Kiralık Aşk - gülçin ve fanes, yorumlarınız üzerine bir gençliğe hitap

Kiralık Aşk

gülçin ve fanes, yorumlarınız üzerine bir gençliğe hitap taslağı oluşturdum (yine dayanamadım. allah rızası için beni bu işlerden uzak tutun artık, valla işim var...)

yorumlara açıyorum

sevgili kiralık aşk fanları “gençler ve yüreği genç olanlar”
sizler gibi dizinin gidişatından endişeli bir seyirciyim. biraz farkım, şakaklarımdaki kırlar ve belki de fazla kilolarım biz kocaman bir aileyiz diye heyecanla çıktığınız yolda belki de kendinizi büyükleriniz tarafından terk edilmiş, yersiz eleştirilmiş, kandırılmış, hatta cezalandırılmış hissediyor olabileceğinizi tahmin ediyorum (i know what is to be young…)
ben de kendimce eleştirilerimi ve beklentilerimi çeşitli ortamlarda paylaşmaya çalıştım. bir grup arkadaşımla birlikte sesimizi duyurmaya çalıştık, yine de çalışacağız.

şimdi de hoşgörünüze sığınarak sizinle konuşmak istiyoruz. vakit ayırıp okursanız, bizi mutlu edersiniz.

1. haklisiniz!
2. ve güçlüsünüz!
3. ama, kontrolsüz güç, güç değildir!
4. düşünmekten, düşündüğünüzü söylemekten, hakkınızı aramaktan asla çekinmeyin. bu ülkenin her alanda düşünen ve konuşan gençlere ihtiyacı var. bu konu bazıları için basit, başka meselelere nazaran önemsiz gelebilir. sizin için önemliyse, önemlidir, işte o kadar!
5. bazen davranışlarımız bizi haklıyken haksız duruma düşürebilir. niyetimizin iyi olması yetmez. kendimizi doğru ifade edemediğimizde karşımızdakinin eline koz vermiş oluruz.
6. karşınızdaki sizi anlamamakta, daha doğrusu anlamak istememekte ısrar ediyor; hatta başını deve kuşu gibi kuma gömüyor olabilir. varsın olsun, bu kadar yaratıcı genç mutlaka derdini anlatacak doğru yolu bulur, devam!
7. büyükler bazen sizin kadar bile olgun olmayabilir, onları da eğitmeniz gerekebilir onlar sizin dilinizden anlamıyor, kuşak farkı araya giriyor ve neticesinde bu sizi etkiliyorsa, siz biraz onlara empati yapmaya, dillerini anlamaya çalışabilirsiniz, belki...
8. insanın olduğu ortamda çatışma olmaması imkansızdır. mesele çatışmayı çözecek doğru yöntemi bulmaktır. bu konuda tecrübeli olması, size yol göstermesi beklenenler bunu yapamıyorsa; anlayın ki bu da onların paniğindendir. akıl yaşta değil baştadır! ayrıca, siz daha kalabalıksınız, kollektif aklınızı kullanabilirsiniz
9. kırarak, dökerek, acı vererek, damarına basarak, kalp kırarak yürütülen çatışmalar; sonunda her iki tarafa da zarar verir. bazen demir bir yumruğu indirmeden önce üstüne kadife bir eldiven giymek daha iyidir.
10. savaşa girerken riskleri iyi tahlil etmek gerekir. kazanacaklarınızı, kaybedeceklerinizi, karşı tarafa vereceğiniz zararı ve bütün bunların gerçekleşme olasılığını…bazen dimyata pirince giderken, eldeki bulgurdan da olunabilir.

son söz, hepimiz aslında aynı tarafta olmalıyız. karşı-beri değil, yanyana. bizim için hayatımıza renk katan bu dizi, birileri için ekmek kapısı. kimse kötülüğünü istemez.

daha iyiye gitmesi için uğraşalım, konuşalım, tartışalım, bir kulakları duymuyorsa, öbür kulaklarına söyleyelim, mektup yazalım, dumanla haber gönderelim, ne biliyim, siz daha yaratıcısınız…ama yok etmeyelim, yerle yeksan etmeyelim. size güveniyoruz.
hadi şu diziyi ayağa kaldırın da, cuma akşamları neşemiz yerine gelsin.
sevgilerimizle,
gönlü sizinle olan birkaç ablanız!