Kiralık Aşk - tamer bey; " ..yazar kadın defneyi yükseltsin demek

Kiralık Aşk Kiralık Aşk
tamer bey;
" ..yazar kadın defneyi yükseltsin demek neyle örtüşür ...birlikte hayatı paylaşmak kaf dağının ardındaki anka kuşumudur ...üstelik birlikte aşkı yaşamak için eğitime(okul) gerek varmı ..var denirse benimde birkaç sayfa karşı yazım olur ben yürek olmalı derim ..eşine şiddet uyguluyanlar üzerine yapılan araştırmalar yüksek okullularında oranını veriyor oran dudak uçuklatan durumda ... " sözlerinize karşılık olarak yazıyorum.

defne özellikle tramba'ya tasarım sattıktan sonra karakter olarak bir gerileme,bir aşınma yaşadı.bunun elçin hanımın diziden çıkma söylentileri ile alakası var mı yerine başka oyuncuyu galo karakteri ile mi getirmek istediler de yaptılar bilmiyorum.ama defnedeki karakter gerilemesi galo'dan sonra da bitmedi hatta 2. sezon da devam etti, karakteri geçtim iq'su bile geriliyordu.
elbet izleyiciler bundan rahatsızdı çünkü ömer dizinin arzu nesnesi ise (bu meriç a.'nin sözü bir röpörtajında galiba böyle söylemiş) defne de o arzulanan nesneye ulaşmak isteyen izleyici kitlesini temsil ediyordu.ve m.a. defneyi tabiri caizse gömerek bu kitleye siz ömer gibi birini hak etmiyorsunuz diyordu. e o zaman da m.a.'nın kıymetlisi ömer tu kaka oldu.ulaşılamayan ciğer mundar misali.

ki ben en başından beriaslında ömer karakterinin öyle arzu nesnesi olacak kadar mükemmel yazıldığını düşünmüyorum, öyle olması da gerkmiyordu.bir karakterin yüksekliği bana göre çok kültürlü, eğitimli, başarılı, zengin, yakışıklı vs. olması demek değildi -belki gerçek hayatta öyle- ama bir dizi ya da filmde karakteri benimseten şeyler bunlar değildi."dedesinin parasını reddeti, herşeye sıfırdan başladı. ... aslında gerçek ömer'i kimse tanımıyor. ... belli yalnız biri" sözleriydi ömere sempati ve şevkat hisleriyle bakmamızı sağlayan.

ömer aslında bir kadını kaçırabilecek antipatik özelliklere sahipti, kabaydı, sabit fikirliydi, yontulmamıştı.ortağından kıskandı diye defne'yi gece fazla mesaiye bırakmıştı, sonra istediği gibi ona ilanı aşk etmedi diye yasemin'le sınayıp resmen asistanına mobing yapmıştı.ama biz onun bu halinin geri planını izleyici olarak merak ediyorduk.

hatta bemin erkek kardeşim diziyi ilk izlediğinde ömer için bu ne dökme bir adam.oyuncu mu oynayamıyor yoksa oyuncuya güvenmedikleri için mi bu karakteri bu kadar kalas yazıyorlar dedi.kadınların ömer karakterine bayıldığını söylediğimde şaşırdı bayılınacak nesi var dedi.yaseminin ömere yürüyüp ömerin amlamazdan geldiğini 6. bölümü görünce bu ne salak adam böyle adm mı var dünyada dedi. yasemine ümit vermiyor ama ilgisine de engel olmuyor resmen ortağı sinan'a yamuk yapıyor dedi.ömer'in ilk bölümde sezen'den kurtulmak için defneyi öpüşüne de hiç anlam veremedi.hiçbir düzgün adam bunu yapmaz sezen'i beğenmediyse kusura bakma ben senle olmak istemiyorum der çeker gider dedi.yani bir erkek gözüyle ömer için bunları dedi.

neyse defneye dönersek, senaryo ekibi bu karakteri yükseltmekten karaktere habire yeni iş bulmayı anladılar.tasrımcı yaptılar olmadı müdür yaptılar, ama karakter gelişimini göstermediler. 2. sezonda defne tekrar 1. sezon başındaki saf temiz kız olduğuna inanalım diye muhasebe müdürünün üstüne zıplatıp dövdürdüler.(ne yanlış bir yerden olayı tututular.) olmadı pamir'e övdürdüler.ama mesela tekrar yalan söylemek zorunda kalcağı bir olay yaratıp bu sefer doğruyu söylediği bir sahne yaratıp bize yaşadıklarından ders alıp geliştiğini göstermediler.öyle bir konuyu işleme gereği duymadılar.defne'nin ömeri anlayıp onla empati kurabilmesi için pamir'in kiralık aşk olduğunu açıklamasına ihtiyaç duyması, o olaydan sonra tutup ömer'e ben seni anladım -o ana kadar neler neler oldu anlaymamış da-demesi bence 1.5 sene boyunca defneninen çok gömüldüğ yerdi, ondan sonra genel müdür olsa ne farkeder.

son olark da "...eşine şiddet uyguluyanlar üzerine yapılan araştırmalar yüksek okullularında oranını veriyor oran dudak uçuklatan durumda.."sözünüzle ilgili birşey söylemek daha doğrusu bir tahminimi paylaşmak istiyorum :

bu tür istatisliklerde genelde polise yapılan şikayetler ve devlet kurumlarına yansıyan olaylar baz alınır, yansımayanlar, yansıyamayanlar saklananlar var bir de.

yüksek okul ya da üniversite mezunu kişilerin büyük ihtimalle kendilerinin de ekonomik bağımsızlığı olan daha bilinçli ve polise mahkemeye gidip hak aramakta kendine daha güvenli olan eşleri şikayetçi olamakta daha kararlı olabilir.bu yüzden üksek okul mezunlarında şiddete uğrama-uygulama oranı daha yüksek çıkıyor olabilir, bu diğer gurupların daha az şiddet uyguladığını göstermez, sadece diğer guruplardaki kadınların-erkeklerin şiddeti daha çok kabüllenip daha az şikayetçi olduğunu gösterir.

sonuç: türkiyede her eğitim seviyesinde aile içi yoğun şiddet var.

bir de sizin yazınızla alakası yok ama m.a. öven kişiler "ne olursa olsun bize 1.5 sene boyunca hastane, silah, kaçırılma, hastalık göstermden bir dizi izletti." diyorlar.

demk ki türkiyede dizi yazan bir senarist için hastane, silah, kaçırılma, olmadık zamanda çıkan hamile eski sevgililer, olmadık yerden çıkan zengin akrabalar vb. olmadan dizi yazmak büyük başarı.

bu zaman kadar ne kadar vasata alıştırıldığımız, seyirci olarak ne kadar aptal yerine konulduğumuzun özeti bu söz.siz vasatın altındakiyle yetinirken vasatın bir tık üstünü bulmuş insanlara daha fazlasını isteyin dediniz, tepki çektiniz.
sıla k.

Oy Ver

7
Berbat Sıkıcı Ehh işte Güzel Harika
Ehh işte

Yorum Yaz

Yorumlar

Yorum Yaz

:: Test ::
:: Yarışma ::
:: Anket ::
:: Günlük Diziler ::
:: Dizi Rehberi ::

reklam veriletişim • © 2024 YazarOkur Dizi.