Bilgisayar Versiyonunu Kullan!

Nune

takip et mesaj gönder
Takipçi: 2
Bayan
Istanbul
25/1/1967 (58)


Takip Ettiği Diziler Kiralık Aşk

(test) Hangi Masalın Baş Rolüsün ? :))

24-02-2017

Kara Para Aşk - Tuğba Büyüküstün

(test) Kiralık Aşk'ta hangi karaktersiniz?

24-02-2017

sinan

(yarışma) Barış arduc'un en iyi fanı kim?

24-02-2017

Doğru: 3
Yanlış: 4
Boş: 0
Süre: 00:01:35
Puan: 34.7714

Kiralık Aşk

23-08-2016

mutlu son 4. bölüm

ömer: sinan bunu bana nasıl yaptın nasıl
sinan: ne yapmışım kardeş… pardon ömer
ömer: benim bir kızım var, niye söylemedin
sinan: öyle mi, dün sordum, email lerine bakmış olsaydın görürdün, defne hamile olduğunu öğrendiğinde çekmiş gitmiştin. nikahta evet diyerek sanki iyilik yaptın ona, keşke hayır deyip gitseydin. kız ne evli ne de dul kaldı. neyse artık senden ayrılıp hayatına bakacak.

ömer: sinan ne diyorsun sen
sinan : duyduklarını işte. seni ulaşmaya çalıştım, bir ümit her ay mektup yazdım açar okur gelirsen belki, ama yok. sana haber gönderdiğimi biliyor defne. hep seni bekledi gelirsen diye, ama gelmedin.

ömer: geldim şimdi işte

sinan: dürüst ol ömer, kendin gelmedin, çağırdık diye geldin o yüzden bir şansın olduğuna inanmıyorum. defne’nin merhametine kaldın o da eski defne değil, acılardan yüreği taşlaşmış.

telefonu kapatır

ömer: o benim merhametli defnem ben gördüm onu, hiç değişmemiş, kızımıza da deliler gibi seviyor o da benim bir parçam. emi dün beni tandı demek resmimi göstermiş onu.

o gece ömer değişik duygularıyla yatağa girdi. bir tarafı çok seviniyordu o güzel kızıl saçlı tatlı kızının kendi kızı olduğuna bir tarafı da defne affetmez kızını göstermez diye kahır oluyordu. gözlerinden yaş akıyordu.

ömer: aptalsın sen, ömer aptalsın sen, al hak ettin işte, yaşa böyle. defnem beni kıyar mı hiç.. bıraktım işte, gittim, affedemez, boşanır başkasıyla evlenecek … off off ne yapacağım. vur taş kafana şimdi

ertesi gün cumartesi sabahı kalktığında yüreği pır pır oluyordu. niye bu kadar sevinçli , aklına emine geldi ve yataktan zıpladı, çabuk eşofmanları giyip aşağı indi. demek top yay ve okları emi’nindi. aldı eline okşadı oyuncaklarını ‘’ kızım benim’’ dedi ve çalışma odasına çekildi. her şey aynı yerdeydi. kalemleri, kağıtları. defneden ayrıldıktan sonra bir kere olsa bile kalemi eline almamıştı.

hızlı hızlı çizmeye başladı, bir baktı eminin sevimli yüzünü çiziyormuş, şöyle yumruklu ellerine çekmiş beline ve kavgaya davet eder gibi duruyormuş. ömer çizdiği resmini ‘’ güzel kızım’’ diye diye okşamaya başladı

kapı sesiyle uyandı tatlı düşlerinden. ev birden bire neşeli seslerle doldu

defne: emi gel kızım oyuncaklarını topla.
emi: anne ben babamın odasına gidecem

ömer buz keser

defne: kızım orası yasak ama biliyorsun
emi: bana ne ben babaannemin yesmini öpeceğim o da emine benim gibi
defne: sonra kızım tamam mı, gel eşyalarımızı toplayalım , aç mısın, bak simit aldım, yer misin

eminin sesi bahçeden gelir.. anne gel bak çiçekley ne güzel olmuş

defne: ah emine ah

defne dışarıya çıkar ömer de odasından çıkar perde arkasından onları izlemeye başlar

emi: şükrü amca gel bak, buyda kedi vay, ben onun kuyyuğundan tutmak istiyoyum
şükrü: kızım dikkat et pençeler seni

defne: ya şükrü abi ben ne yapacam bununla. bir de yabancı bir memlekette bu enerjisini nerde harcayacak. yok yok bunun çaresi yüzme kursları, yüzmeye vereceğim, gitsin enerjisini harcasın

şükrü: babasına çekmiş çok sportiftir emine

defne susar cevap veremez

şükrü: defne gerçekten gidiyorsunuz ha?
defne: evet şükrü abi bir hafta sonra biletleri aldım bile, pariste’ki ev de hazır. bir hafta hotelde kalacağız sonra kontratı imzaladıktan sonra eve geçeriz.
şükrü: ben sizleri çok özlerim- gözleri dolar
defne: ben de şükrü abi, ağlatma ne olur, zaten 4 senedir ağlaya ağlaya gözyaşım kalmamıştır
ömer perde arkasından dinliyordur konuşmalarını.

ömer: nasıl gidecekler izin vermem. ben onlarsız artık kalamam, ben defnemi tekrar gördüm onsuz artık bir daha yaşayamam

defne: emine gel kızım gidiyoruz. şükrü abi al bu anahtarları verirsin artık ö.. işte biliyorsun

şükrü: defne bir şey soracağım 4 senedir senin ağızından ömer beyin adını duymadım, hiç adını söylemezsen -niye merak ettim

defne: o isim ağızımdan hep büyük sevgiyle çıkıyordu o da çok severdi, hep tekrarlatırdı beni. ama şimdi bana acı veriyor içimi yakıyor, söylediğim zaman karşılığı yok çünkü, havadan bana boş dönüyor o yüzden söyleyemiyorum

emi bağırır: defne su, su dedim

defne: babası kılıklı işte, şükrü abi bazı öyle bir benziyor ki onu şaşırıyorum hiç görmediği bir kişiye nasıl bu kadar benzer

ömer güler ve çabuk odasına geçer

defne içeriye gelir: emine gidiyoruz kızım hadi gel

ömer’in nefesi kesilir giderse artık bir daha göremez, son şansın ömer deyip kendini dışarıya atar.

defne karşısında ömeri görünce şok olur.

defne: aaa, sen.. sen burda ne yapıyorsun.. nasıl yani.. nasıl yani, geldin mi sen.. niye, sen…

defne’nin nefesi kesildi,

ömer’le birbirlerinin gözlerine bakar ve konuşamazlar. bakışlarda özlem, senelerden hiç eksilmemiş tutkulu bir aşk, üzüntü ve çaresizlik vardı- ömer- defne affetmez diye defne de şimdi nasıl ömer’e karşı koyacağım diye bir çaresizlik.

ömer: defne hiçbir yere gidemezsen, bırakmam sizi, bırakamam.
defne (sesi titreyerek) : senin öyle bir hakkının olduğunu mu sanıyorsun.. çok geç değil mi

ömer: biliyorum, ben sana çok büyük kötülük yaptım, ama anla seni o kadar çok seviştim ki bir an bile aşkının sahte olma olasılığı beni kahır etti ve kaçtım gittim, bir adada 4 sene yaşadım mı yaşamadım mı onu da farkında değilim. ama seni düşünmediğim bir gün bile olmadı inan bana. deli gibi aşığım sana.

defne: söylediklerinin bir anlamı var mı şimdi
ömer: defne senden uzaklaşınca sanki içimi sokup aldılar, sanki ben değil de bedenim yaşadı. ne yediğim ne içtiğimi bile hatırlayamıyorum.

defne bir bakar, ömer gerçekten çok zayıflamış ve içi sönmüş gibiydi. yüreği sızladı.

ömer: defne biliyorum böyle bir şey için çok geç olabilir ama bize bir şans ver ne olur. inan yaşayamam sen gidersen, gücüm kalmadı, dayanamam bu ayrılığa.

defne: hayır ömer, ben seni çoktan affettim ama tekrar birlikte olmamız imkansız. kendime saygımı yitiririm yoksa. ne olur karşımıza çıkma, zorlaştırma, bırak bizi –diye ağlamaya başlar defne

emine gelir kapıdan izliyor ve dinliyordur konuşmalarını

emi: sen benim babam mısın?
ömer: evet
emi: tanıdım seni, oyda paykta işte

ömer sevgi dolu gözleriyle kızına bakar

emi: niye gelmedin, ben hep babam geliy diye bekledim. isonun bi babası vay seyday dayım ama benim hiç olmadı, ben çok istedim benim de babam beni yatıysın yatayıma, ama gelmedin..

ömer gözyaşlarını tutamaz yüzünü kapatır ve ağlama başlar

ömer: özür dilerim güzel kızım benim, özür dilerim

emi koşar ömerin kucağına zıplar, yüzünü alır ellerin içine ve öpücüklerle boğar babasını.

emi: aman da aman babam benim, beni seni kıyamam, aşkim, bebeğim ağlama lütfen- ve öpmeye devam eder

ömer gözyaşlarının arasından gülmeye başlar. defne de aynı hem ağlıyor hem gülüyordur.

emi (kısık sesle ömer’in kulağına): çaktıyma, yayamazlik yaptığım zaman annem bana kızınca hep ağlama numarasını yapayım o da bana kıyamaz aman da aman aşkim bebyim der…

ömer sıkı sıkı kızını sarılır öpmeye başlar, emi de ağlamaya başlar.

emi: babam benim iyi ki geldin, ben seni çok seviyoyum, anne gel- ve bir elliyle babasını öbür elliyle annesine sarılır.

defnenin ve ömerin gözleri birbirine kenetlenir ve tutkulu bir aşkla ve özlemle sarılırlar

o sırda ev dıır dıır dııır sesleriyle yankılanmaya başlar. herkes çok korkmuştur.

emi: ciniyela koyişmiş.. hemen gider tekerin üzerine çıkıp ve açar tableti

emi: koyiş aşkim nasılsın?

koray: kızıl meleğim yerim ben seni, ben iyiyim, ne yapıyorsun sen orda

emi: ne yapıcam babamı ve annemi bayıştiyiyoyum

koray: kız bu r harfini söyleyemedin gitti. cin gibi bilmiş seni bunu de şöyleyi ver…. aaa ne dedin sen (kavramaya başlar) annen ve baban

cincırela koriş hemen ömer’in ve defnenin durduğu yere doğu tekerler

defne ve ömer sarmış duruyorlar öyle

koray: ömüş ve kuru kız ne yapıyorsunuz bakalım? kız sen bu plastik kumkumasını affettin yani

defne( yanakları kızararak): öyle oldu galiba koray

koray: dayanamıyorsun sen buna, uys uys ne yapıyım ben nerelere gidiyim şimdi, kız sen buna çektirseydin biraz, şöyle bir 20 bölüm falan. yeni bir erkek gelseydi sana, mesela seçkin özdemir gibi yakışıklı biri, şu buz şelalesi seni kıskansaydı biz de ohh çekerdik, iyi olmaz miydi?

emi: koyiş aşkım bu dizinin adı mutlu son, fazla sabıyı olmayanlay için bu.. buyda masalımız bitti ve göklerden düştü üç elma

defne ve ömer (çığlık atarak): kızıım sen elmayı nerden biliyorsun

emi: göz kırpar herkese

final

Kiralık Aşk

23-08-2016

mutlu son 3. bölüm

ömer: sinan?

ikisi büyük bir özlemle birbirine bakar ama sarılmaya ikisi de cesaret edemez. sinan’ın bakışlarında ömer kızgınlığını da fark eder.

sinan: ömer? geldin demek. ben haftaya bekliyordum.
ömer: gecikmenin bir anlamı yoktu, geldim hal edelim, ben hemen döneceğim çünkü
sinan: defne’yle görüşmeden?
ömer: ne gerek var, o zaten beni hayatından çoktan çıkarmıştır. sevse bile bana dönemez. ben olsam mesela affetmezdim.

sinan: e tabi o sensin, ama defne farklı.
ömer: gördüm onu, çok değişmiş, tıpkı defne’yi tanımadıktan önceki benim halim- sert ve keskin
sinan: kim onu bu hale sokmuş acaba.. yalnız ve güzel bir kadındır kendini korumak zorunda, o da öyle hal ediyor. etrafta avcı ordusu var. neyse, eh, şimdi hiçbir şey yokmuş gibi görmek bile istemez misin?

ömer: neyi sinan?
sinan: sen benim e-maillerimi okumadın değil mi?
ömer: son olanı sadece
sinan: anlaşıldı, haberin yok demek
ömer: açık açık konuş

sinan: hiç… defne taşınıyor istanbul’dan, paris’te yerleşecek. avukatları boşanma evraklarını hazırladı, seni bekliyordu, seni çağırmamı o istedi, yoksa şu ortaklık işleri vekâleti ile de hal edebilirdik.

ömer: ne boş.. boşanması…(üzgün üzgün devam eder) tabi anlıyorum.
yeni hayat başlamak istiyor, tabi ki hakkı. çocuk de ister, gençken, oturup beni bekleyemez.

sinan: üzüldün bakıyorum. niye ki. bırakıp gittin işte, sevseydin durup düşünürdün bu kızın bu hale sokanlardan hesap sorardın. neyse konuşmanın bir anlamı yok artık. çok geç. geldiğine göre avukatlarına talimat ver nasıl istiyorsun öyle hazırlasınlar evrakları.. bana fark etmez. benim param var, hisselerini bana devredebilirsin. defne çok iyi iş çıkarmış, onun sayesinde çok bağlantı kurduk ve çok güzel kazandık.

ömer: evet biliyorum, banka hesabıma hep para yatırıyorsun, gerçi banka hesaplarımı bakmadım ama telefondan hep mesaj geliyordu

sinan: defne senin bir kuruşuna bile dokunmadı, şirketi yönetti ama kendi tasarımcı maaşıyla yaşadı, bağladığı işlerden çok iyi kazanıyor. tamam, iyi akşamlar o zaman- haber bekliyorum.

ömer de eve gider ve yıkılmış bir şekilde kanepede yatar uyuya kalır. duyguları çok karışıktır, bu duygularıyla defneyle paylaştığı yatağa giremez.

sinan: koray selam
koray: selam kepçe, gece gece ne arıyorsun, yaratım sürecimi bozma, yoksa nerömü sağlarım üzerine
sinan: yemişim ben senin yaratım sürecini, ömer geldi
koray: deme kız, nasıl ne zaman , kızıl meleğimi gördü mü? uys uys
sinan: hayır, haberi bile yok. defne çok bozulacak

koray: yollarım ben o buz şelalesinin saçını başını, uys uys, ama çok özledim be sinan, nasıldı anlat sana

sinan: ömer işte, neyine anlattığım, bildiğin gibi sadece içi çökmüş adamın, çok üzüldüm görünce. tamam kapatıyorum. defne’ye söyleme onula görüşmeden gidecekmiş, öğrenip üzülmesin kız şimdi.

koray: tamam vah vah

sabah ömer her tarafı tutulmuş kalktı. rüyasında hep defneyi gördü, sanki hiçbir şey olmamış gibi ömer’e gülümsüyordu.

ömer: eskiden gerçekleşmek istediğim defnemle aynı yatakta sarıp uyumak, sabah birlikte kalkmaktı, ama şimdi bir gülüşüne bile razıyım

kendine bir kahve yapıp bahçedeki koltuğa yığıldı kaldı. sessiz çiçekleri izliyordu. defnesinin parmakları dikmiş o çiçekleri. o bahçede, evde yaşadıkları gözünün önünden film gibi geçiti. çaresizlikten yüreği sıkıştı nefes alamadı.

öğlene kadar boş boş oturur, elini kolunu nereye koyacağını bilmez, kendini boşlukta hissetti.
bu şehirde her şey defne diye bağırırken defne’siz bir hayat nasıl yaşanıyordu, unutmuştu çoktan.
akşamüstü arabayı atladığı gibi kendini sarıyer sahilindeki o parkta buldu. gözü o kızıl saçlı kızını aradı ve gördü onu.

ömer: halasına ne kadar benziyor, adı da emiymiş, en azından onu bakıp defnemin özlemini gideririm.

emi kendisinden biraz büyük erkek çocukla oynuyordur çimlerde. eminin üzerine yine yırtık bir kot tulum var. saçları bu sefer iki taraftan kuyruk bağlıydı. esra da az bir uzakta arkadaşlarıyla takılıyordu.

o sırada daha büyük oğlan çocuklar geldi eminin yanındaki çocuğu itti. çocuk yere düştü ve ağlamaya başladı. emi onu yerden kaldırıp üstündeki toprağı sildi, sonra ellerini belini koyup o büyük oğlanın üzerine yürüdü. kafası horoz gibi öne çekti ve hesap sordu

emi: sen kardeşimi vuyamazsın, gösteyiyim sana!!!
oğlan çocuk: kızsın kız halinde dur.
emi: öyle mi, bir çaypayım seni, uçaysın buydan.

emine yumruklarla çocuğun üstüne gitti.

ömer gülmekten kendini alamadı ve müdahale etmek istedi ama nihani ve serdarı fark ederek, geri çekildi

serdar: emi ne yapıyorsun, hiç yakışır mı sen kızsın, oğlanlarla ne kavgası bu. anası kılıklı işte.

nihan: öyle şöyleme serdar, emi haksız yere kimseyi vurmaz, demek ki bir şey yapmış o çocuk. emi gel kızım, ne oldu anlat bakiyim.
emi: hiiiç..
nihan: ya söyle bakalım bir şey mi yapmış

emi sus pus kalır. o çocuğu ele vermez

ömer emi’ye hayran kalır : ya şuna bak kendini savunmuyor bile, bu nasıl bir şey.

ömer: keşke benim de böyle bir kızım olsa… ah ah

nihan: eve gidelim mi?
çocuklar: hayır hayır kalalım
nihan: tamam, serdar sen eve git ben defneyi bekleyeceğim. eve gitti, üstünü değiştirip buraya gelecek
serdar: tamam. oğlum uslu uslu oynayın

erkek çocuk: tamam baba

ömer’in yüreği yerinden çıkacakmış gibi attı, kendini iyice sakladı ve konuştuklarını dinlemeye devam etti

nihan: esra sen niye bakmıyorsun çocukları?

esra: yenge sanki bilmiyor musun, senin iso pısırıktır, adaşına hiiç benzemez, emi onun yüzünden kavga etti. bu oğlan çocuk vurdu iso’yu emine de kardeşini savundu.

ömer’in kalbi durur, nefes alamaz, demek nihan’ların çocuğu iso’ymuş. peki emi kimdir, kimin çocuğudur. sinan dün bir şeyler söylemeye çalışıyordu. yoksa…

o anda defneyi görür, dünkü kokteyldeki defneden eser kalmamış, eski, sıcacık mahalle defosu, yırtık kot pantolonunu üzerine çekmiş, kareli gömleği belinde bağlamış sağlana sağlana yürüyor

defne: hey millet, yine kıyamet kopmuş bu sefer kim dayak yemiş
emi defneyi görünce: anne anneciğim benim- koşup boynuna sarılır

ömer’in eli ayağı tutmaz saklandığı ağacın altına yığılır kalır

defne: emine kızım niye kavga ediyorsun, sen kızsın yakışmaz ama.

emi: ya anne, iso’yu vuydu o şeyefsiz.

defne: kızım sen bu lafları kimden öğreniyorsun, söyleme öyle çok ayıp

emi: tamam annem, meleyim, askım, defnem benim

defne: bak bak laflara bak, kız sen neymişsin ya.. şimdi seni ısırırım

ikisi koşmaya eğlenmeye başldılar. emi sevinç çığlıkları atarak kaçıyor defne de kovalıyor.

ömer yığılmış oracıkta gözlerinden yaş akıyor. demek emi onun kızıdır, bir yanlışlık olamaz, nasıl da anlamamış emi emine işte. defne kıyamamış annesinin adını vermiş. ,

gizlice kalkar ve uzaklaşır. sinan’ı arar

Kiralık Aşk

23-08-2016

mutlu son 2. bölüm

defne şirketten çıkıp eve gidiyor.

şükrü: defne nasılsın? emi nasıl, yine yaramazlık peşinde mi?
defne: ya şükrü abi ne diyorsun, o kadar enerjik ki ne yapacağımı bazen şaşırıyorum. kızamıyorum da, öyle gözlerle bana bakıyor şirinlikler yapıyor kızmak yerine gülmeye başlıyorum.
şükrü: kıymazsan ki sen
defne: en iyi sen bilirsin şükrü abi, o beyefendinin de bir parçası ben onu nasıl kıyabilirim, ona fiziki benzemezse de karakteri bazı öyle bir benziyor ki, babası kılıklı işte. (gülerler)
şükrü: defne bu akşam kokteyli için kaç ta aliyim seni?
defne: gerek yok şükrü abi, sinan’la gideceğim. sen dinlen bu akşam.

şükrü defne’yi bıraktıktan sonra ömer’e gelir. ömer bahçede oturuyordur.

ömer: gel şükrü, niye geldin?
şükrü: işim bitti bugün belki bir ihtiyacınız var diye geldim.
ömer: defne hanım erken paydos yapmış anlaşılan
şükrü: yok, bu akşam kokteyl var erken hazırlanmaya gitti, zaten sonra sinan bey alacakmış onu. siz katılacak mısınız?
ömer: ne gerek var ki, hem de davetiyem yok

şükrü: ömer bey aslında kimse sizin ayrı olduğunuzu bilmiyor, sizin havadan oluşan bir alerjiniz olduğu için yurt dışında yaşamak zorunda olduğunuz ve defne hanımın sık sık gelip sizinle yurt dışında görüşüyor diye biliniyor. yani davetiye sizin adına da geliyor üsulen. katılabilirsiniz.

ömer: tamam şükrü o zaman berbere gidelim, kendimi çeki düzen veriyim. belki de onlara görülmeden içerde birkaç işimi hal edebilirim. sinan’la konuşmam lazım.

akşam için defne hazırlanmıştır. omuzları açık uzun bir siyah elbise giymiştir. saçlarını sıkı toplamış ve arkada yüksek kuyruk olarak bağlamış. makyajıyla kendine sert bit görüntü elde etmiş ama yine de çok güzel ve muhteşem görünüyordur.
sinan’la kokteylin yapılacağı mekana geldiler. birlikte içeriye geldiklerinde her kesin gözü defne’deymiş.

ömer daha erken gelip karanlık bir köşede stantta duruyor. içkisine içerken kalbine de laf anlatmaya çalışıyor, ama nafile, güm güm atmaya devam. birazdan 4 yıl sonra defneyi görecek.

beklerken yanındaki stantta duran iki yakışıklı iş adamının konuşmalarına dinlemeye başladı.

1 is ad.: birazdan gelecek hayallerimin perisi
2 iş. ad. : o ancak krallar kraliçe olur, peri değil. senin yüzüne bir kere bakmadı bile. sen bu kadar çiçek gönder, jestler yap, o da bakmasın sana
1 iş ad.: olsun bakmasın, ne yapalım, yine de o benim için bir güneş gibi, gördüğüm her yer aydınlık oluyor. eminim bir gün o da beni fark eder
2. iş ad.: ya kocasına ne yapacaksın
1. iş ad: kocasıymış, ne kocası be. sen hiç gördün mü o adamı? bence yalan, kimse asılmasın diye öyle diyorlar
2. iş ad: ya parmaktaki taşıdığı yüzükler? bir de şu ortak meselesi var, sinan mı ne mi, her yerde birlikteler
1. iş ad: yok aralarında bir şey yok, kesin bilgi, şirkette benim adamım var, sordum, kardeş gibiler yok öyle bir şey

ömer: bunlar kimden bahsediyorlar, yoksa…

2. iş ad: ah bak geldi senin kızıl güneşin.

o sırada defne içeriye girer sinan’ın kolunda. herkes ona döner ve birçok kişi ah çeker.
ömer’in dili tutulur, defne’yi görünce özlem, hayranlık, kıskançlık, çaresizlik duyguları birbirine karışmış. defne çok değişmiş, acayip güzelleşmiş olgunlaşmış ama aynı zamanda çok sert bir yüz ifadesi ve özgüvenli bir duruşu vardı. ‘’bu benim defnem’’ mi diye ömer şaşırmış.

1.iş ad: defne hanım, merhabalar! biraz konuşabilir miyiz?

ömer iyice kendini çekmiş görünmemek için ama kulağı ordadır

defne: buyurun sarp bey, kısaca ama lütfen- çok sert bir ses tonuyla defne cevap verir. ömer defnenin sesini tanımaz bile.
sarp: size bir iş teklifim olmuştu, bir tülü görüşemedik. sizden bir toplantı talebim olacak, şöyle birlikte bir akşam yemeği yiyelim hem de o teklifimin üzerinde konuşalım.

ömer (kızgın): şuna bak, işmiş, resmen defne’yi yemeğe çıkarmak istiyor. sen dur sarp mısın ne mısın. ömer iplikçinin karısına hem de. .(kendine gelir). ben yapıyorum ya.. ömer kendine gel, sen defne’yi bırakalı 4 sen olmuş, neyine karışacaksın. al sana kıskan ve dur yerinde.

defne( yine aynı soğuk tavrıyla): sarp bey beni tanırsınız -akşam yemeklere kimseyle çıkar iş konuşmam. akşam yemekleri ben ailemde evde yerim ve o alışkanlığımı da kimse bozamaz. tekrar söylüyorum iş konuları ortağımız sinan bey ile konuşmanız gerekiyor. ben bir tasarımcıyım işim ayakkabı çizmek.

sarp: pardon yani aileniz diyorsunuz ama eşiniz ömer bey ortalıkta yok.
defne: haddinizi açmazsanız sevinirim. bu konuşma burada bitmiştir, adieu, arrivederci

defne'sinin cevabı ömer’i fazlasıyla mutlu etmiştir. demek akşamları dışarıya çıkmıyormuş defne.

karşıdan gelen senyör belluçi defney’i görür hemen yanına gelir. defne nazikçe asaletle elini uzatır, senyör belluçi elini öper ve kırk türkçeyle lafa başlar;

s. belluçi: dafne sevgilim, nasılın, özlüyor ben seni.

senyör belluçi 60 yaşlarda çok bakımlı, kirli sakallı kısa boylu tombiş bir adamdır.

sarp ters ters bakar italyan ünlü modacıyı ve çeker arkadaşının yanına gider.

2.iş adam: hıı, sarp bey, aldınız mı ağzınızın payını, doyamıyorsun değil mi bu kadının sana hayır demelerine.
sarp: beni biliyorsun, istediğimi alana kadar vazgeçmem. hadi gidelim burdan.

senyör belluçi italyanca devam eder.

s. belluçi: dafne, evraklar hazır, senin imzan kaldı. imza attığın an ortak olacağız. biz seninle çok güçlü ikili olacağız. ama tek üzüldüğüm senin paris’e taşınmam. ne olur gel roma’da kal, milano demiyorum, ama italya’da ol.

defne: hayır senyör, yapamam, bir süreliğine paris’te kalacağız biz.

ömer hayran hayran defneyi bakıyor, ne de güzel italyanca konuşuyor, ne zaman öğrenmiş.

ömer: benim defnem akılıdır, öğrenir. ama bu ne diyor, taşınacakmış hem de paris’e. o yüzden çağırdılar beni demek. demek gidiyor buralardan, ama biz diyor, kiminle gidecek acaba.

defne çok kısa bir süre sonra ayaküstü birkaç görüşme yapıp sinan’la vedalaşıp oradan ayrılır.

Kiralık Aşk

23-08-2016

mutlu son 1. bölüm
benim gibi sabırsız insanlara armağan ediyorum 
ömer istanbul havalimanına inmiş. sakalları uzamış, üstünde spor kıyafetler, o büst gibi duruşundan eser kalmamış. sevdiği insanlarla aynı şehirdedir şuan. birden özleminin birkaç kat arttığını hissetti. defne’yle, sinan’ la aynı havayı soluyor şimdi.
dışarıya çıkıp arabaya doğru yürüdü.
şükrü: ömer bey hoş geldiniz, sizi çok özledim, yeriniz hep boştu.
ömer: hoş bulduk şükrü, ben de gerçekten çok özledim seni, ülkemi, şehrimi…
şükrü: nereye gidiyoruz
ömer: şöyle bir boğaz gezisi yapalım. sarıyer taraflara doğru yürü istersen.
o sırada passionis’te sinan ve defne toplantıdalar
defne: sinan ben paris’teki evi ayarladım, gidince kontratı imzalayıp bir süreliğine orda kalırız
sinan: ömer’in geleceğinden o kadar eminsen yanı
defne: yazmış sana işte haftaya gelmeye çalışacağım
sinan: hayret, bunca sene yazdım, hiçbir e-mailime cevap vermemişti, şu son yazdığım e-maile cevap vermesi ilginçti
defne: niye şaşırıyorsun, yazmıştın işte benim ayrılmak istediğimi o yüzden yazdı. o da onu bekliyordu. biliyorsun o.. centilmendir, ben ayrılmak istemedikçe o çık demezdi
sinan: evet, haklısın galiba
defne: biliyorsun, passionis’i yüz üstü bırakmamak için kaldım burda, sonuçta bu kadar emek verimisiniz, bizim özel hayatımız yüzünden bu kadar insan ekmeğinden olmasın değil mi
sinan: sağol defne, gerçekten sen olmasaydın bu şirket çoktan batmıştı
defne: aradan 4 sene geçti, vakti gelmiştir. ben de kendi hayatıma bakmam lazım. gideceğiz biz fransa’ya, ama yeni işim milano’da. beyefendiyle karşılaşmamak için italya’da yaşamak istemedim
sinan: nasıl olacak o iş milano’da yaşam paris’te
defne: senyör belluçi kendisi gelip gidecek, bilgisayardan görüntülü toplantılarımız olacak. işte böyle..
sinan: kendi işini kuracaksın ha? hadi hayırlısı. ha defne, akşamki kokteyle gitmemiz lazım, biliyorsun hafta içi bir sürü bağlantı kurdum seninle görüşmek istiyorlar.
defne: tabi gidelim. ben erken çıkar hazırlanırım.
sinan: ben alırım seni o zaman evden, birlikte gidelim yine sana askıntı yapmasınlar yamyamlar.
defne: yeni defne’yi kolay mı askıntı yapmak. korkarlar benden. karlar kraliçe diyorlar arkamdan.
sinan: ömer buzlar kralıydı sen de karlar kraliçe mi oldun şimdi.
ikisi de kahkaha atıp gülmeyi başladılar.
ömer o sırada sarıyer sahilinde inmiş arabadan ve dolu dolu boğaz havasını içine çekiyormuş. yosun kokulu, balık kokulu özlemini gidermeye çalışıyordu. ama nefesi kesilircesine daha büyük bir özlem çöküyordu üstünde. 4 sene boyunca italya’da bir adaya çekilip hayatını sürdürmüş. unutmak istemiş ama her seferine sevgisi ve çaresiz aşkı daha da depreşmiş içinde.
şükrü: ömer bey, gidelim mi?
ömer : biraz daha kalalım şükrü
ömer e-maillere hiç bakmamış. en son milano’ya geldiğinde geçti bilgisayar başına ve sinan’dan gelen son mektubunu açmış. e-mailinde defne’nin şirketten ayrılmak istediğini yazmış ve ömer’in gelip ya işlerin başına durmasına ya da başka birini hisselerinin devretmesine rica etmiş. defne’ye genel vekalet bırakıp gitmişti.
şükrü: ömer bey biliyorsunuz bu saate işteler, burdan geçmezler
ömer: kim şükrü?
sükrü: hiiiç hiç ömer bey- diyerek arabaya döndü.
ömer çimlerde oynan çocukları seyrediyor.
bir tanesi kızıl saçlı bir kız, üç yaşlarda, çok haraketli ve neşeli halleriyle ömer’in dikkatine çekmiştir.
bir ağaçtan öbür ağaca tırmanmaya çalışıyordur. kızıl ve kıvırcık saçları varmış, dizleri yırtık bir tulum kot pantolon giymiştir, pantolonun bir askısı omuzundan kaymış ve çok komik görünüyordur.
erkek çocuklarla şaka dövüş oynuyordur. ömer istemeden gülmeye başladı ona. birden bire kocaman bir köpek çocuklarla oynamak istedi herhalde onlara doğru koşmaya başladı. kızıl çocuk korktu ve ömer’e doğru koşarak gelip ömer’in kucağına zıpladı.
ömer: ay korkma korkma, gitti o; çocuğu sarılarak ömer sakinleştirmeye çalıştı- adın ne bakalım güzel kızıl kedicik?
emi: emi benim adım, sen… sen .. yoksa babam mısın?
ömer (gülümseyerek) : çok isterdim baban olmayı.. ve kendi kendine- aptallık edip gitmeseydim senin gibi bir kızım olabilirdi şimdi. senin baban yok mu?
emi: vay tabi vay, hem de çok yakişikli bir babam vay, sana benziyo
ömer: hadi koş oyna bakalım, bir daha gelmez köpek.
kız ömer’in yanağı öpüp kucağından indi ve arkadaşlara doğru yürümeye başladı ama arkaya sık sık dönüp ömer’e gülücükler dağıtıyordu en son da el sağlayıp koştu.
ömer arabaya doğru giderken son defa dönüp baktı kıza.
ömer: aaa, bu esra değil mi? ne işin var bu kızla. beni görmesin. zaten iki günlüğüne geldim hiç gerek yok.
esra: emi ne yapıyorsun, dondurma almaya gittim geldim yoksun.
emi: esyacik, köpek kovaladı, kaçtim.
esra: toz toprak içindesin, ne yapacağım ben seni, hadi eve gidelim, annen görmesin seni böyle, sonra azarı ben işitiyorum. dilin pabuç kadar ama şu r hafları bi söyleyemedin gitti
ömer: ya serdarların çocuğu mu bu? onların erkek çocuğu olacaktı. demek doktor yanılmış, kızları olmuş. ne kadar da halasına benziyor. ben de kanım niye çekti diyordum.
şükrü: ömer bey bir şey mi oldu. heyecanlısınız
ömer: yo.. yo, eve gidelim. benim evde birileri kalıyor mu şükrü.
şükrü: hayır ömer bey, defne kendi mahallesinde başka bir ev almış orada oturuyor. ama bu evi de ayda bir gelirler, kontrol eder defne. çiçeklere bakar işte. ama yeni gelmişti geçen hafta yani bugünlerde gelemez.
ömer: o zaman eve yürü ve geldiğimi kimseye söyleme
şükrü: tamam ömer bey, defne’ye de işim var diye çıktım. şirkete dönmem gerekiyor. ben onları hiç yalınız bırakmadım, ne kadar ayrı olsanız bile, defne’yi severim biliyorsunuz ve o hala sizin karınız.
ömer: onları derken.. hadi neyse şükrü git sen, ben zaten yatıp dinleneceğim.
ömer evine girer, her şey aynı yerde duruyor. sadece bir köşede bir iki oyuncak var, bir top bir de oyuncak yay ve oklar varmış.
ömer: acaba yeğenini buraya mı getiriyormuş defne? herhalde..

Kiralık Aşk

30-06-2016

çok güzel olmuş sılacım, tam ömerin ilk bölümlerdeki davranışlarına göre olmuş.
diziyle aynı çizgide olunca senaryon bana daha cazip gelyor.
geçen son bölümlerini izliyordum. ömer ne kadar değişmiş.
asıl değişen onun karakteri değil de kendini daha da rahat ifade etmesidir.
yoksa kalbi defne için hep titriyormuş.
ömere çok yüklüyoruz ya, şöyle yaptı defneyi öyle yaptı, ama 16,17,18 bölümlerde izleyin, defne onu bırakıp gittiği halde izle ilgili defne yalnış anlamasın diye hep açıklama yapmak istiyor. defnesinin üzülmesine dayanmıyor.
öer defne ilişkisinin en sevdiğim şey ikisinin de birbirlerine korumasıdır, defne hep ömere sahip çıkıyor, aynı şekilde de ömer defneyi korumak, kollamak istiyor, defne gururundan belki izin vermiyordu önceleri o başka, ama ömer defne için bir şey yapmasından çok büyük zevk alıyor, mesela düğün hazırlıklarda defne yazı yazarken sevinci gülüşü. defne onun için bir şey yapmasına izin verdi adam çocuk gibi seviniyor, çünkü sahip çıkma hissi erkekler için çok önemlidir.
aslında bizleri diziye bağlanma nedenlerin sebebi de bu, o naif, gerçek duygularına o kadar özlemişiz ki, götünce yüreğimiz hop oturuyor.
bir sarılmaları var ki, bin öpücükten daha kıymetli ve sıcak.

Kiralık Aşk

27-06-2016

bizim dizimiz aşk ve gurur veya önyargı kitabı üzerinden baya bir yürüdü.
türk dizilerin arasında tam anlamıyla aşk ve gurur kitabından irekt esinleme bir dizi vardı.
sanırım çok benziyorlar, konular fazlasıyla farklı ama genel anlamında karaketerler çok benziyorlar ve sanrım olayları da benzeyecekler.
asi dizisini hatırlayan var mı? önyargılı bir demir, annesini emineyi kaybetmiş ve intikam için yakın arkadaşı kerim ile köye gelmiş. çok gururlu bir asi, akılı zeki ve ablası defne.
izmeşsiniz eğer aşk ve gururun tam hikayesi.
asiyi deliler gibi seven demir onu bırakır gider, ömer gibi o da duygularını ifade etmez.
ikinci sezonda geri gelir ve tesadufen 5 yaşında bir kızı olduğunu öğrenir.
asi dramaydı, ama bizimki komedi ama benzer şeyler çok. asinin çatlak ve hava atmayı seven, kendilere göre sösyetede olmaya seven annesi neriman.
ama aşk ve gurur kitabın tıpa tıp aynı

Kiralık Aşk

27-06-2016

tiyatroda olur ya bölüm sonu perde inilir moladan sonra bir sonraki bölümün perdesi açılı.
şimdi ömerin evinde perd indi.
ikinci perde defnenin sevdiği yani defnenin perdesi açılacak.

sahnede dekorasyon değişicek, her de yazıyor senaryoda, bu arada çok komikmiş son sahne.
kafamda o kadar çok fikir geliyor ki şöyle olur böyle olur, ama beklememiz lazım. perde eylülde açılır. bekleyeduralım


Kiralık Aşk

27-06-2016

iffetcim hepimiz oyle yeşilçam filmlerinin esintisi olsun diye hep senin gibi düşünür isteriz, ama ilk bölümde senraistimiz bize uyardı, unutun dedi görüğünüz izlediğiniz ne kadar yeşilçam eski türk filmler varsa unutun, yeniden yazıyorum dedi... nerde diye soruyorsun, neriman defneyle konuşurken, oyun için hazırlarken.
yani dizimizi de ayrı kılan bunlar işte, biz başka bir şey beklerken bir anda ters köşe, upps cumburlo.
nevin gerçekten senin yazdığın çok mantıklı, sağol, aklımdan sadece kreasyonla ilgili olur diye geçmişti. bakalım bakalım ömer beyciğimiz neler hazırlar.

Kiralık Aşk

27-06-2016

0:37 isimsiz yazan, yeni kreasyom aşk ve öbür cinler, ve aşk ve neriman ve öbürleri, haraket şimdi başlıyor.
çok mantıklı... yeni sezon ömer bunlarla uğraşacak biraz.

defne sırını neden son anda söyleme gücünü buldu.. öncelere gidelim...
eskiden ömer defneyi bıraktı, çok ama çok acı çekti ona gitmedi.
ama son ayrılıkta kalktı ta manisaya gitti, defne afetsen bile gurur yapar gelmezsin diye düşündüm.
son kaçardığı zaman inatlaştılar, gece kalkıp defneye koştu. eskiden ömer öyle miydı.. şimdi defneden ne kadar kolay özür diliyor. ki ömeri biliyoruzasla özür dilemez ve sinanın dediği gibi rest çekene binbir rest çeker.
defne ömeri güveniyor artık. ne diyordu, sorun senin, dik duruşun... şimdi onu dolu dolu seven ve kendinden vazgeçen bir ömer var, o yüzden defne güveniyor ona.
defne ömeri çok seviyour ve onun için ömerden gelen herşey kabuludür.
öbür cinlere de hesap soracak olan ömer olacak, çünkü oyuna ömere oynanmış, defneye değil.
ama baktığımızda öbürleri de hepsi pişman, büyük aşk karşısında neriman bile pes edip yardım etti.
çok haraketli olacak yeni bölüm.
bakalım.
defne için de eziyet çekti diyoruz ya, ben tekrar ediyorum, o onun tercihi, ömeri sevdi sonuna kadar dayandı ve ... kazandı.
aşk zaten böyle bir şey, savaşmaya değer bir şey bulursam ... diyor iso.

Kiralık Aşk

26-06-2016

ben macur ama ömer de çok acı çekti.
defne kendi hatası yüzünden acı çekiyor. kim için yaptıysı yaptı, defne suçluluk duygusundan eziliyor, yoksa...
anlatması gerekiyordu, onu da yapamıyor, hem ömeri düşünüyor acı çekmesin diye hem de kendisine terk etmesin diye.
eğer orada ömer defneye sırı biliyordum dese, defne onu terk eder.
ben olsam bırakır giderdim, gidip ve kızının ızdırap çekmesine izin vermiş olur ömer.
ve öylece oyun sonuna kadar başarıylla tamamlanır, en son neymiş, düğünden sonra ömeri terk edip gidecekmiş.
burada da perde ipucusu geliyor, bir gün bile bu evde kalsak da... falan filan
eski bak yazdıklarını okuyunca şöyle bir düşündüm ömerin mezarlıktaki o ikinci sesi, acaba ömer mektupları mı, mektup yazıyor ve sesli mektubu anlatması

Kiralık Aşk

26-06-2016

ömer perde için bir gün bile otursak senin istediğin olsun.
belki o gece son kez konuşup ayrılırlar, zaman atlaması. ya ömer baliye gider ordaki yerlilerle kürek çeker, çadırlarda yaşar, defne şirketi ayakta tutar, şirkete girip derya suyum sert bir iş kadını olur, ya defne gider ve muhteşem bir dönüşle geri döner.
tabi ki bunlar klişe, meriç hanım da klişe sevmez ve yine şaşırtır şık bir hamleyle

Kiralık Aşk

26-06-2016

tamam payaşıyorum, tabi ki dediğim gibi bu bir tahminmdir. belki yanılıyorum.
ömerin mezarlıkta konuşması, iki farklı konuşmalar bence. fragmanda yaralar ya, başka sahne gösterip başka konuşması parçası koyarlar.
gerçek konuşma defne hakkında, ikincisi belki çocuğu olmuş onu mu anlatıyor acaba diye düşünüyorum.
bu ara obür konuşmasının ses tonunu dikat edin, biraz farklıdır. konuşma da şudur
hayatı yaşamaya değer kılan. öyle bir his ki o hem vazgeçtiģim kendimden . daha iyi daha sakin bir adam yapıyor beni. keşke sizinle mutluluğumu payalasabilseydim sizinle keşke yanimda olsaydınız.
sanırım bu bir konuşmanın parçalarıdır ve yeni sezonda ya mezarıkta veya başka bir kişiyle konuşurken söylenecek.
sizce mantıklı mı?

Kiralık Aşk

26-06-2016

iyi akşamlar ka yazlık ailesi. yani yazlık kampa girdik gibi geliyor bana.
asi söz verdiğim gibi sabah ilk iş ilk bölümünü seyrettim. sonra konuşuruz herhalde vakit bulursak.
asil ben bu sabah son bölümü izlerken yeni sezon 53. bölüm fragmanından bir parçayı fark ettim. nasıl haziran 2016 veriyorlardı ya, bu son bölümde de onu verdiler diye düşünüyorum.
tabi ki yüzde yüz doğru olacak bir şey yok, tahminimdir. bana mantıklı geldi.
ben den bir soru, hangi parçada verdiler onu??? bakalım bakalım kimin dikkatine çekmiş o...

Kiralık Aşk

25-06-2016

gölçüklü ve bir isimsiz yazan, teşekürler aşk ve öbür cinler ismini ve yazarı paylaştığınız için.
gabriel garsianin yüzyılık yalnızlığı çok gençken okumuştum.
çok büyük etki bırakmıştı üzerime, o zamanlar dünya bakışım çok farkılıydı..
mimarlık bürösünda çalışıyordum ve benden yaşça büyük arkadaşarının sohbetlerini takip etmeyi bayılıyordum. tecrubelerden, okuduklarının yaptıkları yorumları benim iç dünyamın geliştirmesine çok yardımcı oldu.
maalesef bugünlerde memleketimde eskisi kadar eğitime ve entelekualizme önem verilmiyor.

Kiralık Aşk

25-06-2016

sılacım teşekkürler senaryolar için.
ben bebeklerle bölümlerini çok seviyorum. çok tatlılar.
sude melisa veda notu yazöış, resim paylaşmış herhalde sinemle birlikte, yüleri yok.
yeni projede götüşmel üzere yazmiş, galiba başka bir koş dizisine baş rol veya önemli bir rol almış, drama yakışır melisaya, böyle hırçın güçlü kadın rolu.
bir şey rica etsem sizlerden... biliyorum zor bir şey ama bir iki ay elçini ve barışı tamaemn unutsak, gül gibi defnemiz ve ömerimiz var, onlarla yetinsek... bu çocuklar üzreine o kadar çok kötü enerji gönderiyorlar ki.. onlara platonik aşk olanı mı desem, kıskananları mı desem.
ruhsal dünyada bu konuşulanlar boş boş geçmiyor,
onları zarar gelmesin diye ben hep dualarımda hatırlarım .
barış akarsu vardı, nasıl bir genç nasıl bir yetenek. yalancı yarimle meşhur oldu, ve doğum gününde gitti çocuk 29 haziran, kaza yaptı 4 temmuz aramızdan ayrıldı.
biliyorum, çok kötü şeyler yazıyorum, ama gerçekten o insanların kendi hayatları ve kendi dünyaları vardır, üzerlerine gittikçe daha kötü oluyor, bir verecekleri karar varsa da ... yapamıyorlar,
çok özür dilerim kimseyi üzmek istemem, ama ne olur bırakalım tatil yapsınlar, bize ne onların özel hayatından.
isterim ki elçin de barış da huzurbulsunlar, kendine gelsinler.

Kiralık Aşk

24-06-2016

wow ama ne güzel ne şık sırı anlatma sahnesi buldu.ösuper... çok beğendim, 40 yıl düşünsem böyle bir şey aklımdan geçmezdi. yürürken anlatmak, sırla yeni hayatı başlamamak. ya bayıldım, gerçekten çok şık olmuş...
hulya şimdi gördüm sende beğenmişsin, ya hanımlar panik yok... gerçekten çok güzeldi, ben asıl sırla evlendirecek mi diye endişeliydim. en azından klişe değil, görkemli bir yürüyüşle ömeri güvenerek anlattı.
ayyy, çok heycanlı, böyle biter artık.
yeni sezonda hayrlısıyle... bol konu olacak. benim tuyolarım çıkmıyor genelde, ama yine de ömer bırakır gider diye düşünüyorum.
defneye teretmeler yakışır, ana baba, koca... ufff. orası kötü ama ne yapalım, belki ters köse olur, mutlu mesut evlilikleri gösterirler yeni sezonda, biz ayrılık beklerken.

Kiralık Aşk

22-06-2016

sılacım senaryoların yine çok güzeller. defne ömer birbirlerine kenetlemesi, ya var ya sen aile pedagog olmalısın. nasıl da onların ilişkilerine olgulaştırıp yavaş yavaş çok güzel bir noktayı getirdin, en çok da ömerin değişimini beğeniyorum.
ben galiba gerçek diziden koptum... inan diziyi izlerken senin senaryoların etkisi okadar hisediyorum ki, dizide olmayan senin senaryolarda olanların açısından bazı olayları değerlendirmeyi abşaladım.
ama burası kesinlikle okunuyor ve iyi ki. dizi daha bir sıcak oldu.
sezonda başlayan dizilerin bir çoğu kiralıkaşk esinlemesi gibi. tabi ki değişik oyuncular değişik hava veriyorlar,ama yine de bıkınlık geliyor.
meriç acemi dizimize nazikçe, hisetirmeden başka bir yone çekmiş, farkımız olsun değil mi diğer dizilerden.
sanki daha bir aile dizisi gibi olmuş, sosyal farklılıklar bir kenara bırkılmış.
en başta vahşı bir iş dünyasına gelen saf ve temiz, sıcacık defnecik gördük, moda sektörünün vahşı kuralları, zengin oğlan fakir kız havalar falan, ama son dizilerin bir çoğu ayınısı olunca bizimki yön değiştirdi, komedi tatında aile içi ilişkilere döndük, daha bir iyi oldu.
bizim dizimiz özel olacak.
bizimkilerin aşkı da bambaşka. gerçek...
fazla yazmak de istemiyorum burada, ama yine kendimi tutamadım. izledikçe yüreğim çok güzel duygularla doluyor ve yazdıkça yazmasım geliyor. ama bazı buranın havası oyle bir değişiyor ki, yazdıklarımın değeri kalmıyor gibi.
sonuçta burası bir yazarokur portalı...


Kiralık Aşk

20-06-2016

geçen bölümü izlerken yasemini duymadnız mı, haraketlenme zamanı dedi, bir organizasyon yapıp isminize duyurmak lazım dedi ve bir iki fikrim var dedi. ruya değil yani.
ömer ve defne nikahı kıyacaklar kesin sonra birşeyler olacak, ve ya sezonu güzel kapatıp yeni sezonda zaman atlaması gösterirler. ömer sırı öğrenmiş ve defnesinden ayrılmış, onu bırakıp başka bir yere gitmiş. defne şirketi baya bir yükseltmiş, bebeği olmuş, ama kimsenin haberi yok.
sonra ömer pişman olmuş, şirkete gelip defnenin yanında yönetici asistanı olarak çalışmaya başlamış , kiralık aşk volume 3. defneyi kemdisine aşk edecek... o sırada tabi ki senaryo gereği yeni kişiler, mhmet ahmet yusuf naci falan filan...
hayal gücüm işte!!!

Kiralık Aşk

19-06-2016

sılacim senaryolar git gide daha bir güzel oluyor. sanki evlilikleri yaşatıyorsun, defne ve ömer olgunlaşıyor, kolay afediyorlar birbirlerine. çok güzel bir hissiyat veriyor.
gönderdiğin eski senaryolarına daldım, buraya de girmiyorum fazla, sadece yeni senaryolarını okumak için. yorumları da okumaya bıraktım, bilmiyorum niye, içimden de yazmak gelmiyor.
sen çok emek veriyorsun, bizlere hakını helal et. sen herkezi düşünüyorsun, bu kadar güzel senaryolar yazıyorsun ard adı, vakit harcıyorsun biz bekliyoruz diye, kendi işini gücünü bırakarak ve hep mütevazısın.
rab bereketlesin seni ve aileni.

Kiralık Aşk

18-06-2016

çok güzel bir bölümdü. aslında kemdimi bir an yine sılanın senaryolarında buldum gibi oldum, koriş sahneleri araları bozup barıştırmak falan, kıl kuyruk demesi, okuldan mehmetin defnenin kapılarda neler yapması.
her, benim de aklımdan geçti o mehmet terzinin oğlu tasarımcı çıkabilir,
ömer defneyi çok seviyor, o yüzden sürekli ona yükleniyor. gerçek sevgide gür, hesap olmamalı. defne ömerin kalbini biliyor. kos kocaman iplikçi, çok farklı davranıyor defneyi, en büyük sevgisi de ona en kızgın öfkesi de.
defne için adta başka bir insan oluyor, tabi ki yeri gelnce korişin dediği plasti duruşu yüzünden taviz vermiyor, ama genel olarak, çok güzel seviyor defnesini. defnein ailesini aldığu gibi kabıl etti, sosyal farklarını hiç hisettirmedi. sinanı mesala ben hiç güvenmezdim, iyi hoş diyorlar nasrını bastığında hemen ya yüze vurur bir şey söyler ve ya bir haraket yapıp sonra başına vurur. ya ömer defnesiyle dolma sardı, daha neşer.adamın hiç umrunda mıydı o isteme ikramları, kekler börekler dolmalar , ama defne için önemli diye oturdu ciddi ciddi paylaştı o heycanı.
defnenin sevgisi de mükemmel.ben de isterdim ömeri biraz süründürsen, bir taraftan da kıyamazdım, çocuk zaten hayat tarafından darbe yemiş. defne hep ömerin o eksk yanlarını düşünerek onu hep affediyor, çünkü gerçekten ömer onun bir parçası oldu.
bir bölümde sırdırabilecek vakit yoktu herhalde o yüzden fazla detay göstermediler, mesala ömerin defnesinin şehri teretmesini duyup kahırolması., veya kapısına geldiğinde defnenin ailesinin bahçede sarılmış ağlarken onları görmesi, onların konuştuklarını duyması, ömerin yıkılmasını...
ama bu da çok güzel oldu, bir de o armut ağacından ömerin kucağına direkt düşseydi, çok güzel olurdu.
islık super bir fikirdi, hayallerdeki kızımsın hep demek istiyor, her gördüğümde aşık oluyorum diyor.
hepimize tebrik ediyorum, güzel bölümdü.

Kiralık Aşk

14-06-2016

ömer sadri ustayla akşam üstü konuşuyor ve üstünde siyah bir mont var.dedesinin evine sabah veya gündüz gidiyor ve üzerinde mavi ceket var. yani aynı gün değil.
türkan olayları öğrenmiş galiba, ve öylese ömerin çekeçeği var annaanesinden.
sılacım ikinci senaryonda tüyoyu vermişsin, ömere dedesi yardım edecek galiba türkan hanım konusunda.
ömer motore sakin biniyor, orası sanmıyorum defneyi yetişme falan var.
dedsi türkandan defnenin yeri öğrenir ömere söyler sanırım.

Kiralık Aşk

13-06-2016

konsept gizli hazırlanan sürpriz düğün olarak ben 12-06-2016 13:03 yazımda tahmin olarak yazmıştım.
"efne ömerin istediği üzere uzak kalacak. ömer bunları öğrenince defneyi kızmakla birlikte hak verecek, onun ne kadar çok seveceğini anlıyacak, ve. korayla birlikte defneyi oyuna getirp lansman süsü verip gerçek düğün hazırlayacak.ömerin u müzipçe güiüşü da ondan, hani gelin odasına girdiğinde.
sonra nikah memurlarına evet diyecekler, be sonra defne düğünden sonra ömeri bırakıp gidecek ve yeni sezon defnenin muhteşem dönüşüyle yeniden karşılaşmalarıyla olacak. çocuk kesin var, dolma sararken aradan da bir çocuğa hayat vermiş olabilirler, hani defnenin ruyası çıktı ya... " bu o yazımdan.
ve tahminim defne o düğünden sonra ömeri bırakıp gidecek, ya afetmemş olacak ya da sır ortaya çıkacak.
ama tabi ki meriç hanım ne yapar eder bir ters köşe hepimize yapar, o yüzden fazla coşmuyorum.

Kiralık Aşk

13-06-2016

gamze sizsiniz değil mi 20:39 yazan. ben de aynen oyle düşünüyorum, hatta yazmiştım daha öce, korişle birlikte kızlara oyune getirip gerçek düğün yapacaklar.
aslında ben de ömerin acı çekmesine dayanamıyorum, fevri haraket ediyor sonra pişmanlıktan kafayı yiyor, defne o konuda daha güçlü çünkü yalnız değil, ama ömer çok yalnız, ona kıyamıyorum.
defne de kıyamıyor, bu sefere atarlı defne beklemiyorum, sesiz ve kırgın, pes etmış bir defne görüceğiz ve ömerin içi çok acıyacak oyle bir defne görürse.

Kiralık Aşk

13-06-2016

sılacım hatırlıyor musun bir kere iz ömere dedi ki şu ayrılık acısıyla neler çıkartacağını çok merak ediyorum, ayrılık acsı tetiklemiş falan. ve.. şimdi ömer defne ayrılık acısı seni oyle bir tetiklemiş ki senaryolar birbirnden güzel çıkıyor ve dikkat ettim ki eskiden didşen bir çift yazıyordun şimdi ise birbirne kenetlenmiş birbirine kırmaktan korkan bir çift yazıyorsun. eline emeğine sağlık.
gerçekten senaryo yazan arkadaşlar olmazsa bu ayrılık acısıyla bu hafta çekilmezdi.
çok teşekkür ediyorum şahsım adına.
yok gülçin, sinanın haberi var, geçen hafta mutluyduk şimdi yüzukler elimizde kaldık diyor

Kiralık Aşk

13-06-2016

ömerine kıymaz ki defne.
ömer de yaptıktan sonra düşünür ve pişman olur.
offf nasıl bir aşk bize sergilediler ki, sanki gerçek ayrılık gibi içimiz acıyor.
oyunculuk böyle olur.
kiralık aşk şu iki gencin bu yetenekleri ortaya çıkardıkları için hep konuşulucak.
kaç yıldız parladı bu diziyle..
ka ekibine, ka fandomlara ,yazar okura, en çok ta sizlere ka ailesi ka perileri güzel kalpli insalara çok teşekkürederim. herkeze benden çiçekler ve çilekler gelsin, kirazlar gelsin, gününüz güzel geçsin. iyi ki varsanız.
..

reklam veriletişim • © 2025 YazarOkur Dizi