Kiralık Aşk - selamlar, 2 ay kadar oldu bu sayfayı takip ediyorum. birkaç

Kiralık Aşk

selamlar,
2 ay kadar oldu bu sayfayı takip ediyorum. birkaç yorum okudum ve ben de sizlerle görüşlerimi paylaşmak istedim.

tespitlerim:
1- başrol oyuncularının özel hayatları kendilerine. barış da elçin de kimseye hiçbir saygısızlık yapmadılar. elçin belki bu konuda daha dikkatli hiç görmüyoruz magazinde. ama barış da beraber yaşadığı insan ile 2 parça alışveriş yapmak için avm ye gitmesin mi? sinemaya gitmesin mi? bu insanların da normal hayatın içinde yaşamak istemeleri normal bence. zaten magazinde beraber çıktıklarında da durup uzun uzun sohbet etme durumları yok. mecburen düzgünce cevap verip yollarına gidiyorlar.

2- fanların aşırı tavırları her iki çift için de can sıkıcı bence. onların özel hayatlarında nasıl bir ilişki yürüttüklerini hiçbirimiz bilemeyiz. gerçekten belki hayatlarındaki en uyumlu ve mutlu olabilecekleri kişilerle birlikte olabilirler. öyle ise bu insanların sinirlerini yıpratmak, aralarını bozmaya çalışmak çok acımasızca. yazık gerçekten. ben de barış ve elçin'i birbirine çok yakıştırıyorum. ama belki de karakter olarak hiç anlaşamayacak iki insandırlar. sadece fiziksel uyum aşk ve ilişki için asla yeterli değil.

3-kiralık aşk dizisini çok seviyorum. böyle sanki arkadaşlarım, kardeşlerim gibi oynayanlar. gerçekten bir aile gibi:) böyle olunca da acı, gözyaşı, entrika ve hüzün seyretmek istemiyorum. çünkü mucize bekliyorum, defne'nin mucizesini. ilk bölümden beri kötü şeyler olduğunda kanalı değiştirmek istedim hep ama bir sonraki bölüm işler yoluna girdi, kaldığım yerden devam ettim. şimdi barış'ın hastalığı ile birlikte farklı bir süreç oldu. ben o kadar inandım ki diziye hayatımda ilk defa twitter'dan #seninleyizbarisarduc diye twitt attım:). barış'ın hastalığı, elçin'in reklam filmi çekimi, hastalığı derken ekip başrol oyuncularını çok zorlamak istemedi herhalde. bu çok insani bir yaklaşım. bunu anlamakla birlikte seyirci olarak bazı beklentilerimin de karşılanmasını arzu ediyorum. nedir bunlar;
- kopuk, yarım kalan sahnelerin olmaması ( son bölümde başlangıç hariç yoktu)
- nedenini anlamadığımız, havada kalan sahnelerin olmaması (son bölüm yoktu)
-defne'nin kıyafetlerinin düzelmesi (tamam defne orta hali bir ailenin kızı ama neriman'a kıyafetleri iade ettikten sonra da gayet başarılı giyinmişti bence)
-defne'nin ve ailesinin komik olabilir ama daha güzel anlatılması, lanse edilmesi
-başrol oyuncularının hikayesinin ana hikaye olarak devam etmesi
-defne'nin ve ömer'in birbirlerine olan aşklarını hissetmek

4) reyting konusunda survivor'ın çok etkisi olduğunu düşünüyorum. güçlü bir rakip. bence hikaye akıcılığı devam eder ve ömer-defne elektriği eskisi gibi olursa karagül'ü hatta survivor'ı bile sollar diye düşünüyorum.

özetle ben son bölümle umudumu yeşerttim. sıkılmadan izledim. gidişatın düzeleceğini düşünüyorum. galo'da aşık oluversin ömer'e ne yapalım. defne kimselere yar etmez ömer'i.:)

sevgiler,
zeynepnil