Kiralık Aşk - meriç hanım ın bize " aşk " ı hissettirmek

Kiralık Aşk

---

Hülya ben

meriç hanım ın bize " aşk " ı hissettirmek istediğine inanmak istiyorum hala . ve gidişata bu yönde bakmak istiyorum .

evet birçok arkadaşımın da dediği gibi çekimlerde , karekterlerde zaman zaman kopukluklar tutarsızlıklar olsa da ömer ve defne karekterinde ben bunu görmedim . ben diğer yaşanan olayların ilk defa böyle bir işin içinde olan ekibin acemiliği olarak nitelendiriyorum . yapımcısısı , yönetmeni , oyuncuları ve senarist dahil . yani ilk defa böyle yoğun bir ilgi ve yoğun bir izleyici tepkisi ile karşılaşıyorlar . bir tarafları düzeltelim derken tutarsızlıklar ortaya çıkıyor .

oyuncular için de aynı . sonuçta yoğun bir ask ilişkisi yaşanan bir seneryo var önlerinde . ve gerçek yaşadıkları ilişki de var . tekrar ediyorum . ilk defa böyle bir başrol oynuyorlar ve tüm dikkatler üzerlerinde . ve kendi ilişkilerini de harcamak istemiyorlar . zaman zaman hepimizin hissettiği o duygu ekskleri , ne bileyim sorun olduğu aşikar sahneler de bu yüzden . daha önce de demiştim nasıl olumlu sinerji ekrana yansıyorsa olumsuz olanı da ekrana yansıyor . hele ki duyguların bu kadar yoğun yaşanması gereken bir konu da daha da göze batıyor ..

bundan sonra olayların nasıl gidebileceği yani meriç hanımın ne yapmak istediğini ( kendimce anladığımı daha doğrusu ümit ettiğimi ) yazmak istiyorum .

ben bize " aşk " ı hissettirmek istediğini düşünerek yazacağım .

ilk önce ömer'den bahsedeceğim. ( meriç hanımın anlattıklarıyla ) hayatının en zor dönemlerinde hep tek başına olmuş . yani yanlızlığa alışmış . dolayısıyla tek başına kalmak onun için sorun değil . güvensizlikleri var . ama yine de sevdiklerine karşı fedakar . üzülmelerine dayanamıyor . vicdan sahibi . hiç kimseye tamamen teslim olmamış . kendini bırakamamış . aslında tam olarak ihtiyacı olan şey bu . hesap kitap yapmadan kendisini karşısındakine bırakabilmek istiyor . karşısına bir kadın çıkıyor . çok güzel . kendi gibi rol yapmıyor . doğal . zor zaman'larında hep yanında . kendisini çok iyi hissediyor . ama güvenemiyor. yani kendisini tamamen bırakamıyor . şuanda defnesiz olduğunda çok üzüleceğini biliyor fakat yanlızlığa alışkın olduğu için bunu da atlatırım diyor . bu nedenle şuanda zaten defne de yanında hem yakın hem uzak halinden şimdilik memnun . sorgulayacağım demişti ama şuanda sorgulamak onu korkutuyor . üstünde durmuyor . şimdilik .

defne de hayatta babana bile güvenmeyeceksin lafını yaşamış . buna rağmen başka şeylere tutunup tüm olumsuzluklara rağmen ( annane desteği ) hayata olumlu bakabiliyor . hesap yapamıyor . anlık karar alıyor . aslında çoğu aldığı karar ( almak zorunda olduğu ) başlarda yanlış görünüyor . sonra hep bir çeşit mucize ile olumluya dönüyor hayatı. yada defne öyle bakmayı tercih ediyor . ömer ile ilk defa aşk ı yaşıyor . anlamak istemiyor ilk başta itiraf edemiyor . sonra sonuna kadar sahip çıkmayı tercih ediyor .

sorun onun baş edemeyeceği kadar büyük . etrafında kafası çalışan ona akıl verecek birisi de yok ( çünkü çevresi de kendi gibi . saf ve kirlenmemiş )

şimdi bu iki aşık bundan sonra ilişkilerini nasıl yaşayabilir ? meriç hanım aşkı bize yoğun nasıl hissettirecek ? hem de sorunları bir şekilde çözme yoluna gidecek .

ya artık şu sır olayının bir şekilde ortaya çıkması lazım , yada sırrın yani oyunun sahipleri oyun bitti demesi lazım . en son seçenek de ömer'in senin sorunun neyse ben hepsine razıyım defne . sana güveniyorum . srn beni düşündüğün için söylemiyorsun .sen kendin çöz . yeter ki biz ayrılmayalım demesi gerekiyor .

şuanda fragman ile sanki dede ile oyun bitirilecekmiş gibi yapılıyor . yani sudeye de bir tek dede engel olabilir gibi . bu birinci seçenek . bu kapıyı hep gösteriyor . acaba açsam mı açmasam mı heyecanı canlı tutmak istiyor ( ama işte bu konuda yanılıyor . bu mevzu çok uzadıkça seyircinin keyifsizliği , ilgi si azaldığı gibi olay dalga geçme boyutuna bile ulaştı )

şimdi her ikisinin herseye rağmen sorunlar ortadayken birbirine hayır diyememe durumunu yaşamaları lazım .

günümüzde hızla tüketilen aşklara tezat bu nasıl olabilir ? bir kere bana göre aşk ın yoğun yaşanması için olmazsa olmaz şart kavuşamama durumudur . bu da maşallah yeterince var . şuanda öyle kritik noktadayız ki artık çok hızla birşeyler olmalı . ben bu yoğun yanyana yaşama durumundan sonra epey üzücü bir ayrılık bekliyorum . bu defa herşeyden yani aşkın'dan vazgeçen bir defne olmalı . defalarca dediği gibi savaşmaktan yoruldu . bir tek ömer'in aşkına inancı onu ayakta tutuyordu . bunu kaybettiğini düşünmeli . bu da ömer'in yapacağı bir hata ile olur . onun da defneye hala güvensizliği olacağını ve bir suçlama yapacağını düşünüyorum . sonunda defne'nin masum olduğunu anlayınca bu defa peşinde koşacak ömer .

mesela bol bol mahallede dolaşacak . türkan teyzeye misafir olacak . çat kapı gelecek . bunun gibi yani.,

bu süreçte ben ömer'in defneyi yine sude deniz ve umarım galo oyunu nedeniyle yanlış anlayacağını düşünüyorum . ( galo büyük ihtimalle olmaz ama bunu ben istiyorum ). bence bu noktada nasıl galo annesinin yanına gitmesi konusunda geçmişte ömere akıl vermişti . bu defa da her ne olursa olsun defne'nin yanında olması konusunda ( gururu seçersen aşk ta kaybedersin ) ömere akıl verecek ..

( işte sude nin büyük hatası bu olacak . hem şirkete hem aileye hem dedeye karşı hatası büyük olacak . sırrı açıklayamayacak. eymene aşık olduğunu anlayacak . onu kaybedecek . eymen gidecek . sude de onun peşinden gidecek )

konunun bu nedenle artık fazla uzamayacağını barışmanın daha doğrusu ömer tarafında defneye koşmanın en fazla 5 bölüm sonra olacağını tahmin ediyorum .

çok uzun yazdım . vaktinizi aldım .. kusuruma bakmayınız .. görüşmek üzere