Kiralık Aşk - gamze hanım, 09:51'deki yorumuna istinaden aşağıdaki

Kiralık Aşk

gamze hanım, 09:51'deki yorumuna istinaden aşağıdaki duygularımı ifade etmek istedim.

"bizim yazdığımız satırları atlamadan yorulmadan bıkmadan okuman gerekiyor" demişsin ya: ben bu sayfayı o kadar uzun zamandır okuyorum ki buradaki arkadaşların çoğunu tanıyor gibiyim. kim elçin'in yüzünde, boynunda, elinde kaçar tane ben var bilir dersen, hipokrat bey bilirdi deyiveririm hemen. kim kpss ye hazırlanıyor dersen fenerli en bi çok hazırlanıyor derim. sence kimin hisleri en çok çıkıyor dizide dersen, hülya'nın (hülya ben) derim. galoya kim bulaşık gözlü diyor dersen, nigar derim. kim galoyu en pis ama senin en hoşuna giden hikayelerle senaryolarla rezil ediyor dersen, tabiiki de dilek derim. ee suzal sana tvden izlemediğini söylediğin için çok kızıyor dersen, ben de sana ama onu sevdiğimi biliyor derim. aysunn yurttan alacakları bebeğe isim sordu, ben ömer olsun dedim, ama o yiğit ismini verdi derim. en güzel kara prens masalı kimin dersen chili nin ki beni alıp masal diyarına götürdü, kendimi çocuk gibi hissettim bile derim. arada kime takılıyorsun 5+5, 336, 701 falan diye dersen gölcüklü'ye derim. vaktin yetmediği için başlamadığın, arada bir okuyup karıştırmamaya çalıştığın o upuzun senaryoları kim yazıyor dersen en çok sıla35, kara kedi, sadaqat, gülçin en çok yazıyor, hatta eskiden defnenin yolu da vardı derim. buraya eskiden sık ama şimdi çok az uğrayan kim dersen wolfistg derim. baş peri kime diyorduk dersen, ayşegül'e derim. bu sayfadakiler kaç yaşlarında olduklarını iddaa ediyor dersen, hepsi de 27 diyorlar derim. burada hepimiz elçin'e oy verirken kim tuba'ya oy verdi, kim tuba fanı dersen onu da bilirim. yani daha neler neler. ilk aklıma bunlar geliverdi. eee, bu sayfayı okuduğuma ikna edebildim mi acaba seni?

şimdi de aşkta arafta olma, yaralı olma durumlarına geleyim:
dün akşam sevgili cansın erol'un güftelerinin de konu edildiği ve kendisinin konuk olduğu, bir arkadaşımın da solo performans sergilediği bir koro konserine katıldım. (cansın hanım rahmetli prof. dr. selahattin içli'nin bestelediği şahane şarkılardan bir çoğunun söz yazarı.) serüvenini anlattı, aşka inancını dinledik, eşini trafik kazasında gencecik kaybetmesini, 3 çocuğu ile hayat mücadelesini, korkularını, özlemlerini dinledik. vefatından sonra eşine yazdığı ilk şiirini (şarkı sözü) okuyunca kendimi tutamadım, gözlerimden yaşlar süzülüp gitti.
öncelikle şunu ifade edeyim. aşka inanırım, şanslıyım bu konuda, arafta değilim yani. acayip sevdiğim bir kocam var, 20 yıldır evli ve 24 yıldır tanışıyoruz. ama dün akşam konserde daha iyi anladım, yaş ilerledikçe bir korku oluştu bende, bu doğru. ya eşim benden önce göçüp giderse, ya ben eşimi kaybedip onsuz kalırsam korkusu. cansın hanım genç yaşından beri yaşamış bu duyguyu ve yıllar sonra bile gözlerindeki rahmetli eşine olan aşkının hissiyatı bize geçiyor ise, ilk yılları nasıldı?, bu acı benim başıma gelse ben ne yaparım korkusunu taa içimde hissettim dün akşam.
aşka çok inanınca ve çok sevince demekki kaybetme korkusu da kat be kat artıyor. benim ka'ya deföm' e son zamanlardaki yaklaşımım da korkudan ibaret. yani ya kaybedersem korkusu yaşıyorum şu sıralar. galo dizide kalıcı olursa dizinin büyüsünün bozulacağına ve dizinin sonlanacağına inanıyorum. yaptıklarım fazla sevmekten... çok fazla sevmekten yani... inşallah ifade edebilmişimdir şu sıralardaki ruh halimi.

ama hemen senin hakkında da nacizane ne hissettiğimi söylemek isterim. yada bence aramızdaki farkı. mesela; meriç hanım defne'yi trafik kazasında öldürse, ömer iz'i geri çağırıp onunla evlense, hatta iz'le evliyken galo ile beraber olup unu aldatsa, sanki sen "ama en çok defne'yi severdi." dermişsin gibi geliyor. ben senin gibi değilim işte bu konuda. ne dersen, nasıl ifade edersen et. istersen henüz o mertebeye ulaşamamışsın de. doğrudur daha olgunlaşmam gereken durumlar vardır. hala 1-2 kişi var mesela hakkımı helal etmiyorum, öbür tarafta iki elim yakasında dediğim... yada bana tokat atana diğer yanağımı uzatabilecek kadar da olgun değilim hali hazırda. ama ben de buyum işte.

yani son tahlilde galonun gittiğine kanaat getirmeden tvden izlemeyeceğim.