Kiralık Aşk - bugüne kadar hep,"omerin defnesi" dedik. ama artik

Kiralık Aşk

---

gökil

bugüne kadar hep,"omerin defnesi" dedik. ama artik "defnenin omerine" doğru yol alıyoruz sanirim. ilk sahnede, denizin kiskirtici konusmalarina ve manali bakislarina rağmen merak etmiyorum diyerek, defnenin elinden tutarak mekandan ayrilan ömer candir.. seni biraz sevelim derken, aslinda sana ihtiyacim var, sıkıldım, bunaldim bana anca sen iyi gelirsin demek, gerek sevdiği insan gerekse şahane bulduğu ailesiyle yemek yemekten gurur duymak, ufak sorulariyla (nihanla ilgili) ozeline yumuşakça dokunmak. işiyle ilgili defnesine bilgi vermek.. aslinda omerin değişimlerini bize göstermiyordu mu? buzlar kralimizin adeta karisinin yaninda gibi hissederek rahatça soyunmasi, bu arada da defneyle muzipce ugrasmasi son derece eglenceliydi. defnenin o saf, çekingen utangaç halini ne kadar çok seviyor.. her ne kadar kabuğunu kiramiyorsun diye elestirsede, asla değişme, boyle çok guzelsin diyerek papatyasinin kirilgan naif halini seven bir erkek.. dokunursa solmasindan endişelenen. kafkanin milenaya mektuplarından bir pasaj okuyan ömer, nasil da her ikisinin duygularini ifade etti, sevdiğini de koltuğunun altina alarak..

hele omerin defnenin odasina bakarak,"defne yine buraya geleceksin, eskisi gibi" derken ki bakislarinda o günlerin özlemi, hayali ve heyecani. defoyu bu konuda sıkıştırması, eski odasini hazirlattigini, yine yanibasinda olmasini ve kafasini her kaldirdiginda görmek istediğini ifade etmesi.. aslında ömer duygularini ifade etmeye başladı.. sevdiğinden ve sevildiginden emin , durduklari yerden emin.

defoma gelince, gerçekten kötülüğün ve kötülerin arasında kalmis bir yaprak misali. kiralik ask olmanın utanciyla, savunmasız, çaresiz, yalniz.. insanların bu kadar kotu olmalarini anliyamiyacak kadar saf, omerle ayrilmalari durumunda ellerine ne geçeceğini algilayamacak kadar temiz yürekli. çünkü onun hayat görüşünde kötülük yok. isonun dediği gibi, kötülere inat zor olani başarıyor. bazen kiriliyor bazen dökülüyor ama yikilmiyor. herşeye ve herkese rağmen dizinin en sağlam karakteri kizil kuzum bence..

deniz ve sudenin kirli oyunlari midemi bulandirdi. hadi deniz adi belli kötü. adam aşkta ve işte hedefe ulaşmak için herşey mubah diyen, kimliğini acik eden biri. ama sudeye gelince, bu nasil bir fenaliktir. üstelik her fenaligina kendince hakli kiliflar uyduracak kadar bencil,duygusuz kötü. eymenin onun hayatinda daha fazla yer alması gerek.

pasif bir amca, kotulukte sinirlari zorlayan bir yenge, kuzen, suya sabuna dokunmaktan korkan sinan, kendi keyfinde olan koray.. bunlarin arasındaki ömer.. yapay suni ilişkiler içinde yapayalnız. annesinin olum yildonumunde duygularini acisini karanliklarda yaşamak. annesinin sevgisini zamansiz yitirmiş bir genç.. ancak o değerli varliginin tavsiyelerini emanetine alarak, iyi dürüst merhametli ve adaletli bir yaşam sürdürmekte. bu süreçte yanizligi , ozelini kimseyle paylasmamayi seçmiş. ancak bu acili ve anlamli günü paylaşmak adina , iki kez defneye girişimde bulundu. kafasinin kariskligi yada içten içe defnenin pasionise gelemiyecegine duyduğu hayal kırıklıgi bunu engelledi.

ama defne... senin yüce gönlünü inşallah anlayabilirler. "kol kırılır yen içinde kalır" misali, omerin sirrini soyylememesine bile, derya ve sinana soylicektir demesi; sinanla konuşmasında: kendimi hakli cikaracam diye, sizleri söyleyerek omerin parçalanmasına, onu kaybetmeye dayanamam diyen kizil melek.. ve sevdiğinin acisini ta içinde hissedip, yaninda olması gerektiğini düşünen, hesap sormadan sitem etmeden, omerin karanligini aydınlatarak yaptigi konuşma.. sesiyle, bakisiyla kendinden emin duruşuyla; bundan sonra yalniz değilsin, ben varim, agladiginda da guldugunde de elini ben tutacam, seni birakmicam diyen defne candir. muhteşem bir final sahnesiydi.. omerin bakislarinda ise, tesekkur, minnet, sevgi herşey vardi. tüm duygularini defosunun alnina muhurledi.

bu kadar güzelliklerin yanisira, tabiki galostan çok gerilim. her ne kadar bu sevgiye zarar vereceğini dusunmesemde, bazi şeyler beni de rahatsız etti.. alara ve hulya size katiliyorum. galosun ömer dersine