey hoşgeldiniz ..
bi kahve alır mıydınız ?"
ömer : " doktor sen karışma. ."
defne : " karış aşkım. .karis sevgilim..
karış doktor civanım .."
ömer : " yo yo bu gerçek olamaz ..
rüya bunların hepsi .."
diyerek iki eliyle yüzünü kapatir..
defne ayağa kalkar ve yaklaşır. .
defne : "demek rüya öyle mi? "
ömer : " evet aşkım bu bir rüya hatta kabus. .
şimdi bak ben tam seni opecekken uyanicam. ."
diyerek defneye doğru eğilir. .
defne : "al sana rüya. ."
diyerek sivri burunlu ayakkabisiyla
ömerin kaval kemiğine okkali bir tekme atar..
ömer : "ahhh !..yandım anam.. "
diyerek yere yigilir. .
"kırıldı ..kırıldı. .."
kanadalı umarım okursun.
tebessüm etmen ümidiyle yazdım. .
omercilerden özür diliyorum
lütfen kızmayın. :)
tekrar güneşli günler ve gamzeli gülüşler görmek umut verici. .
Paylaş
Oy Ver
Yorum Yaz
Yorumlar
Yorum Yaz