Reklamları engellediğiniz için biz de mecburen bütçe kısıntısına gitmek zorundayız. Bu yüzden oluşacak sorunlar için şimdiden özür dileriz. (: Sitenin sorunsuz çalışması için lütfen reklam engelini kaldırın!
Kiralık Aşk - merhabalar herkese, sizleri okumak çok keyifli ,ara ara gene
Kiralık Aşk
merhabalar herkese, sizleri okumak çok keyifli ,ara ara gene gelir yazarım . benim için artık rollerin sıfırlanması ; patron çalışan ya da hep bahsettiğim kitaptaki gibi efendi köle ilişkisinden çıkıp hayatımızda devrim yapıp bizi birbirimize eşit kılacak tek şey yani “aşk” duygusunun verilmesi gerektiğini düşünüyorum ya da istiyorum diyeyim. defne oyun ,ömer’i kaybetme korkusu ve aralarındaki statü farkı (patron-çalışan) yüzünden yeterince naz yapamadı ömer’e. feveranlar içinde kapris yapsın demiyorum . sadece bizim kültürde isterse bütün eğitim hayatını amerikan , italyan kolejleri ve okullarında geçirsin erkek kadın rolleri batıdakinden farklıdır, daha iyidir kötüdür anlamında değil farklı ve defne içindeki anaçlığı ,şefkatini kaybetmeden birşeyler için naz yapmalı ki onların eşit seviyede olduğunu benimseyelim.
ömer defne’ye güvenmiyor ; peki defne ömer’e güveniyor mu ? sadece utandığı için mi sinan’dan zam isteyip mankenlik ücretini arttırdıktan ve en son ömer duyduktan sonra ömer’in “ birşeye ihtiyacın var mı yani paraya ?“ sorusunu geçiştirdi ve hayır dedi. bence değil. defne de ömer’ e güvenmiyor. ve bu sadece ömer’in yalandan nefret etmesi yalan söyleyeni terketmesi durumundan korkusu değil. ikisinin de çocukluktan kalan derin yaraları , terk edilme , güven (bağlanma ) sorunları var . ikisi de yarım . iki yarım her zaman bir tam eder mi bunu gerçekçi olarak göstermeleri ve kült bir yapım olmaları için bir an once birbirlerine ateşkesle teslim olmaları, kazanan ve kaybeden olmadığını görmeleri gerekir. bu savaşın sonunda söylenmese de aklımdan ilk şu geçti j “ bana yaranı göster , ben de sana benimkini göstereyim. hangimizden daha çok kan gitti ,hangimizinki daha çok acıdı ? aldım verdim ben seni yendim bir çocuk oyunu gibiydi herşey, bakalım hangimiz ilk once pes edecekti ?”
bana göre 3-4 bölüme evlenmeleri ve evlilik görüntüleriyle , tatlı tatlı kavgalarıyla ve en az 2 çocukla birlikte "sonsuza dek mutlu yaşadılar" la bitirilmesi gerekirdi ; ama tabii dizi çok çeşitli sebeplerden uzatılacaksa ve entrikasız olmakla övünüyorsa bunu izleyiciye örneklerden biri olarak defne işyeri gezisinde ömerin cebine notu koyup da kendisine söylemeyi unuttuktan sonra " işte benim entrikadan anladığım bu kadar " diye gösterdi.
izleyici yalan ve inandırılmak ister ama oldukça kaslı buna bağlı olarak bol testesteronlu , buna da bağlı olarak agresif ve çapkın bir adamın sadece spor ve çizim yaparak vakit geçirmesi , hiçbir sosyal hayatının olmaması ve defneye olan aşkından dolayı çok uzun sure tek eşli kalması gerçekçi ve inandırıcı değil. madem dizi 4 bölümün üstünde oynayacak deniz'i , iz'i , sude'yi ve şahsi ihtirasları için romayı bile yakacak nero(n) jda dahil olmak üzere karakterlerin dolambaçlı durumlarını ve bizi geren olayları izlemektense ömerin geç çocukluk, ergenlik döneminde kendini nasıl yetiştirdiği , intihar eden sorumsuz babadan sonra yaşadığı çaresizliği nasıl aştığı ve bunu itici güç olarak kullandığı ; defne’nin terk edildikten ve ağır bir çocukluktan sonra hala nasıl naïf ve iyi niyetli kalabildiğini pskolojik çözümlü geridönüşlerle izlemeyi daha keyifli bulurdum. herkese sevgiler, selamlar…
Paylaş
Oy Ver
Yorum Yaz
Yorumlar
Yorum Yaz