Reklamları engellediğiniz için biz de mecburen bütçe kısıntısına gitmek zorundayız. Bu yüzden oluşacak sorunlar için şimdiden özür dileriz. (: Sitenin sorunsuz çalışması için lütfen reklam engelini kaldırın!
Kiralık Aşk - sin cümlelerin beni derinden etkiliyor, aynı anda hem
Kiralık Aşk
sin cümlelerin beni derinden etkiliyor, aynı anda hem sosyolojik hem pskolojik çözümlemeler yapıyorsun. zengin, entellik ve sahtelikle ilgili hemfikiriz, benim endişem defne'nin yöntem sorunuydu ya da bu yalpalamalarda ne kadar büyük bir hata yapacağı...
hülya seni her okuduğumda gözümün önüne içinde bir sürü çark olan saatler geliyor. çok çok iyi kurgulamaların var.
aylin, ayşegül, suzal, almanyalı , hipokrat teşekkür ederim.
gündüz vassaf'ın dediği gibi " gün boyunca hayatta kalmaya ; geceleri ise yaşamaya çalışırız. yaşamın anlamı gece duyumsanır ve sorgulanır. kimse bunu öğle yemeği sırasında tartışmaz. yaşam, gecenin konusudur. "
nihayet düşünmeye vakit bulmuşken önce defne ve omer'in " yüzüklerin efendisi"ndeki elf kız arwen ve kral aragorn'un hikayesiyle benzeştiğini fark ettim.
sonra anahtar - çilingir benzetmesinden matrix'teki ayakkabıcı yani her kapıyı açtıran anahtarlar yapan anahtarcı ve bunun sadri usta olabilirliğini...
sonra ömer'in soyadı neden" iplikçi" dedim. ya da iplikçiyse neden tekstille uğraşmıyor ? ya da neden ayakkabıyı seçmiş ama bunu sonra daha ayrıntılı düşüneceğim. hangi bölüm olduğunu hatırlamıyorum neriman ve necmi beydi sanırım bahçede bir konuşmaları geldi aklıma. necmi bey' in "neden bu kadar kötüsün neriman ? " sorusuna neriman "kötü olmak yaratıcıdır, dinamiktir, iyi olmak sıradandır , kolaydır " gibi tam sözler böyle olmasa da buna benzer şeyler söyledi. sanırım o gün izlemeye karar vermiştim bu diziyi çünkü bendeki dante'nin "ilahi komedya"sındaki cehennem ve cennet noktasına dokunmuştu. cehennemde bir ton karakter ve aksiyon varken cennet çok sıkıcıydı.
neriman'ın buyuk bir kontrol manyağı olmasının ötesinde, herkesin hayatını yönlendirmeye çalışarak " tanrı'yı oynadığı" ve uzun zamandır neden ona istemsiz " moira " dediğimi fark ettim. ve sizden duyduğum meriç acemi 3'lemeleri severle birleştirince ampul yandı. moira tekil, moirai çoğul kullanım. "kader tanrıçaları" 3 kız kardeş. adları : atropos, clotho ve lachesis . amaçları : doğumdan , daha önceden belirlenmiş ölüm vaktine kadar fanilerin yaşam" ipliklerini " eğirmek. clotho (yaşam ipliğini eğirten), lachesis ( bu yaşam ipliklerinden hisseleri pay eden) atropos (geri döndürulemeyen, kati, aynı zamanda ipi kesen) yunan ve diğer mitolojilerde de bu 3 karakter dişi olarak alınmış , hatta bazılarında kehanet bildirme özellikleri var fal vs yoluyla. yeni bölüme 12 gün varsa uzun bir beklemede bunlar yazılabilir dedim :)
şimdi bildiğimiz iplikçi şeceresine bakarsak. dede iplikçi ,necmi iplikçi , neriman iplikçi, sude iplikçi , ömer iplikçi . 3 erkek 2 kadın. eski bilgilerde " kan" bağının, saf kanlığın ne kadar önemli olduğu vurgulanır doğuştan kral olmak gibi . neriman'ın aileye sonradan katıldığı düşünülürse çözüm olayları dede, necmi ömer ve sude arasında olur diye düşünüyorum. siz nasıl mantık yürütürsünüz ? ne dersiniz ? bir de tabii aslında iplerin hepsini elinde tutan senarist var , canı kimi isterse onun ipini çeker o ayrı. herkese sevgiler...
Paylaş
Oy Ver
Gün içinde sadece bir kez puan verebilirsiniz!
Yorum Yaz
Yorumlar
Yorum Yaz