Kiralık Aşk - bn ryan, senaryo istemişsin ama konunun uzmanları yok

Kiralık Aşk

bn ryan, senaryo istemişsin ama konunun uzmanları yok ortada...
burada hiçbir istek karşılıksız kalmasın diye senin için ben birşeyler karaladım. sıkılırsan yarım bırak, sıkıntı yok yani...(neticede öğle tatilimi sana hediye etmiş olurum.)

çoğumuzu nihan'la koray karşılaşması kesmedi diye düşünüyorum. ki beni kesmedi şahsen.
ben de 2. karşılaşmalarını yazayım dedim.

koray'la nihan yeniden ömer'de karşılaşırlar ve yine birbirlerine dik dik bakmaktadırlar.

defne: nihan, bana bak kızım, adam misafir, gözünü seveyim arıza çıkarma,
nihan: tamam be, o bana dokunmazsa, ben de ona ilişmem...
defne: nihannn...
nihan: tamam tamam bak ömer sana bakıyo mutfaktan.
defne: e iyi, hadi ben mutfağa kaçtım, bi çay koyup gelirim. uslu uslu takılın bak tamam mı?

defne mutfağa gider, nihan'la koray'ı yalnız bırakır.

k: ıııyyy, insan taşıyodun di mi sen?
n: evet, insan taşıyorum, hamileyim. bennn anne olcam.
k: ne zaman doğurcaksın taşıdığın insanı?, yani ne zaman anne olcaksın?
n: yani eğer insansam, 9 ay 10 gün falan sürdüğünü söylüyolar.
k: eee, eğer afrika filiysen, hamile kaldıktan 2 yıl sonra mı anne olunuyo...
n: anlamadım!!!
k: nesini anlamadın acaba... amann, banane canım, ister 9 ayda doğurursun, ister 2 senede.
n: oturun bari ayakta kaldınız dicem ama, attt gibisiniz maaşallah,
k: at mı? hıııı, iyi bişey mi söyledin sen bana. ...
n: atlar 1 ay ayakta durabiliyolarmış, sıkıntı yok yani, oturmasanız da olur, bişey olmaz diyorum...
k: tatlıların hepsini kendin bitiresin diye oturmamı istemiyosun dimi?
n: hıııı
k: şuraya oturayım en iyisi ben. hem şu ikramlıkları da önüme çekeyim . kızzz, çok yemedin mi sen? bütün tatlıları bitirdin, tabii iştahın da açılmıştır senin, ne de olsa insannn taşıyosun.
n: yaaa, valla sürekli yiyorum, hiç durmadan yiyorum. 7/24 yiyorum.
k: dokunmasın?
n: ney?
k: yediğin tatlılar diyorum.
n: koray beyy, sanırım ben farklıyım, şöyleki, yani diğer insanlardan farklıyım. yiyorum, yiyorum ama hiç şişkinlik hissetmiyorum. arada hamilelik gazı oluyo tabi ama öyle aman aman çokta sıkıntı yok.
k: geldiyse söyle bak, bahçede gezdireyim seni.
n: anlamadım!!!
k: bence sen bi doktora git, git ama bu sefer alt batım yerine bi üst batım ultrasonu falan çektir. senin 2 yada 3 tane falan midem olabilir mi diye. hıı ne dersin?
n: nasıl yani...
k: sığırların 4 tane midesi var diyolar, ama, ne kadarı doğru bilemiyorum, bi belgeselde görmüştüm galiba, ne bileyim, bilemedim ben şimdi, hııım, olabilir mi?, olabilir bence...
n: sen bana sığır mı dedin? anlamadım da. hamilelikten herhalde.
k: bazen diyorum, sığırlar gibi su aygırları da çok şanslı.
n: hııı? kime göre? neye göre? nasıl?

bu esnada ömer ve defne mutfakta, fonda tarkan çalıyo. (şaşırmayın... ömüş bi klask müzik bide tarkan dinliyo.)
ö: nihan'la koray'ı yalnız bıraktık ama...
d: merak etmeee. kulağım onlarda.
ö: yani diyosun ki, tüm dikkatimi sana vermiyorum.
d: yanii... baksana belgesel, melgesel. bu sefer iyi gidiyolar galiba...
ö: ilginizi diyorum, üzerimde toplamak için, ne yapmam gerekiyor acaba defne hanım?
d: yani önce şu çayı demleseydim...
ö: çayı sonra demleseydin...
d: ömerrr
ö: biraz da benimle ilgilensen, mesela kulağın müzikte olsa, şarkıyı da sanki ben sana söylüyormuşum gibi dinlesen... hııı? olmaz mı? (ömer defne'ye arkadan sarılır ve yanağına bi öpücük kondurur.)
d: hıım, dinleyelim bakalım, ne diyomuş şarkı "ıslakkk, daha ıslakkk öp beni noolursun..."
ö: noolursun...
d: ömerrr

k: ne diyodum.
n: su aygırları şanslı diyodunuz.
k: dış çekimlerde cildim çok hasar gördü. hala gerginim. yani cildim hala çook gergin. bak senin de karnın davul gibi şiştiğinde, o göbeğin kocaman olur gerilir, çatlarsın, yani diyorum ki göbeğin soğuk suda kalmış karpuz gibi çatlar.
n: hadi ya, ben bunu hiç düşünmemiştim de, su aygırlarıyla alakasını bi kafamda toparlayamadım. hamileyim diye herhalde.
k: ayyy, su aygırları kırmızı, yağlı bir madde salgılıyolarmış, güneşşş kremi ve nemlendirici niyetine. yani hem doğal, hem organik.
n: kırmızı ve yağlı? ne yani şans dediğiniz bu mu. allahım yaaa.
k: şişeceksin diyorum, su aygırı gibi olcaksın diyorum kızzz
n: senin dilin fazla mı uzun ne...
k: dilim uzun, en çok benim dilim uzun. sanane be,
n: hala konuşuyo bu yaaa..
k: benim dilim bukalemun dili gibi, boyumun iki katı
n: ne diyon sen be.
k: boyum 2 metre, dilim 4 metre uzunluğunda diyorum. hıhıhııııh
n: bak valla, sen çok fena sinir ediyosun beni, paralarım ben seni. gel şuraya sen gel gel.
k: kuru kızzz, yetiş, öldürüyolar..., yetiş ömüşşş, imdaaat...

defne zorda olsa dudaklarını ömer'in dudaklarından uzaklaştırıp nihan'la koray'ın yanına koşar.
d: nooldu ya? kulağım sizdeydi benim. iyi anlaşıyolar diyodum. hayvanat bahçesi muhabbeti mi yapıyolar diyodum. belgesel mi konuşuyolar acaba diyodum. ne ara yine arızaya bağladınız siz, offf yaaa offf.