Kiralık Aşk - aysundan nasıl haber alınacak şimdi. besin zehirlenmesi!!? ne

Kiralık Aşk

---

ülker

aysundan nasıl haber alınacak şimdi. besin zehirlenmesi!!? ne yedi ki acaba ?, vakit kaybetmeden serum takılmıştır inşallah, çabuk toparlanmasına yardımcı olur.canım benim çok geçmiş olsun.

fanescim haber alınca yazın lütfen. çok merak ettim şimdi.

güneş hocam, ne güzel bir konuya değinmişsiniz. kafamı toparlayabildiğim kadar (uykusuzum) kendimce ucundan kıyısından bir giriş yapmak istedim.

kısaca ,kentleşmenin getirdiği yalnızlaşma, bencilleşme,empati kuramama da neden olarak sayılabilir. bakış açısı da önemli tabii.
halbuki kent deyince,küçük yerlerde yaşama şartlarına göre getirileri daha çoktur. eğitim, sosyal ve kültürel yaşam, sağlık v.b konularda kişilere çok daha güzel imkanlar sunar. fakat kalabalığın içinde bir çok konuda kendini güçlü kılma duygularını da kamçılar. hep bir savaş içinde olma ve hep galip olma duygusu aşırı derecede gelişir. bu yaşam savaşının içinde hak verme duygusu da yavaş yavaş tükenmeye başlar. bu daha başka şekillerde ele alınıp açıklanada bilir.
tam bu noktada tamerin yazdığı anekdotlara dikkat edersek eğer ,geçmişte yaşadığı mahalle ve orada yaşayan insanların tutum ve davranışlarıyla kıyasladığımızda sebepler daha açık olarak ortaya çıkar.
sadece bunlar mı ,kişinin getirdiği genler, aile içinde almış olduğu terbiye ile görgüsü de etkili faktörlerdendir.
şimdi belli bir yaşa gelmiş bir bireye iyi ,düşünceli,terbiyeli,kibar insan ol ,karşındaki insanı iyi dinle, onu dinliyormuş gibi yapıp o sırada ona vereceğin cevabı düşünme v.s gibi nasihatlarda bulunulduğunda , başlangıçta edinilen birikimlerin üstüne konduğunda çok bir yere varılabilir. tabii kişi istekliyse. istekli değilse takla da atsan boşa gider.
bunu yazarken dört dörtlük insan olmak mümkünmüdür acaba demeden geçemeyeceğim, bana göre mümkün değildir, ama olabilmek için yılmadan çaba harcamak yüreklendirir. iş bir noktadan sonra keyif alma aşamasına geçer. zaten bu noktaya gelindiyse de aşırı dikkatli olur. kırmadan dökmeden hayata devam etmek ne güzeldir. her zaman başarabilsek keşke,istemeden bir anda yapıverdiklerimiz gibi... sonra da vicdan yaptıklarımız..kişi isterse kendi kendine de bunu başarabilir, illaha nasihat almak da gerekmez.

biz dizimizde ,bunu daha net görebiliyoruz. parayla değil yürekle,gerçek sevgiyle, samimiyetle azm edenin kötüyü bile evirebildiğini gösteriyor bizlere.
ama yine de ısrarcıyım ,iyi insanlar kendilerinin olumsuz yönlerini törpüleyebilirler. biz buna vicdanın sesine kulak verme de diyebiliriz. sevgi ve saygılarımla.