Reklamları engellediğiniz için biz de mecburen bütçe kısıntısına gitmek zorundayız. Bu yüzden oluşacak sorunlar için şimdiden özür dileriz. (: Sitenin sorunsuz çalışması için lütfen reklam engelini kaldırın!
Kiralık Aşk - merhaba herkese,
devam kararından daha güzel şekilde
Kiralık Aşk
merhaba herkese,
devam kararından daha güzel şekilde açılamazdı bir hafta sanırım 😁herkese hayırlı uğurlu olsun.
gül , çok geçmiş olsun, en kısa sürede iyileşmeni diliyorum. yaz geldi diye ince giyinme sakın, cereyanda da kalma , acil şifalar olsun.
özlem ve güliz kuzucuklarınızla bundan sonrasında sağlıklı, mutlu, huzurlu bir ömür dilerim.
sıla 35, yazı makinemiz, ellerine sağlık ve beni de senaryolarına dahil ettiğin için teşekkür ederim.
gülgüncüm, sol yanım gelmiş, tane tane anlatmış sırla ilgili ve güzel bir şarkı bırakmış , teşekkür ederiz
gamzecim, buradaymış, odabaşı sevgimizi de paylaşıyoruz, daha ne olsun, sevgiyi , emeği , değeri bilen dost ve güzel insan...
aysunn çok geçmiş olsun , bir an önce iyileş ve buraya dön ki yeniden neşemiz ol.
kanada'dan sevgilerimle, aşure hikayen muhteşemdi. birazdan oyun saatinde oğluma bu hikayeyi anlatarak etkinlik yaptıracağım, çok güzel fikir verdin bana 😊 eline sağlık..
tamer, hikayelerin ve şarkı önerilerin birbirinden güzeller, bilmediklerimi not ediyorum. çok teşekkür ederiz.
fanes, selamını aldım çok teşekkür ederim , benden de sana selamlar
güneşçim, eleştiri, iç görü ve kafamızda yarattığımız sanal benlik şablonuna kendimizi uydurmakta ilgili çok etkileyici bir yazı yazmışsın ellerine sağlık canım benim.
insanlar kendilerini tanıma üşengeciyken ve kafalarında yarattıkları kusursuz varlık kalıbına tıkmaya çalışırken zihin , beden, ruh bölünmesinden dolayı pskiyatrik rahatsızlıklar patlama yapmış durumda. oysa jung'un dediği gibi " dışarıya bakan rüya görür, içe bakan uyanır " . fakat içe bakmak , cesaret ve adalet gerektirir ; ne kendini yerden yere vurmalı eleştirirken ne de kaf dağında görmeli.. olduğu gibi, özü gibi bakabilmek çok zor olduğu için beynimizi ilaçlarla uyuşturmak işin kolayına kaçmak oluyor. bu noktada , yine dilimizde yanlış kullanıldığı üzere "okumak" boş zamanlarda yapılan bir eylem olmamalı; bizzat vakit ayırılıp üzerinde düşünülmesi ve içselleştirilmesi gereken bir eylem olarak dizi, film izlemeye de uyarlanmalı. birlikte en çok vakit geçirdiğimiz kişi olarak kendimize verebileceğimiz en büyük hediye budur bence. daha önce burada anlatılmış mıydı hatırlayamıyorum , bir hikaye de benden gelsin.
hindistan’da çok ünlü bir ressam varmış. herkes bu ressamın yapıtlarını kusursuz kabul edecek kadar beğenir ve onu “renklerin ustası” anlamına gelen ranga geleri olarak tanısa da kısaca ranga guru derlermiş.
onun yetiştirdiği bir ressam olan racigi eğitimini tamamladığında, son resmini bitirerek ranga guru’ya götürmüş ve ondan resmini değerlendirmesini istemiş.
ranga guru :
-“sen artık ressam sayılırsın racigi. artık senin resmini halk değerlendirecek” diyerek; resmi, şehrin en kalabalık meydanına götürerek, meydanda en görünen yere koymasını istemiş. yanına da kırmızı bir kalem koyarak halktan beğenmedikleri yerlere çarpı koymalarını rica eden bir yazı bırakmasını istemiş. racigi denileni yapmış.
racigi birkaç gün sonra resme bakmaya gittiğinde görmüş ki tüm resim çarpılardan neredeyse görünmüyor. buna çok üzülmüş. emeğini ve yüreğini koyarak yaptığı tablo kırmızıdan bir duvar sanki. resmi alıp götürmüş ranga guru’ya ve ne kadar üzgün olduğunu belirtmiş.
ranga guru üzülmemesini ve yeni bir resim yapmasını istemiş. racigi yeniden yapmış resmi ve gene ranga guru’ya götürmüş.
ranga guru resmi tekrar şehrin en kalabalık meydanına bırakmasını istemiş. ama bu defa yanına bir palet dolusu çeşitli renklerde yağlı boya, birkaç fırça ile birlikte insanlardan beğenmedikleri yerleri düzeltmesini rica eden bir yazı bırakmasını istemiş. racigi denileni yapmış.
birkaç gün sonra gittiği meydanda görmüş ki resmine hiç dokunulmamış, fırçalar da boyalar da bırakıldığı gibi duruyor. çok sevinmiş ve koşarak ranga guru’ya gitmiş ve resme dokunulmadığını anlatmış.
ranga guru demiş ki :
-“sevgili racigi, sen ilk resminde insanlara fırsat verildiğinde ne kadar acımasız eleştirebileceklerini gördün. hayatında resim yapmamış insanlar dahi gelip senin resmini karaladı.
oysa ikinci resminde onlardan hataları düzeltmelerini, yapıcı olmalarını istedin.
şunu hiç unutma sevgili racigi, kötü yönde eleştirmek kolaydır.
yapıcı eleştiride bulunmak ise eğitim gerektirir.
Paylaş
Oy Ver
Yorum Yaz
Yorumlar
Yorum Yaz